Merhaba. Nasılsınız.
Ben şahsen nasıl olduğumu son zamanlarda artık bilmiyorum.
Ülke olarak çok zor zamanlardan geçiyoruz, umarım böyle felaket bir daha asla olmaz.
Etki için bir açıklama yapmak istiyorum. Kitabın ismindede yazdığı gibi boyslove bir kurgu yani 'iki erkeğin aşkını yazıyorum, hiçbir kimsenin ötekileşmediği bir dünyayı yazıyorum.'
Eğer okumak istemiyorsanız, okumayabilirsiniz.
Teşekkür ederim.
23.02.2023
Hazırladığım eşyalarımızı sabahın erken saatlerinde arabanın bagajına yerleştirilmişti, Bizi yolcu etmeye Zelal Anne ve Ahmet Ağa gelmişti. Yalnız başımıza kalmaya ihtiyacımız vardı, bu uzaklaşmak konaktakiler için 'Balayı' olarak düşündüler. Vedalaştıktan sonra arabaya binip yola koyulmuştuk.
Nereye gittiğimiz konusunda hiçbir fikrim yoktu, "Nereye gittiğimizi söylemesen kaçırıldığımı düşüneceğim." Gülümseyip bana baktı. "Kacırılmaya razıydınız galiba." Gülümsedim. "Heyecanlımısın ?" diye sordu bana dönerek.
Kafamı salladım. "Evet." Gülümsedi, gülümsedim.
"Annemlerin beni bu kadar umursamamaları canımı yakmaya başladı artık." Bana baktı fakat hiçbir şey söylemedi. "Annemin yanıma gelip berdeli kabul etmem için neler söylediği hala aklımda fakat bu kadar değersiz olduğumu göstermek canımı yakıyor."
"Değersiz değilsin." Gülümsedim. " Akel, belki ilişkimizin ilk zamanları olduğu için bu cümleler sana basit geliyor olabilir ama benim için değersiz değilsin."
Ömer'e baktım ve başımı salladım.
'İki yalnız beden, iki yalnız ruh' bu sözleri birkaç hafta önce söylemiştim kendime, yaralar merhem bulunca iyileşmeye başlar. iyileşmeye başlayaktık birbirimize iyi gelecektik.
"Çocukluğunu merak ediyorum." Ömerin sorusuyla ona döndüm, "Sakin bir çocukluk yaşadım, ilkokul yıllarım hepsi sakin ve belirli bir düzen eşiğinde devam etti." Kafasını salladı.
"Nasıl bir öğrencisin acaba ?" diye sordu.
"İnek bir öğrenci olduğumu düşünebilirsin lakin değildim, yeteri kadar çalışırdım hala da öyleyim." Kafasını salladı.
Mutluydu.
Bunu hissedebiliyordum.
Kısa bir süre sessiz kaldık, geçtiğimiz yerleri camdan baktım.
Farklı bir şehre ilk defa gidiyordum ve bunu eşimle yapıyordum.
heyecanlı ve ne yapacağımı bilmiyordum açıkcası.
"Aklından neler geçiyor ?" Ömerin sorusuyla ona döndüm.
"Hiçbir şey düşünmüyorum, sadece heyecanlıyım ve merak ediyorum nereye gittiğimizi ?." Bana baktı, elini elimin üzerine koydu.
kalbim hızlanmaya başladı, terlemeye başladım.
bir dokunuşu ile domino taşı gibi yıkıyordu.
"Bir kaç dakika sonra havaalınında olacağız."
"Havaalanı mı ?"
Kafasını salladı, bu kadar uzaklaşacağımızı aklıma gelmezdi. Bana baktı ve bir şarkı açtı.
Havaalanına geldiğimizde araçtan inip ucağa binerek devam etmişti yolculuk.
Uçakta, elini tutmuştum ilk defa biniyordum.
Ne kadar süre uçtuk bilmiyordum ama içimden okuduğum duanın haddi hesabı yoktu. Uçaktan indiğimizde Ömerle beraber siyah bir aracın yanına ilerledik.
Ve araca binip uzaklaştık havaalanından.
Önünde durduğumuz lüks ve büyük villa yeşiller içerisindeydi.
deniz manzaralı villayı bir adam gezdiriyordu diğeri eşyalarımızı taşıyordu.
her şey bir rüya gibiydi ve ben uyanmak istemiyordum.
Elini belime kaydırıp beraber yan yana yürüdük bir taraftan adamı dinlyorduk.
bizi villayı gezdiren görevli yanımızdan ayrıldığında beraber kaldık, arkama geçip belimden sarıldı ve saçlarımı öptü.
"Villa çok huzurlu değil mi ?."
kafamı göğsüne yasladım ve tepemden bakan adama baktım.
"Huzur, şuan kollarımın arasında."
Beni kendine çevirip, bana baktı. "Seni öpmemek için kendimi zor tutuyorum."
Bir şey daha söylemeye çalışıyordu ki dudaklarını dudaklarımla birleştirdim.
ellerini belime sarıp beni kendisine çekti.
'Benim huzurum da oydu.'
.........
yeni bölümde görüşürüz.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Etki [gay]
Teen Fiction[Tamamlandı] "Ömer abi." "Abin değil artık, eşin o senin." -Berdel. -Eşcinsel Bir Kurgu.