Selam, derse başlamadan bölüm atayım dedim sizde yorum yapıp beni mutlu edebilirsiniz.. Diğer bölümde hiç yorum yoktu beğenilmedi mi acaba diye düşündüm. Birde kapak yapabilen varmı ? Varsa benimle iletişme geçse çok iyi olur.. neyse iyi okumalar dilerim..
Bir haftaya yakın süredir odadan dışarı çıkmıyordum, o günü hatırlamak bile istemiyordum. Ömerle o günden sonra konuşmamıştık. Babasına bir şeyler söylemiş ve her şey durgunlaşmıştı. Zelal Annem odaya gelip gidiyor Ömerle aramı iyi tutmamı söyleyip duruyordu. Pencereden dışarı bakarken odanın kapısının açılıp içeriye Ömer'in girmesiyle şaşırdım fakat bunu belli etmemeye çalıştım.
Bir haftadır yoktu çünkü, göz göze geldikten sonra tekrar dışarıyı izlemeye devam ettim. Dolaptan birkaç bir şeyler alıp üzerini değiştirip yatağa uzanmıştı. Gitmesini gerekiyordu, bana kendisi söylemişti 'seni ne kadar az görürsem o kadar iyiyim.' Aklıma takılan sorular vardı! Babasına neler söylemişti de her şey biranda eski halini almıştı.
Telefonumun ekranı yanıp sönmesiyle ekrana baktığımda okul arkaşlarımdan mesaj geldiğini görmüştüm. Geri döneceğimi söylediğimde herkes mutlu olmuştu. Edebiyatı özlemiştim, şiir okumayı, dinlemeyi özlemiştim. Onlara cevap verdikten sonra tekrar dışarı izlemeye devam ettim. Süreç boyunca en çok canımı yakan annemin yanıma gelmemesiydi. Evlenmeden önce işlerinden dolayı benimle ilgilenmediğini düşünürdüm şuan aynı çatı altında olduğumuz halde yanıma gelmiyor sadece Ali ağabeylimle ilgileniyordu.
Gözlerim dolmuştu, Kendi ailemin bile yanımda olmadığı bir süreçte ayakta kalmaya çalışıyordum, canımı yakıyordu bu durum.
Görülmeyen, fark edilmeyen bir çocuk olmuştum hep, herkes mutlu olursa bende olurum sanmıştım. Gerçekler yüzüme çarptığı her anda yeminler etmeye başladım.
"Nasılsın ?"
Bahçedeki ağaçla bakışmamı bu ses koparmıştı, yönümü ömere çevirdiğimde başını yatağın başlığına yaslamış telefonunu bırakmış bir şekilde bana bakıyordu.
"Merak ediyormusun cidden ? Eğer ediyorsan iyi değilim. Her şeyin önüme serilmesi canımı yakıyor." Böyle bir cevap beklemediğini biliyordum, yüksek sesle söylediğimden oturuşunu dikleştirmişti.
"Boşanma konusunu ömrümün sonuna kadar asla açılmayacak bir şekilde kapatıyorum." Söylediğini gülümsedim. "Hala aynı fikirdeyim aileni ikna et boşanabiliriz, fakat canımı yakan bu değil, olamazda." Sağ kaşını kaldırıp, "Böyle bir çocuk değildin sen."
"Değildim değilmi ? Çok özlüyorum hayatımın sadece okul ve ev arası olduğu zamanları, bu evliliğin ilk zamanlar belirli bir süre zarfınca olacağını düşünmüştüm veya kendimi öyle kandırmıştım. Ömer sana karşı hep saygılı olmaya çalıştım, hayrandım sana çalışma azmine hayrandım. Evden gönderildiğinde üzülmüştüm, fakat bunlar sadece masum düşüncelerimin eseri. Şimdi seni eşim olarak kabul etmek bana zor geliyor, sana nasıl zor geliyorsa. Bu evliliği senin istemediğin kadar bende istemiyorum ama zoraki bir şeyler var onlar tutuyor beni burada." Söylediklerim onda nasıl bir etki bırakmıştı bilmiyorum ama bende büyük bir etkisi vardı.
"Sen beni ağa ben seni çalışan olarak gördüm ve bu düşüncelerinde haklısın." Söyledikleri bir bakıma doğruydu.
Ömer'in Bir şey söylemeye çalışırken telefonumun çalmasıyla tekrar dışarıya bakmaya dönmüştüm.
"Şirin."
"Akelllllllllllllllllllllllllllllllllllll."
Şirinin bağırmasının kulağımda ne tür bir hasar bıraktığını bilmek bile istemiyordum ama telefonun sesini biraz kısmıştım.
"Kızım, niye bağrıyorsun."
"Döneceksin değil mi ?."
"Evet."
Okulda hatırı sayılır dostlarım vardı, şirinde onlardan biriydi.
"Bekliyoruz seni Akel."
"Bir hafta sonra geleceğim okula."
Şirin bir şeylerden daha bahsettikten sonra telefonu kapatmıştım, tekrar ömere döndüğümde telefonu ile ilgilendiğini gördüm.
Kanepeden kalkıp, odadan çıktım.
_______________________
Yeni bölümde görüşürüz.
Bölüm hakkında düşüncelerinizi buraya yazabilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Etki [gay]
Roman pour Adolescents[Tamamlandı] "Ömer abi." "Abin değil artık, eşin o senin." -Berdel. -Eşcinsel Bir Kurgu.