6

32 8 0
                                    

Okula doğru yürürken sabahın ayazında sert esen rüzgar saçlarımı arkaya doğru savuruyordu. Seviyordum bunu...

"Günaydın sevgilim." Omzuma atılan kolla Arda'ya döndüm. Gülümseyip yanağından öpmek için parmak uçlarımda yükseldim.

"Yanağımdan değil, buradan öp." Tekrar tabanlarıma basarken ona kaşlarımı çatmıştım. Eliyle dudağını gösteriyordu.

Hayır dersem küsecekti. Evet dersem dudağından öpmek zorundaydım. Ama bunu yapmak istemiyordum ki! "Ben bunu yapmak istemiyorum. Sana söyledim. Hazır olduğumda ben sen söylemeden öpeceğim seni!"

Arda kafasını sallarken gülümsedi. Küsmemişti anlaşılan. "Tamam, bebeğim. Sen nasıl istersen öyle olsun."

Arda'nın bugün gerçekten keyfi yerindeydi. Kim bilir yine ne yapmıştı?

"Bir şey yapmadım, sevgilim. Hemen bu keyfimin ardında art niyet arama!" Gözlerimi safça büyültüp ona baktım. O da bana bakınca kahkaha attı. "Ne?"

"Aklından geçen bu değil miydi?" Ben başımı sallayıp ona ufak bir gülümseme yolladım. Tekrardan parmak uçlarımda yükselip yanağından öptüm.

"Okula girdiğimize göre," dedim ve olduğum yerde durup ona döndüm. "Sen sınıfına, ben sınıfıma sevgilim." Elimi ikimizin arasında gidip getirerek.

"O zaman öpmeden gitmem." Arda bir elini yanağıma koyup, diğer eliyle de elimi tuttu. Eğilip yanağımdan öptükten sonra ona seslenen arkadaşlarıyla beraber üst kata çıkmak için merdivenlere yönelmişti.

Ben hala Arda'nın arkasından bakarken telefonuma gelen mesajla yerimde sıçradım.

Geçmişimdeki Yabancı: Fazla baktın sevgilinin arkasından.

Geçmişimdeki Yabancı: Bir süre sana yazmayacağım, buralarda olmayacağım demiştim.

Geçmişimdeki Yabancı: Ama kusura bakma...

Geçmişimdeki Yabancı: Yapamadım sanırım.

Anonimin Sesindeki Huzur/TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin