OMK | Jakehoon

heyt bee senin anan ari mi?

Düz yazı yazıcam bismillah 🤲🏻

_______

Jake'den

"Lan napıyon öyle mi bağlanır o."

"Ya riki tavşanı kovuğa sokucaz dolaştırıp."

"Tavşan nerede Heeseung hyung?"

"Gerizekalı öğrenmen için diyorum bu yaşına gelmiş hâlâ bağcık bağlayamıyorsun çocuk gibi." Heeseung hyung elini burun kemiğine koyup iç çekmişti.

"Ama hyung napiyim karışıyo." riki dudaklarını büzüp mızmızlanıp geri yaslanmıştı. Tabi bankta oturduğumuz için arka taraf boştu ve neredeyse düşmekten son anda kurtulmuştu. Jungwon ise rikinin o hâlini görüp gülmüştü dalga geçerek.

"Sus sonra öğretirim şimdi ben bağlayacağım bitecek."

"Tamam babacım kızma."

Piste hayatımın aşkından önce gelip çoktan patenleri giymiş oturuyorduk. Tabii riki bağcık bağlamayı bilmediği için oturmuş Heeseung hyungtan azar işitip ona bağcığını bağlatıyordu.

Jungwonda telefonundan ders notlarına bakıp bir yandan da bağcık ikilisinin aptallığına gülüyordu.

Ben ne mi yapıyordum? İnternetten 'Hoşlandığımız kişiyle nasıl konuşulur?' şeylerine bakıyorum. Çünkü yani kesin beni görücek ve bir konuşma olacak. BENİMLE KONUŞACAK HİSSEDİYORUM ULAN!

İnternetteki tavsiyelere göz devirdim. Daha çok germişti beni bu tavsiyeler. Böyle bir aptallık niye yapıyorsam. Merhaba, merhaba işte bitti gitti. Abartmayın canım sizde n'olabilir yani en fazla.

Offlayıp onlardan ayrı oturduğum banka uzandım ve yukarıyı izlemeye başladım. "Yemin ediyorun ben Allah'ın unuttuğu kuluyum."

"Ne geveliyon yine göt." Jungwon patenini giyip bağcıklarını bağlamış buz pistine çıkmak için pistin girişinde duruyodu.

"Yok bir şey ya aynı şeyler. Ama hissediyorum bugün olacak." Gururlu bir ifadeyle bakıp yumruğumu yukarı kaldırdım.

"Aynen kankaaa." Riki alay ederek konuşup yanındaki sudan içmişti. Heeseung hyungta zaten bağcığı bağlamayı bitirmiş Jungwonun arkasından piste çıkıyodu. İkisi piste çıkıp paten sürmeye başlamıştı. Aramızda en iyi süren Heeseung hyungtu. Tabii Sunghoonumu saymazsak. Eskiden kurslara falan gidiyomuş. Nerden bildiğimi sormayın.

Ayağa kalkıp rikiyle beraber piste çıktık ve alışmak için az biraz sürmeye başladık. Heeseung hyung ve Jungwonun yanına gelince dengemi sağlayıp boş boş onlara baktım.

"Ne duruyorsunuz oğlum az eğlenin." Riki geri geri sürerek etrafımızda dolanıyordu. Daha fazla dikilmeyi bırakıp bende rastgele etrafta sürmeye başladım. Heeseung hyung ve Jungwon da eşlik etmişlerdi. Heeseung hyung bazı küçük hareketler gösteriyordu hızlanarak. Tabii atlama zıplama falan yapmıyor ani dönüşler yapıyordu ya da geri geri sürüyordu.

Jungwonun yanında heyecanlı heyecanlı paten sürerken kapıların açılmasıyla oraya baktım.

"Heyt bee senin anan arı mı bal gibi çocuk doğurmuş." Evet dibim düşmüştü. Cidden düştü çünkü ağzım açık oraya doğru bakıyordum. Bi anda çenemde baskı hissedip ağzımı kapatınca dilimi ısırdım.

"Ahh! Jungwon mal mısın?!"

"Kapat lan ağzını sende rezil olacaksın." Göz devirip Sunghoonlara geri baktım.

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM. Sunghoon, Sunoo ve Jay oradaki banklara oturmuş konuşuyorlardı ve Sunghoon bizi görmüştü.

Sunghoon ona baktığımı fark edince hafifçe elini kaldırıp selam verdi. Donup kalmış bakarken Jungwonun kolumu dürtmesiyle elimi kaldırıp aynı şekilde salladım.