Yazım yanlışlarıma bakmayın hızlı yazarken kontrol etmiyorum da gozumden kaciyo 💓 hem duzenleme yapmaya da useniyom
_______
Yazar'dan
O günün üzerinden 2 gün geçmiş ve sonunda pazar günü olmuştu. Jake, grup arkadaşları tarafından çok kıstırılmaktan her seyi anlatmış ve hepsini susturmayı başarmıştı. Hepsi goril gibi tepkiler verdiği içinde Jake grubu sessize almaya karar vermişti tabi. Hayatının en iyi kararı olduğunu düşünüyordu.
Şimdi ise Leila'yı sabah yürüyüşüne çıkarıp onunla fazla geçiremeyeceği günün telafisini yapıyordu. Parka kadar yürüyüş yapmış ve geri dönmüşlerdi. Tabi Leila'nın en sevdiği topu ve oyuncağıyla da oynamışlardı.
Eve döndüklerinde Jake Leila'nın patilerini silmiş ve evde rahat etmesini sağlamıştı. Annesinin laflarına maruz kalmamıştı ikili böylece.
"Anne ben Leila'yı gezdirdim, yemeğini falan yedi onunla ilgilenirsin dimi? Çıkıyorum çünkü yarım saate." Diyerek annesine seslenmişti Jake.
"Tamam oğlum sen git. Haber ver çıkarken." Annesi onu onaylarken Jake odasına çıkmıştı.
Çabuk hazırlanması gerekiyordu. Dolabı açtı ve içini karıştırmaya başladı. Biraz serin bir hava vardı ki zaten buz pisti soğuk olurdu her zaman. Siyah, kollarında ve gövdesinda renkli çizgileri olan bir boğazlı kazak aldı ve altına da siyah pantolon almıştı. Üzerine geçirdi ve aynanın karşısına geçti. Saçlarını azıcık şekil vererek dağıttı ve önüne düşürdü. Doğal ama özenilmiş duruyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dağılmaması için saç spreyi sıktı. Her şeyi hazırdı. Spor çantasına benzer çantasını koluna taktı ve telefonunu çıkarıp saate baktı. Sunghoonla dün gece haberleşmişlerdi ve buluşmalarına 15 dakika vardı. Buz pistine gidene kadar 15 dakika biterdi zaten. Jake hızlıca odasından çıktı - tabi son kez boy aynasından kendine baktı- ve annesine seslendi. "Anne ben çıkıyorum! Haberin olsun."
"Tamam, hadi geç kalma koş. Nereden esiyor böyle bir anda buz pistine gitmeler Allah Allaah." Annesi kendi kendine söylenerek çalışma odasına gidip işleriyle ilgilenmişti. Jake annesinin dediğiyle sırıtarak ayakkabılarını giydi ve Leila'ya el sallayıp çıkmıştı evden. Yol boyunca aptal gibi sırıtırken sonunda buz pistine gelmişti. Sunghoon içeride bekliyor olmalıydı diye düşündü. Tam kapıyı iterek içeri gireceği zaman arkadan adının seslenilmesi ile durdu ve döndü.
"Jake! Beklettim mi?" Sunghoon, kapının önünde Jake'i gördüğü gibi yanına koşmuştu.
"Hayır, yeni gelmiştim ben de." Jake gülümseyerek konuşmuştu. Sunghoon gülümseyip içeriyi işaret etti ve ikiside kapıyı itip içeri girdiler. Jake çaktırmadan Sunghoonu sözmüştü tabi. Bir kere daha aşık oldum diye geçirmişti içinden. Jake'in aksine beyaz bisiklet yaka bir kazak giymişti. Üzerine de bir kolye takmıştı. Zarif duruyordu. Altında da Jake ile aynı olan siyah pantolon giymişti.
