Vain⋅tk

_5

𓄇
______

... 58,59,60 son 1 dakika

Defterimi kaptığım gibi sınıftan çıktım. Profesör henüz içeride ve dersi bitirmemişti ama benim planlarım başkaydı. Sabırsızca koridorda attığım birkaç voltadan sonra profesör dersi bitirip çıkmıştı. Kısaca saygıyla selam verip tekrar içeri daldım ve kapıyı kapattım.

Görelim bakalım şimdi gerçekten kimse not tutmamış mı?

Kaşlarım çatık ilk sıralarda oturanlardan başlayarak hepsinde gözlerimi gezdirdim. Notlarım eksiksiz olmalıydı. Aksi halde sınava çalışamıyordum. Dikkatim dağılıyordu. Bir günün notlarını verseler bir şey olmaz değil mi? Onlara cömert olmayı öğreteceğim!

Feromon yaymaya başladığımda sınıfın çoğunluğu donakalmış bana bakarken ortaya doğru yürüdüm. Feromon engelleyiciler olduğundan etkilenmiyorlardı ama gergin bir ortamdı, çıt çıkmıyordu. Alfalar ve omegalar tedirgin olmuştu bile. Harika tam istediğim gibi.

Ağzımı açtığım gibi orta sıralardan bir erkek omega elime birkaç sayfa kağıt tutuşturduğu gibi çığlık atarak kaçtı. Şaşkınlıkla arkasından bakıp bakışlarımı kağıtlara indirdim.

E bu çok kolay oldu.

Alfa Jeon'un hükmü hala geçiyor, güzel...

Guruldayan midemle kendime gelip hızlı adımlarla kafetaryaya yöneldim. Kalabalık... çok kalabalık ve uzun bir sıra. Normal şartlarda sıraya girebilirdim ama bugün gerçekten iştahım fazla açık. Eh bu durumda yapılacak belli. Birini arıyormuş gibi ön sıralara ilerleyip 1.sınıflardan alık alık etrafa bakan omeganın aklını karıştırıp sırasını aldım.

"Alfa Jeon'u tanıyor musun?"

"Hayır ama çok istiyorum. Onunla tanışmak harika olurdu!"

"Ah ne harika! Seni 2. kapının orada beklediğini söyledi."

Aptal kız çok kolay kandı. Ama sonuçta isteğini gerçekleştirip Alfa Jeonla tanıştırdım.

Evet, Alfa Jeon Jeongguk tam olarak böyle biri...

..

Yarın yokmuşcasına ağzıma tıkıştırdığım lokmalarımın ardı arkası kesilmiyordu. Doymuyordum resmen. Yemekle dolu yanaklarım boşalıp dolarken, üç küçük itim yine karşıma dikilmişti. İlgimi onlara çevirmeden selamlarına başımı sallayarak karşılık verip içeceğimden büyük bir yudum aldım.

Soobin ve Taehyun karşıma oturdu. Fakat Yeonjun'un kitlenmiş şekilde bana ve önümde 3 bitmiş, 2 tane de henüz dolu tabağa baktığını fark edince bende ona baktım. Sorun ne? 

Geriye doğru bir iki küçük adım atıp son hız tepsisiyle başka bir masaya kaçışını hayretle izledim. Artık iki tane kalmış itime döndüm. Sonra başka bir alfanın masasına çökmüş Omega Yeonjun'a.

"Bunun derdi ne? Flörtü mü var yine?"

"Hayır hyung, muhtemelen senden kaçıyor!"

"Woah Jeon o kadar korkutucusun ki omegalar bile senden kaçıyor!"

Ha!

Arkamdan laf atıp gülerek geçen Gyeom'un ardından cevap vermeden el hareketi çekip önüme döndüm. Klasik günlük atışmalar başlamıştı yine. Umursamayacaktım.

"Benden mi kaçıyor?"

"Hmm iştahın normalden fazla açık sanırım zamanı gelmiş."

Ne zamanı?