Hepinize merhaba. Uzun zaman oldu. Nasılsınız? Umarım herkes çok iyidir.
İyi okumalar💞
taehyung's pov
Elimde sonu gelmiş sigaradan son dumanı da alıp fırlattım bir tarafa. Namjoon ve Jin hyungun yanına gelmiştim. Jungkookla olanları anlatmış, onların fikirlerini almıştım. İkisi de ona şans vermemi, farklılıkların iyi olacağından bahsetmişlerdi.
Şimdi ise sahil kenarında boş boş oturuyordum. Yanımda hissettiğim bedenle irkildim. Burnuma ulaşan acı baharatlı parfüm yüzümü buruşturmama neden oldu.
"İmzalaman gereken belgeler var." Kalın sesi içime işlemiş gözlerimi doldurmuştu.
Dongwook hyung. Yıllarca babamın yanında çalışmış asla aleyhimize bir şey yapmamıştı. Babam öldükten sonra da her zaman yanımdaydı ve hep bana destek oluyordu. Gözü hep benim üstümdeydi. Giriştiğim tehlikeli işlerde bile adamları hep beni izlerdi, farkındaydım elbet ama asla yaptığım şeylere karışmamıştı.
Uyuşturucudan tutun kaçak mallara kadar her şeyin ticaretini yapmış ama asla kullanmamıştım. Üzerime kalan mirası kullanmamak için oldukça tehlikeli işlerde çalışmıştım. Şimdi ise kafam rahattı. Patenden aldığım para iyiydi.
"Ne belgesi?" Paketten çıkardığım başka bir dalı koydum dudaklarımın arasına.
"Babanla ilgili değil. Şirketi başka birine devretmek ister misin yoksa sende kalsın mı? Başa geçmek isteyen bir sürü insan var biliyorsun."
Bunu asla yapmazdım. Yaşanan şeylerden sonra şirkete konmak isteyen bir kesim vardı. Ne kadar sevmesem de babamın emekleri bu şirket için oldukça önemli ve değerliydi. Bunu göz ardı edemezdim.
"Sen belgeleri bana ver, evde iyice göz gezdirip sana gönderirim."
Belgeleri elime alıp eve doğru yürümeye başladım. İç çeke çeke eve ulaştığımda kapının önündeki beden yüzümde bir gülümseme oluşturdu.
"Hey, merhaba." Ellerini önünde birleştirmiş sağa sola sallandı.
"Jungkook? Ne arıyorsun burada?" Evimi nerden bulmuştu, nasıl gelmişti?
"Sen yani bugün telefonlarıma çıkmayınca ben de merak ettim ve geldim. Kabalık mı yaptım acaba?"
"Hayır öyle düşünme. İyi ki geldin. Geldin de evimi nerden biliyorsun?" Gözleri şaşkınca açılmış, yanakları yavaş yavaş kızarmaya başlamıştı.
"Şimdi şöyle kiii -of ben bunu hiç düşünmemiştim- ya ben seni ilk izlediğim zamanlarda sana dışarda denk gelip izlemiş olabilirim bir tık. Özür dilerim." Açıklamak için başka şansı yokmuş gibi konuştu.
Tamam. Takip etmesi hoş değildi ama ben bunu çoktan göz ardı edip onu kabul etmiştim. Yanına yaklaşıp ellerimi omuzlarıma yerleştirdim.
"Tamam sakin ol. Sıkıntı değil, hadi içeri geçelim." Onu omuzlarından ittirip kapıya ilerlettim.
"Ne yani kızmadın mı bana?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑖𝑐𝑒 𝑐𝑜𝑙𝑑 𝑏𝑎𝑏𝑦 / 𝑡𝑎𝑒𝑔𝑔𝑢𝑘
Fanfictiontaehyung buzların üzerinde melek gibi süzülürken jeongguk onu izlemeyi çok severdi