selamlar ve iyi okumalar❤️🫶🏻
"Jungkook?" Eve girmemle annemin sesini duymam bir olmuştu. Çantamı odamın kapısına bırakıp annemin yanına gittim. "Güzelliğim, merhaba." Sarılıp başına minik bir öpücük bıraktım.
"Nerelerdesin kaç gündür sen? Eve adımını atmaz oldun Jungkook." Oturduğum sandalyeye iyice sinip ellerimle oynamaya başladım.
"Dedim ya anneciğim, arkadaşımdaydım diye."
İnanmayan gözlerle süzdü üstümü başımı. "O serseri Yoongi ve Hoseok ile olsan onlarlayım diye söylerdin. Kimleydin bakalım öt Jeon."
"Ya anne serseri demesene onlara. Gayet iyi insanlar. Hem dövmelerimi sen de seviyorsun bebeğim inkat etme." Hoseok hyung, Jimin'in kuzeniydi ve Yoongi hyungla birliktelerdi. İkisinin işlettiği ve oldukça tanınan, iyi iş yapan dövme ve piercing dükkanları vardı. Ben de geçen gün gidip dövmelerimi yeniletmiş, dudağıma yan yana iki tane piercing deldirmiştim. Eski dövmelerimi yapan yerle ufak bir anlaşmazlık yaşamış adama söve söve çıkmıştım dükkandan. Normalde alacağı fiyatın üç katını söyleyince sinirlenip sayıp sövmüştüm. Hoseok hyunga anlatınca da onların yanına gitmemi istemiş ve dövmelerimi yenilemişti. Hayatımda verdiğim en iyi kararlardan birisiydi. Aşırı iyi duruyolardı. Taehyung hyungumun tepkilerini çok merak ediyordum.
"Tamam şimdi kaç gündür kiminle olduğunu söyle bana, Jimin hariç tabi iki gündür onunlasın Hyerin söylüyor bana." Tamam artık Jimin'e gidiyorum diyip kaçamayacaktım.
"Şey şimdi benim belki artık bir sevgilim var olabilir. Ya ben de tam bilmiyorum daha bununla ilgili bir şey konuşmadık. Ama şu an iyi gidiyoruz anne, aramız da çok iyi." Yüzümde istemsiz oluşan gülümsemeyi fark edip daha da çok gülümsemiştim.
Annem de gülümseyip nasıl tanıştığımızı sormuş ve ben de anında her şeyi ötmüştüm. Sevmediğim halde annemle ya da Jimin ve kardeşiyle avmye gitmem ve daha çok şeyler. "Tanrım Jeon Jungkook, ben de diyorum ki bu çocuğun kafasına taş mı düştü de benimle geliyor avmye. Nasıl birisi peki?" Evet bu soruyu bekliyordum.
Annemin beni yargılamayacağını adım kadar iyi biliyordum ama bu konuya dair önceden hiç konuşmamıştık, konusu da açılmamıştı. "Bana karşı çok iyi birisi ve aşırı düşünceli. Rahatsız olacağım şeyleri öngörüp yapmamaya dikkat ediyor. Üzerime titriyor ve her şeyin en iyisi için ikimiz de çabalıyoruz. Ve mutluyum o da mutlu bence hissedebiliyorum."
"Peki dış görünüşü nasıl? Böyle şeylere önem verirsin sen." Annecim çocuğu her gördüğümde azmaktan bitap düşüyorum sen gelmiş ne diyorsun? Hahaha.
"ANNE ÇOK YAKIŞIKLI BÖYLE BİR ŞEY OLAMAZ. Neyse işte çok yakışıklı ve aynı anda çok da güzel anne biliyor musun? Oturur gözümü kırpmadan sabaha kadar izlerim. Heykel gibi sanki." Hemen telefonumu elime alıp fotoğrafını ve fotoğraflarımızı göstermeye başladım.
"Yakışmışsınız bebeğim. Umarım mutlu olursunuz ve bir şeylerin adını koyunca tanışmak isterim." Annemin bu konularda beni sıkmaması ve istediğimi yapmam için sağladığı özgürlük onda saygı duyduğum birçok şeyden yalnızca biriydi.
"Teşekkür ederim annecim." Ufak bir sarılma ve biraz daha sohbet ardından yukarı çıkmış, yapılması gereken ödevlerimi yapmış ve duş alıp yatağa girmiştim.
Taehyung'la iki üç gündür görüşemiyorduk. Hem o vize haftasını bitirmek üzereydi ve fazlasıyla ders çalışıyordu hem de benim yaklaşan bir üniversite sınavım vardı. Açıkçası hangi bölümü ya da hangi üniversiteyi tercih edeceğimi daha seçmemiştim ama ben de Taehyung gibi Seul Ulusal'da okumak isterdim ve buna yeterli bir kapasitem olduğunu düşünüyordum. Sayısal derslerim iyiydi ve okulda yapılan sınav ve denemelerde derecelere sahip bir öğrenciydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑖𝑐𝑒 𝑐𝑜𝑙𝑑 𝑏𝑎𝑏𝑦 / 𝑡𝑎𝑒𝑔𝑔𝑢𝑘
Fanfictiontaehyung buzların üzerinde melek gibi süzülürken jeongguk onu izlemeyi çok severdi