MOTORCU| TEXTİNG ✔️

30

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum güzellerim 😋 Keyifli Okumalar! ❤️

Barmaid olarak yeni bir yerde çalışıyordum, eski patronum bana laf atarken ben viski isteyen bir gruba doğru elimde bardakları teker teker uzatırken benden bakışlarını çekmeyen kişiyi tanıyordum.

Arkadaşlarıyla çalıştığım mekana kadar gelmişti. Gözleri benden ayrılmazken yüz vermeden, işime devam ediyordum. Yanıma gelip laf attığında duymamazlıktan gelmem onu sinirlendirmişti muhtemelen çünkü birkaç arkadaşı onun yanındaydı.

"Veda odaya çağırıyor patron seni." diye seslenen Boran'a baktım. Kafamı sallarken, önlüğümü çıkarıp patron ofisine doğru girdim. Olcay Bey bana dönerken, "Bana en güzelinden bir şeyler hazırla." Yine içmişti ve içki kokusunu almıştım. Midem bulansada buna katlanmak zorundaydım.

Aslında Olcay Bey patronun oğluydu ve beni gözüne kestirdiğini biliyordum, babası bile ondan uzak durmalısın demişti, o kadar belalıydı. O yüzden buradan hemen çıkmam gerekiyordu. "İzninizle ben size istediğiniz içkiyi yapacağım..."

Tam kapıyı açmıştım ki bir anda kolumu sertçe çeken patronumla burun buruna gelmiştim. O kadar hızlı olmuştu ki kendimi koruyamamıştım bile. Gözlerim öfkeyle açılırken, onu göğsünden iteklemeye çalışıyordum. İri biri olduğu için bu işe bile yaramıyordu. "Def ol git pislik herif!" diye tükürürcesine bağırdım.

Burada olanları duymamaları normaldi aşırı yüksek gürültü kirliliği vardı. Gömleğimin iki yanını tuttuğunda, bacak arasına tekme tamamla gömleğimi yırtması ve iki büklüm olması bir olmuştu. "Seni adi piç kurusu!" diye kükredim, ona doğru öfkeyle tekme attığımda, yere doğru düşmüştü. Hızla ofisten çıkarken üzerime bakma gereği bile duymamıştım.

"Ne oldu Veda bu ne hâl?" diye soran Boran'ın sesi öfkeliydi. Ne olduğunu anlamıştı. "O sana dokundu mu?!" diye haykıran Boran'ın sesiyle müzik sesi  durmuştu. Bize doğru adımlayan grubu artık seçemiyordum. İlk defa böyle bir olay yaşamıyordum ama ilk defa kendimi bu kadar güçsüz hissediyordum.

Ben bir kadın olarak artık alışmıştım, alışmak zorunda bırakılmıştım. Gece hayatı çok zordu. Yorucuydu.

Bir anda ne oldu bilmiyorum ama herkes bir ağızdan, "Özgür!" diye bağırdı. Göz bebeklerim büyürken onu gördüm, öfkeden delirmiş haline.

"Bırak beni öldüreceğim o piçi!"

Bir genç adam onu tutuyordu, Özgür zar zor kurtulurken hızla ofise öfkeyle yürümeye başladı. Peşinden koşmaya başladım.

"Motorcu!" diye seslendim arkasından kafasını çevirip yavaşça bana baktı. "Zarar görmeni istemiyorum."

"Bana bir şey olmaz Veda sen Tuna'nın yanına geç sana ceketimi vermesini söyle. İkiletme." Özgür'e cevap verecektim ki kapı sertçe açılmıştı. İçeriden çıkan adamın karşısına dikildi Özgür. "Nasıl girdin? Kim izin verdi bu sürtük kadın mı izin verdi girmene?" diye öfkeyle beni işaret parmağıyla gösterdi.

Özgür'ün dudağı kıvrıldı. "Benim sevdiğim kadına o kelime ha?" Adam kaşlarını çattı ne olduğunu anlamaya çalışırken yumruğu çenesine ardı ardına yemişti. Yere düşen Olcay'ın üzerine oturan Özgür. Onu yerde yumrukluyordu. Gömleğinin yakasını tutmuş, yumrukluyordu.

Arkadaşları ondan uzaklaştırırken, Özgür elini sallarken bana doğru ilerledi, ceketi bir arkadaşının ona uzattığını gördüm. Özgür bana baktı, sakince üzerime ceketini giydirip fermuarını çekti. Yüzümü avuçlarına aldı. "Gidiyoruz... Gidiyoruz güzelim... Geçti." Alnımda baskı hissederken hâlâ şokta olduğumu fark ettim.

Özgür elimi sıkıca tutarken, beni de peşinden sürüklüyordu. Herkesle beraber dışarı çıktığımızda, peş peşe sıralı 10 motor vardı. Hepsi motorlara bindiğinde, önden gitmişlerdi.

Özgür bana bakarken kaskını takmıştı, bana bir siyah kaskı uzatırken elinden almıştım sadece, "Güzelim tak kaskı arkama geç."

"Ben... Ben korkuyorum. Binemem... Yapamam." Geri geri giderken Özgür aniden bileğimi nazikçe kavrayıp beni kendine çekti.

"Sakin ol. Bir şey olduğu yok güzelim. Korkacak bir şey yok. Bana gideceğiz," demişti. Sakince nefes alıp verdim. Kafamı sallayıp kaskı kafama geçirdim. Motora doğru yaklaşıp, Özgür'ün arkasına geçince onun bedenine sıkıca kolumu sardım.

Özgür motoru çalıştırdı. Hızlıca motoru sürerken profesyonel olduğu çok belliydi ama çok hızlı gittiği için içimi korku sarmıştı. "Özgür, yavaşlat şunu!" diye seslendim ona doğru. Özgür beni duymuş olacak ki yavaş gitmeye başlamıştı.

🏍️

Özgür'ün evi diye tahmin ettiğim yere geldiğimizde burası adeta şatodan farksız lüks bir villaydı. Motordan dikkatlice inerken, Özgür kaskını çıkarıp kafasını iki yana sallayarak uzun saçlarını savurdu.

"Eee beğendin mi motorumu rahat mı?" diye soran Özgür'e hızla cevap vermiştim.

"Önüne almadığın için kırıldım sana ama o da olur değil mi?" diye sordum gülerek.

Yanağımdan makas alırken, yüzüme hızla tebessüm koydum. "Alırız yavrum onu da yaparız. Hadi kapıya doğru yürü ben otoparka bebeği koyup geliyorum." dediğinde kafamı sallayıp önden gitmeye başladım. Bebek de bebekmiş...

"Kitaptaki mafyanın evi anasını satayım." diye homurdandım.

_

Özgür'le içeri girerken, benim uykum geldiği için direkt odaya girip uyumuştum.

Sabah da Antalya'ya geçecektim, kuzenimin yanına.

eskimezdefter