slm slm slm
arkadaşlar öncelikle ön not olarak bunlar giriş bölümleri olduğu için durağan oluyor daha karakterleri tanıyoruz ve zaten iletişime geçmeleri zor bir ikili bu yüzden sakın sıkılıp bırakmayın güzel günler bizi bekliyor!!
LÜTFENN YORUM YAPIN OKUMAK ÇOK EĞLENCELİ 😭😭😭
iyi okumalar
Kız kardeşim Yerim'i anlamak zordur.
Jisoo sakin ve yapıcıdır. Gülümser ve arkasına yaslanır, her şeyin istediği gibi olmasını ve insanların ona hayran kalmasını seyreder. Seungmin sarkastik bir havayla ortada dolaşır ve seni deliye çevirir. Ben sessizimdir. Sevmediğim insanlarla muhatap olmam ve kendimi rahat hissetmiyorsam yok olurum ama Yerim, dengesizdir.
Bir gün onu çok mutlu görürsünüz, ertesi gün herkesten nefret ediyordur. Sakin kalmakta zorlanır, sadece kendi istediğini yapar ve gariptir ki annem Yerim'e kızmaz. Yerim'i görmezden gelir ve onun yaptığı her şeyi sineye çeker. Sanki Yerim için dünya bize işleyenden farklıdır. Bizim için yasaklar vardır fakat Yerim, her istediğini yapmakta özgürdür.
Yerim'in özgürlüğünün baki olmayacak olması, benim için pek de beklenilecek bir şey değildi. Kız kardeşimin her istediğini yapabileceğini, hayatını yaratabileceğini düşünmüştüm fakat şu an odasında söylenen annem ve sargılı koluyla oturan Yerim'e baktığımda yanıldığımı anlıyordum. Bir prens, her şeyi değiştirmişti.
"Sorumsuzsun." dedi annem Yerim'in kirli kıyafetlerini yerden toplarken. Kız kardeşimin yatağının ucuna oturmuş onları seyrediyordum. Jisoo kızkardeşimin odasındaki büyük pencereden giden doktora bakıyor, annemi duymamazlıktan geliyordu. Onu tanıyordum, eğer Yerim şu an yaptığı gibi göz devirmeye ve söylenmeye devam ederse birazdan çıldıracaktı çünkü o da az çok annemle benzer düşünüyor olmalıydı.
Annem kız kardeşime söylene söylene odadan çıktıktan sonra elimdeki buz torbasını Yerim'in şiş bileğine bastırdım. Kolu kırıldığı için bağlanan bezlerle yukarıda tutuyordu. Yüzü asıktı, annemin ona ne zulüm edeceğini düşünüyor olmalıydı ve dürüst olmak gerekirse haksız da sayılmazdı.
Ablam bir şey söylemedi. Sessiz adımlarla odadan çıkmak için yeltendiğinde Yerim "Sen neden surat asıyorsun?" diye homurdandı fakat Jisoo onunla kavga etmeye yeltenmeden sessiz kaldı ve odadan çıktı.
"Aptal.".
Yerim'in huysuz sözlerinin nedenini biliyordum. Muhtemelen Bayan Düğün Çiçeği tarihin tozlu sayfalarına karışacaktı ve emin olamasa da bunu biliyordu. Ben ise mutsuzdum. Mutsuzdum çünkü Taehyung'la yalnız kalmam ve konuşmam için elimde olan koca saatleri kaybetmiş, burada çıkabilecek olacak kavgaları engellemek için bir filtre oluvermiştim.
"Şansını zorlama Yerim." diye mırıldandım aklımdan Taehyung ile geçirebileceğim vakti düşünüp üzülmeyi bir kenara bırakırken. "Ben senin yerinde olsam bir süre hiçbir şeye ses çıkartmazdım.".
Burun çekme sesi. Yerim'in burun çekme sesi odada yankılanırken "Ama," dedi ağlamaklı sesiyle "Bayan Düğün Çiçeği'ni verirse bu evden kaçar giderim.".
Gözlerimi devirdim. Kafamı iki yana salladım ve "Tabii." diye mırıldandım. Artık gitmek ve yatağıma yatarak hayattaki şansıma lanetler okuyarak uykuya dalmak istiyordum. Elimdeki buzu evden kaçma hayalleri kuran aptal kardeşime uzattım. "Sen artık uyu." dedim yataktan kalkarken. Bir şey söylemedi. Ben onun odasını arkamda bırakıp karanlık koridora çıkarken onun yaptığı tek şey ağlamaktı.
Yüzüm asıktı. Kendi içimde yarattığım o aptal peri masalını yaşamak için bir saatim vardı ve sonuç hüsrandı. Taehyung yoktu, onunla ne konuşabiliyordum ne de keman dersi alıyordum. Tek yaptığım aptal aile dramalarıyla uğraşmak, annemin sinirlenmesini önlemek için Yerim'i susturmak ve kendimi yine ve yine arka plana atarak günü bitirmekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
savoir || taennie.
FanfictionJennie Kim, 1825 yılında İngiltere'de yaşayan zengin bir ailenin ikinci çocuğuydu. Annesinin Jennie için bir sürü planı vardı. Aynı ablası gibi zengin bir ailenin oğluyla evlenmesini, hayatını Londra'nın elit leydilerinden biri olarak devam ettirme...