Arkadaşlar merhaba.
Umarım hepiniz iyisinizdir. Ne demem gerektiğini bilmiyorum, çok kötü bir süreçten geçiyoruz. Hepimizin başı sağolsun.
Küçükken çok hevesli bir çocuktum.
Hiçbir şeyin farkında olmadığımdan, hayal kurmayı sevdiğimden ya da bazı şeyleri kavrayamadığımdan mıdır bilinmez, hayata karşı meraklıydım.
Öncelikle gariptir ki şu an tam aksi konusunda büyük bir umutsuzlukla pişmanlık yaşasam dahi küçükken büyümek için can atardım. Ailemin evde verdiği davetlerde saçları güzel çiçekli tokalarla süslenmiş ipeklerin arasında süzülen güzel kızlara bakardım ve derdim ki, ben de onlar gibi olmak istiyorum.
Büyüdüğümde kendi kararlarımı kendim verebileceğim sanıyordum. Kimseye hesap vermeden kendi kararlarımı verebileceğimi, özgür bir kadın olup mutlu olacağımı...
Ben küçükken, annem kendi istediği ne varsa onu yapardı. Babamın bu kültürde büyümemesinden mi kaynaklanıyordu yoksa ailesinin onunla o zamanlar pek de görüşmemesinden mi bilmiyordum. Doğa yürüyüşlerine çıkar, babamın kardeşi Yujun amcayı ve eşi Katherine'i görmek için istediği zaman Viyana'ya gider, etrafımızdaki insanların söylediklerine pek uymazdı. Yıllar geçtikçe bu özelliğini neden kaybettiğini bilmiyordum ama ben küçükken, büyüdüğümde annem gibi olabileceğimi sanardım.
Tipik bir kadın değildi. Bundan birkaç yıl önce tek yaptığı şey evde oturup sütlü çayını içmek, sosyete ile şehrin sokaklarında gezmek ve sanki hayatındaki en büyük amaç oymuş gibi kızlarına koca aramaktan daha farklı işlerle uğraşırdı. Babama yardım eder, bazen muhasebe işlerini o yapardı. Şimdi ise neden böyle olduğunu anlayamıyordum.
Altın işlemeli bir çerçevesi olan aynada kendime bakıyordum. Saçlarım hafif dalgalar halinde omuzlarımdan dökülüyordu. Saatlerdir sarılı saçlarla gezmem bir işe yaramıştı. Yanlardan hafifçe tutturulmuş, yarım minik bir topuz yaparak incili çiçeklerle süslenmişti. Boynumda zarif, soluk ve belli belirsiz pembe incilerden bir kolye vardı, küpelerim gibi. Elbisemin boynu fazla ten göstermeyecek, yine de rahatça nefes almamı sağlayıp beni daraltmayacak şekilde tekrardan düzenlenmişti. Zarif görünüyordum. Küçükken imrendiğim genç kızlardan bir farkım yoktu, sadece hayallerimdeki gibi değildi hiçbir şey.
Bir saat kadar sonra kendimi o balo salonunda, kenarda beklerken düşündüğümde beni mutlu edecek hiçbir hayal gözümün önüne gelmiyordu. Bir sürü sahte gülüş, kibar ama samimiyetten uzak flörtler ve belki de elinin üzerine kondurulan minik, soğuk bir öpücük... Gerçekten hoşlanacağım biri bulamayacağımdan adım gibi emin olsam da bir umut fidanının içimde yeşermesi için her daim kendimi zorlardım. Şimdi ise içimde hiçbir kırıntı kalmamıştı ve bunun nedeninin kimseyi merak etmiyor oluşum olduğunu farkedeli birkaç gün oluyordu.
Etrafımda bir sürü surat vardı. Yakışıklı, akıllı, iyi eğitim almış, fazlasıyla varlıklı, karizmatik hatta gezgin. Bunların hepsi aileme yaraşır, annemin benim için düşlediği iyi koca adaylarıydı. Benimse hiçbirine karşı içimden bir şey gelmiyordu. Bu gece dans defterimi istersem sonuna kadar doldurayım, hiçbirini merak edeceğimi sanmıyordum. O sıkıcı konuşmalardan yapacak, geleceğim hakkında hiçbir umudumun ya da isteğimin olmadığı yüzüme vurulacaktı.
Jisoo ve Anthony ilk tanıştığında gece boyu gözleri parıldayarak bize onu anlatmıştı. Ablamın ilk ya da en zengin, en başarılı başarılı talibi değildi, ilk hoşuna giden kişi de Anthony olmamıştı fakat Jisoo, o gece Anthony'le dans ettikten sonra parıldayan mavi gözleriyle yanımıza gelmiş tüm gece boyu bize Anthony'den bahsetmişti. Gittiği okulu, sevdiği romanları, çok iyi at bindiğini ve bu yaşında işlerin neredeyse hepsiyle kendinin ilgilendiğini söylemişti. Sonraki birkaç gün ablam onun hakkında merak ettiği şeyleri bize söyleyip durdu ve onu gördüğünde, birbirlerini iyice tanıyana kadar bu merakı geçmedi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
savoir || taennie.
FanfictionJennie Kim, 1825 yılında İngiltere'de yaşayan zengin bir ailenin ikinci çocuğuydu. Annesinin Jennie için bir sürü planı vardı. Aynı ablası gibi zengin bir ailenin oğluyla evlenmesini, hayatını Londra'nın elit leydilerinden biri olarak devam ettirme...