Rüyalarda Seyahat

Arıza

Derslerin bittiğini haber veren son zil sesi de çaldı. Herkes çantalarını çoktan toplamıştı kaçar gibi hareket eden öğrenciler adeta olimpiyatlarda birinciliği hedefliyordu. Ancak ben daha masamdaki kitabı bile kaldırmamıştım. Kitapları çantama koydum ve yine sınıftan en son çıkan ben oldum.

Güneşin batmaya başlamasıyla gökyüzü maviliğini Yavaş yavaş kaybedip sarı ve turuncu arası renklere bıraktı. Evin yakınındaki küçük ancak içerisinin geniş olduğu markete girip içecek bir şeyler aldım. Marketten çıktığımda sarı ve turuncu renkteki gökyüzü bu sefer yerini mor ve pembeye bırakmış, güneşte iyice ortadan kaybolmuştu.

Binaya girdiğimde asansörün üstündeki" Arızalı" yazısı benim için hiç sorun değildi. Dört kat merdiven çıkmak okuldan yeni gelmiş benim için önemsiz bir şey olmuştu artık.

Merdivenlerden çıkmaya başladım. Her basamak çıkışım" Bunlar hep spor,spor" diye bana motive veriyormuş gibi beni bir basamak daha çıkmak için cesaret verdi. Sonunda kapıya vardım, çantamdaki anahtarı alarak kapıyı açtım ve çantamı direkt yere bıraktım. Kapıyı kapatıp elimdeki icecegimle birlikte odama doğru yöneldim. Odamdaki açık olan pencereden içeriye gelen rüzgar perdeyi her saniye dalgalandırmaya devam ediyordu temmuz ayının vermiş olduğu sıcaklık yüzünden rüzgâr bile ılık esiyordu. Yatağıma doğru uzanıp bir taraftan da içeceğimden yudumlamaya başladım. Sokak biraz sakin ve sessizdi. Duyduğum tek ses perde sesleriydi. Okulda yorulduğum için yavaş,yavaş uyku bastırdı yarım kalan teneke de ki içeceği sol taraftaki komodine koyarak, yorgun gözlerimi kapatmaya başladım. "İki gündür" görmeye başladığım tuhaf rüyalar uyumamı engeller ve bu yüzden güzel bir uyku çekemem diye düşünmüştüm ama burdan yorgunluk galip çıktı ve normal rüyalar yerini başka bir boyut kazananan rem halinden daha derin olan rüyama bıraktı.