15

529 83 20
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.

.

.

.


Dizimde uyuyor, ne kadardır uykuda ya da hiç uykuya dalabildi mi bilmiyorum. Önceleri gözleri kapalı olsa da kirpiklerinden sızan göz yaşlarına şahit oluyorum, sonra yağmur duruluyor, yanaklarından nem siliniyor gibi oluyor, işte o zaman uyuduğuna inanmak istiyorum.

Birlikte oturma odasında, uzun kanepesindeyiz. Ben oturuyorum, o ise dizime uzanmış vaziyette ve umarım uyuyor.

Böyle epey bir zaman geçiyor, saçlarını parmaklarıma dolayıp tutam tutam seviyorum, yanaklarından tüy gibi dokunuşlarla geçiyorum, gözyaşlarının ıslattığı yerlere dokunacakken bir yarasını acıtacakmış gibi perişan oluyor ve vazgeçiyorum.

Sonra Taehyun uyanıyor, ya da yalnızca gözlerini açıyor.

Yağmurlarında kısa süre evvel yıkandı diye mi yoksa bin yıldır mı böyle ışıl ışıl gözleri ve hep mi bir bildiği var onların bilemiyorum.

Bakışları ağır ağır içime işlerken başını kucağımdan kaldırmıyor, kıpırdanmıyor, koltuktan aşağı sarkmış elini bile yukarı alası gelmiyor, bir süre öylece gözlerime bakmaya devam ediyor.

"Bir şey ister misin?" diyorum.

Bakışları dudaklarıma düşüyor, kısa sürüyor, yeniden gözlerimi buluyor. "Seçeneklerim neler?"

"Süt, su, battaniye gibi sağlıklı ve pekiştirici şeyler."

Yüzünden hafif bir tebessüm geçiyor. "Sigara alamaz mıyım, şarap?"

"Taehyun." diyorum. "Sana iyi bakmamız lazım, öyle yapma."

"İyilik hali." Bakışları kalkıyor karşıdaki boş gri duvara çarpıyor, bakışları kaskatı kesiliyor, duvar sökülecek duvar dökülecek sanıyorum, o ise "Beomgyu." diyor. "Korkmuyor musun?"

Radium || TaegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin