-3-

300 42 5
                                    

İyi okumalar..

--

Kapıyı karıştığım kız olarak düşündüğüm kız açmıştı. "Kimsin ve neden geldin?" dedi. "Eşyalarımı almaya geldim." dedim. "Ne eşyası? Yoksa çöpte olan eşyaların mı?" dediğinde duraksadım. Cidden eşyalarımı çöpe mi atmışlardı? Her şeyi..

"Onun eşyalarını çöpe mi attınız!" diye bağırdı Koray. "Ne hakla yaparsınız! Özel mülke teşebbüs bu! O sevgili ailen nerde Ayça?" dediğinde , kız omuz silkti. Kızın adı Ayça'ymış. Aslında güzel isim ama onda hiç güzel durmamış.

"Size bir şey söylemek zorunda değilim. Hadi kış kış. Yoksa polisi çağıracağım." dedi. Koray bir şey diyecekken onu durdurdum "Tamam gidelim." dedim. Uğraşamazdım. Ama bu kadarını yapacaklarını düşünmemiştim.

Arabya bindik. Sessizdik. "Üzülme. Yenilerini alırız. Takma kafana." dedi. "Üzülmüyorum. Sadece bunu yapacaklarını düşünmemiştim." dedim. Yolun geri kalanı sessizdi.

Eve geldiğimizde kapıyı Akın açtı. Bana yine o bakışlarını attı. İçeri girecekken çelme taktı ve yere yapıştım. Ağzımdan küçük bir inleme kaçtı. Koray arkasını döndü ve yanıma geldi. "Aylin n'oldu? İyi misin? Nasıl düştün? Neren acıyor?" O soruları sıralarken diğerleri umursamadılar bile. Çok da tınımda.

Kolumda bir ıslaklık ve sızı hissettim. Baktığımda soyulduğunu ve kanadığını gördüm. Koray bir yere gitti. Bense o sırada peçete arıyordum. Koray geri geldiğinde elinde pansuman aletleri vardı. Aslında büyük bir şey yoktu. Alt tarafı kolum uzunca soyulmuştu.

Pansuman bittikten sonra odama çıktım. Müzik açtım ve oturdum. Odada kalem kağıt gördüm ve elime aldım. Bir şeyler çizmek istedim. İçimden ne gelirse çizdim. Ne çizdiğime bakınca şaşırdım. Böyle şeyler çizmezdim.

Resimi buruşturup masaya koydum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Resimi buruşturup masaya koydum. Kapı tıklandı. "Gelebilirsin." dedim. İçeriye Koray gelmişti. "Annemler çağırıyor." deyip gitti.

Aşağıya indim. Hale hanım bana evi gezdirmişti. 2. katta Akın , Burak ve Hale hanım ile Tarık Bey'in odası vardı. 3. Katta Kerem , Tolga , Koray ve benim olacak oda vardı. En alt katta kaldığım oda , mutfak , yemek yeme yeri ve salon vardı. Evin bir alt katı da varmış. Orda ise dinlenme odası gibi bir yer vardı. Oyunlar , televizyon vs. vardı.

Salona gittiğimde herkes oturuyordu.

Tarık bey "Kızım kimliğini alabilir miyim?" dedi. Muhtemelen soyad için istiyordu. "Yukardan getiriyorum." dedim. Kafasını salladı. Koşar adımlarla yukarı çıktım. Kimliğmi aldım ve geri indim. Aşağıdan sesler geliyordu. İsmim geçti ve dinlemeye başladım.

"Baba o kız da diğeri gibi çıkacak. Söylüyorum. Güvenmeyin. Bağlanmayın. Hatta onu evden kovun. Ailemiz yine dağılır." dedi. Tarık bey "Oğlum artık kırın şu önyargınızı. Tanımıyorsunuz bile. Tamam biz de güvenmiyoruz çok ama o bizim öz kızımız , sizinse öz kız kardeşiniz. Zamanla göreceğiz." dedi.

Kayboldum -Ara Verildi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin