Neyse bol oy ve yorum zaten az kaldı bitecek kitap
——— 3 ay sonra
"Babacım neden kustun ama?" Diye sitem etti Minho, yaklaşık üç ay önce doğurduğu ikizlere alışmak onun için biraz zordu açıkçası, iki bebeğin sorumluluğunu üstlenmek onu aşırı yıpratmıştı. Uykusuzluktan bayılmak üzereydi resmen mental olarak çökmüştü.
Han Nagyum ve Han Nabi Minhonun son zamanlardaki çöküşünün sebebinin iki başrolü.
İki bebekte daha kundakta olmalarına rağmen delirtiyorlardı Minhoyu, Minho Nabiyi emzirmek için kucağına aldığında Nagyum deliriyordu veya Nagyumu kucağına alınca Nabi hissetmiş gibi ortalığı ayağa kaldırıyordu aralarında anlamsız bir çekememezlik vardı.
Minho gaz çıkartması için kucağına aldığı oğlunu indirdi ve kustuğu omzunu ıslak mendille sildi, ağlamamak için resmen kendini tutuyordu.
İkisininde gazlarını çıkartıp beşiklerine yatırdı, ona bakan kızının saçını işaret parmağı ile sevdi
"Şimdi gülersin tabi" dedi ve o da gülümsedi, oğlu ise kaşalarını çatmıştı. Minho fark edip onuda sevdi
"Siz şimdiden böyleyseniz büyünce ne olacaksınız acaba?" Dedi ve biraz daha oynayıp onları uyuttu. Kendi aşağı indi ve az önceki dağınıklığı topladı, bebek telsizini yanına koydu ve koltuğa oturdu ve gözleri yorgunlukla kapandı.
Kızının ve oğlunun çığlığı ile ayağa fırlayan Minho koşarak yukarı kata çıktı, çığlık çığlığa ağlayan bebeklerine baktı ikisinide kucağına aldı ama ikisine bakacak gibi değildi.
Kucağında bebekleri ile yatağa oturdu ve o da anın verdiği üzüntüyle ve ayların birikmişliği ile hüngür hüngür ağladı.
Yaklaşık beş dakikalık ağlama seansı Jisungun kapıdan girip şok olması ile iki bebeğin ağlaması kesilmişti ama koca bebek hala ağlıyordu hemde içli içli.
Jisung anında oğlunu ve kızını kucağına alıp beşiklerine yatırdı ve beşiğin başındaki şarkılı ve ışıklı başlığı açtı iki bebek ona hipnoz olurken Jisung koca bebeğinin yanına oturdu ve yaş dolu gözlerini sildi.
"Bebeğim neden ağlıyorsun?" Dedi Jisung, gülümseyerek
"Ben iyi baba değilim Jisung" dedi ve hıçkırarak ağlamaya devam etti
"Neden öyle düşündün canımın içi" dedi Jisung akan gözyaşlarının hepsini sildi
"Çocuklarımıza bile bakamıyorum baksana" dedi ve ağlamayı bırakıp derin derin iç çekti
"Minho hayatımın anlamı, iki çocuğumda bakımını üstlenmek zorunda değilsin. Sırf sen doğurdun diye tüm bakımlarını üstenmek senin sorumluluğun değil, bende bakmalıydım bu kadar yorulduğunu anlamalıydım"dedi Jisung
"Sende bakıyorsun geceleri kalkıyorsun ev işlerinde yardım ediyorsun hem ben belli etmedim" dedi Minho hemen
"Olsun yine de anlamalıydım, istersen bebekler belli bi yaşa gelene kadar bi bakıcı bulalım olmaz mı? Bakıcıyı bulana kadar işleri evden yürütürüm hem sen biraz daha rahatlarsın olmaz mı?" Dedi Jisung öneri sunarak, bu konu hakkında her zaman bekliyordu Minhonun yorulduğunu biliyordu
"Ama nasıl olacak ki? Ya çocuklarımıza kötü davranırsa" Dedi Minho
"Güvenilir birini bulacağız emin ol, hem sen çocuklar büyüyene kadar çalışmayacağım dedin. Sende evdesin bir süre sen çocuklarla ilgilenirken o ev işlerine bakar" dedi Jisung, iç çeken eşine baktı, ağlamaktan gözleri burnu hatta yüzü kızarmıştı. Dudaklarının üzerine bir öpücük bırakıp
"Tamam" dedi minik bir kabulleniş sunup
"O zaman sen şimdi uyuyorsun ve ben bebeklerimle ilgileniyorum sende dinleniyorsun oldu mu?" Dedi Jisung eşinin omuzlarından itip yatağa yatırdı
"Sen ikisiyle baş edemezsin" dedi Minho kıkırdayarak
"Beni gayet dinliyorlar, sadece seni paylaşamıyorlar" dedi Jisung ve kaşını çattı
"Resmen güzelimi benden çaldılar, sevgin üçe bölündü Minho ama en çok beni sev tamam mı?" Dedi eşini tekrar öperek
"Üçünüzüde çok seviyorum" dedi Minho gülerek
"Hayır en çok beni seveceksin" dedi Jisung ve bebekler sanki anlamış gibi çığlıkları bastı
"Onlar seni benden mi kıskandı?" Dedi ve gidip beşikten aldı. Nabiyi Minhonun yanına yatırdı karnını doyurması için o arada ise Jisung Nagyumu oyaladı. Nabi doyunca onu kucağına aldı ve Nagyumu verdi.
Ardından ise iki bebekleri alıp aşağı indi, ikisinide pusete yerleştirip akıllı akıllı duran bebekleri onu izlerken Jisung hemen bir yemek hazırlamaya başlamıştı. Tavuk sote ve pirinç pilavı yapmaya başlamıştı ama yaklaşık on dakika duran Nabi tekrar ağlamaya başlamıştı. Jisung kızını kucağına aldı ve koklaya koklaya öperek huylandırdı altı temizdi büyük ihtimalle gazı vardı. Bir yandan pirinç pilavı için uğraşırken diğer yandan kızının belini sıvazlıyordu.
Nagyum ise kız kardeşini babasının kucağında olduğu fark edince ağlamaya başladı, Jisung pilavın suyunu koyup oğlunu kucağına aldı.
Oğlu ile ilgilenirken kızının kucağından çekilmesi iel düştüğünü sanıp korktu ama Minho kızını kucağına almış belini okuşuyordu yavaş yavaş
"Uyumanı söylemiştim sen dinlenmelisin" dedi Jisung
"Yattığım süre boyunca fark ettim ki ben aslında bebeklerim ile dinleniyorum o yüzden geldim hemde uyku tutmadı birazcıkta aklım sende kalmış olabilir" dedi Minho ve gülümseyerek Jisunga baktı
"Şu anki hissettiğim duyguları, huzuru, sevgiyi, sıcaklığı ve sizi dünyalara değişmem canım pahasına bile" dedi Jisung çünkü yıllardır hasret kaldığı sıcacık aileye sahip olmuştu
"Dünyanın en güzel hissi diyebiliriz galiba" dedi Minho
"Galibası fazla direkt dünyanın en güzel hissi" dedi Jisung ve birlikte huzurlu bi akşama devam ettiler.
———
Smfd yb 🥹😭
Aglamisim
Ay diger bolum final galiba
Uzuldum
Musmutlu sicacik minsungumuz ve ikizlerimiz nabi ve nagyum ile kalin
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
