31|Son Oyun

2.3K 249 233
                                    

Herkese selamlar

Nasılsınız? Nasıl hissediyorsunuz?
Ben iyi hissediyorum

Bu bölüm kısa olacak :/ 1500 Kelime falan
Uzun yazmayı düşünmüyorum

O halde iyi okumalar

•••

Soğuk duvarların barındığı, rutubet kokusunun hat safhada olduğu bir sorgu odasının içinde ellerim kelepçeli bir şekilde oturmuş bekliyordum.

Sorguya alınmıştım. Fakat sorgulayacak kişi hâlâ gelmemişti, beni bekletiyordu. Ve bu benim hoşuma gitmemişti. Bekletilmeyi sevmezdim. Şimdi olduğu gibi.

Şuan aklımda tek bir şey vardı. Doğrusu tek bir kişi vardı. O da Jungkooktu. Şuan ne yapıyordu? Veya iyi miydi? merak ediyordum. Bu olayı duyduğuna eminim. Duymaması imkansızdı.

Ama kendini tehlikeye atmamak için hem buraya gelmezdi, hemde mahkemeye gelmezdi. Gelmeye kalksa bile çocuklar izin vermeyecekti bu duruma.

Şu bir gerçekti ki; çok özlemiştim onu. Kokusunu, gözlerini, dudaklarını, yumuşak saçlarını, bacaklarını, tüm bedenini... Dudaklarının tadını, boynunun kokusunu...
Hepsi benim için bir cenneti bu dünyada.
Bana cennetimi yaşatıyordu.

Herşey onun içindi. O zarar görmesin diye kendimi ortaya atmıştım ve bundan gram pişmanlık duyduğum söylenemezdi. Pişman olsaydım zaten sürekli stres halinde olurdum.

Ne stres vardı ne de başka birşey. Tek istediğim şuan beni sorgulamaları ve ardından içeriye atmaları. Cezamı çekip çıkmak istiyordum. Sevgilimi kollarımın arasına almayı istiyordum özellikle.

Sımsıkı sarmak, koklamak ve hiç bırakmayacak şekilde öpmek. Sahi ya, o küçük kırmızı dudaklarının tadı nasıldır şimdi?

"Kim Taehyung.." duyduğum tanıdık sesle kafamı kaldırdım ve gelen komisere baktım.
Stresli görünüyordu ve sinirli gibiydi?

Karşımdaki demir bacaklı sandalyeyi çekerek oturdu ve kollarını masaya dayayarak bana doğru yaklaştı.

"Demek bunca zamandır aradığımız o katil sendin ha? Nasıl becerdin bu kadar gizli kalmayı? Kendini korumayı?"

Sakin çıkan sesi aslında büyük olayın başlangıcı gibi duruyordu.

Kahkaha attı ve geriye yaslandı yine. İğrenç bir insanmışım gibi bana bakıyordu ve parmaklarını masaya vurarak ritim oluşturuyordu.

"Neden yaptın bunu?"

Kolay bir cevaptı. Jungkook'un söylediği ve yaşadığı şeyleri kendime çevirecektim. Basitti..

"Malum biliyorsun bay seung-gi, ülkemizde adalet sistemi diye birşey yok. Yatan birkaç gün sonra çıkıyor, hemde büyük suçlar işlediği halde. Ve o heriflerin, yani öldürdüğüm heriflerin çoğu kadınları öldürüyordu, tecavüz ediyordu veya dövüyordu. Bende bunları görüyordum ne yazık ki..."

Uzun konuşmuştum ve çenem yorulmuştu. Ayrıca da susamıştım. Buradan çıktığım da kesinlikle su içecektim.

"Biz görevimizi yaparız Taehyung, sonrası bize düşmez bunu biliyorsun. Ayrıca bunu bir travmadan olduğunu düşünüyorum, yanılıyor muyum?"

Histerik gülüş sundum, dilimi alt dudağımda gezdirdim.

"Hayır bay seung-gi, doğruyu düşünüyorsun. Çocukken yaşadığım o an kafama dank ettikçe, sonra da o kadınların yardım çığlığı sesini duyunca kendimden geçiyorum. Ne yapayım, travma işte..."

Criminal Jeon |Taekook|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin