3-İMTİHAN

10 1 0
                                    

BÖLÜM ŞARKISI: Sirenler - KÖFN

3. Bölüm: İmtihan

Zamanın göreceli olması beni hep şaşırtmıştır. Mesela bir saat bazen çok hızlı geçebilirken, bazen de hiç bitmeyecekmiş gibi yavaş akabilir.

Bu bir hafta da anlamadığım şekilde hızlı geçmişti. Kadriye teyzenin oğlu ile gerçekten sadece çalıştığımız bir hafta geçirmiştik. Söz verdiği gibi pazartesi sabahı 9'da ofisteydi. Çok uzun zamandır ofiste olmadığımdan, Kemal bey bana burada bir oda ayarlamıştı fakat etraf biraz dağınıktı. Ben de yerleşmek ve burayı biraz toparlamak için erken gelmiştim. Ali bey geldiğinde tam da bilgisayarımı yerleştiriyordum. 

Yanında benden genç olduğunu tahmin ettiğim bir genç de vardı. Stajyerdi ve sanırım bu projede onu eğitmeyi düşünüyordu çünkü bazı firmalar güvenilir eleman bulmak için yanlarındaki stajyerleri eğitip mezun olduktan sonra da bünyelerine alıyorlardı. 

Ben, işe odaklandığımda hiçbir şeyi görmeyen bir kadındım. Aklım fikrim işle dolunca, hem verimli çalışır hem de daha mutlu hissederdim. Ali bey ile de böyle bir uyum yakalamıştık. O da kendisini işine verdiğinde dikkatini hiçbir şeyin dağıtmasına izin vermiyordu. Sabah 9'da çalışmaya başlıyor, 11'e kadar ikimiz de ayrı ayrı proje ile ilgileniyorduk. Ardından kısa bir mola verip bu sefer çalışmalarımızı birleştiriyor, ilerlemeleri görüyorduk. Öğleden sonra ise Ali bey hem bana hem de yanında getirdiği stajyere yazılımı öğretiyordu. 

Program biraz karışık olsa da zamanla kavraması daha da kolaylaştı. Ben üç günde artık tamamen kullanmayı öğrenmiş ve bizim projemiz ile uygulama kısmına geçmiştim. Ali bey sadece arada takıldığım yerlerde yardımcı oluyor, bunun dışında stajyer çocuğa programı öğretmeye devam ediyordu. Her gün, gün sonunda yarım saatliğine Kemal beyin yanına çıkıyor ve gelişmeleri aktarıyorduk. Ardından mesai saati bitiminde evlerimize dağılıyorduk. 

Bu çalışmaların hiç birinde Ali bey ile aramızda iş dışına çıkabilecek sohbetler gerçekleşmedi. Hal hatır soruyorduk ama sanki ikimiz de ortak bir sınır belirlemiş gibi bundan öteye gitmiyorduk. Bunun nedeni yanımızda olan stajyer de olabilirdi ama ne olursa olsun, durumdan memnun olmadığım söylenemezdi.

Açıkçası, işin başında çok gergin ve kaygılıydım. Geçmişe dair konuşmayı hiç istemiyordum ve Ali beyin böyle bir konuşma açması durumunda neler söyleyeceğimi düşünüp duruyordum. Kafamda bin bir senaryo ile konuyu kapatıyordum. Neyse ki düşündüğüm hiçbir ihtimal gerçekleşmedi. 

Bu bir haftada öğrendim ki, Ali bey çok sakin bir insandı. Çok az konuşuyordu. Sorularımı yeteri kadar cevaplıyordu ama onun dışında stajyer çocukla bile doğru düzgün konuşmuyordu. Hiçbir zaman kaba değildi, sabırlıydı. Birine bir şey öğretmek gerçekten sabır işiydi, benim kesinlikle yapamayacağım bir şeydi mesela. 

Bunlar dışında her zaman resmi ve saygılıydı. Kadriye teyze durumu olmasa, adamla çalışmanın keyifli olduğunu bile söyleyebilirdim. Fakat her telefonu "efendim anne" diye açtığında gerilmiyorum desem yalan olurdu. 

Şimdi ise bu bir haftanın sonucu olarak tekrar aynı ekip ile masaya oturmuştuk. Bu sefer ilk ben konuşacaktım. Kemal beyin işaretiyle boğazımı temizleyip sunumumu yaptım. 

Tüm gelişmeler olumlu sonuç vermişti. Program kusursuz çalışıyordu ve bize de çok büyük fayda sağlıyordu. Birçok insanın iş yükünü hafifletmişti ve bizi ayak işlerinden kurtarmıştı. Aynı zamanda kar oranlarını artıracak etkileri de vardı. 

Cuma gününün akşam saatleri olması sebebiyle sesim biraz yorgun çıksa da, sunumu bitirdim. Kemal bey yorgunluğumu anlamış gibi bakıyordu, teşekkür ederek sunumumu bitirdi. Ben de yanındaki sandalyeye oturdum.

Aşkın Görünmeyen YüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin