aramızdaki sed.

469 54 118
                                    

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorumm<3

' Ateşli dudakların,
Gamzeli yanakların
O gün ki gördüm seni
Yaktın ah,yaktın beni..'

[ Tuana Naz Tiryaki 'den ]

Evet,sırf dün onun canı çektiği için sabah kalkar kalkmaz kek yapmaya başlamıştım,çünkü dışarıdan yemeyi sevmiyordu. Mutfak ile aram çok iyi(!) olduğu için yapmam iki saatten fazla sürmüştü.

Şu an mutfakta keki tabaklara yerleştiriyorum,umarım beğenir. O kadar uğraşmıştım,beğenmezse cidden çok üzülürüm.

Aslında keki onun için yaptığımı söylemeyi düşünmüyordum,fakat birden çıkı vermişti ağzımdan.

Çok garipti,onun yanındayken bazen kelimeleri özenle seçerek konuşuyor,bazen ise ne dediğimin farkında bile olmuyordum. Her dediğini,her hareketini önceden ölçüp biçen,duygularını her zaman kontrol altında tutan ben onun karşısında nasıl böyle birine dönüşüyordum hiç bir fikrim yok.

Mutfak tezgahına yaslanmış çayın olmasını beklerken düşünüyordum,nasıl olmuştu?Sadece bir kaç ay içerisinde nasıl bu kadar bağlamıştı beni kendisine?

Elbette ki,ona karşı olan duygularımın,hislerimin farkındaydım. İlk gördüğüm an etkilenmiştim aslında. Öğretmenim olduğunu öğrendiğimde büyük bir hayal kırıklığına uğrayıp kafamdaki saçma düşünceleri susturmaya çalışmıştım,ancak bir müddet sonra fark ettim ki,ben aklımdan çıkarmaya çalıştıkça,o kalbimde yer edinmişti.

" Hayırdır,ne düşünüyorsun? Ağzın kulaklarında." duyduğum sesle irkilip başımı kaldırdım ve elleri cebinde,mutfak kapısına yaslanmış beni izleyen onu gördüm.

Altında her zamanki gibi siyah bir eşofman,üstünde de siyah sweatshirt vardı,dağınık,kıvırcık,kumral saçlarına yine düşmüştüm..her zaman olduğu gibi.

" Efendim,anlamadım? " diye yanıtladım sorusunu,elini ceplerinden çıkararak yanıma geldi ve çayı kontrol etti,demlenmiş olacak ki,masanın üzerindeki bardakları doldurmaya başladı.

" Diyorum ki,maşallah otuz iki diş sırıtarak kimi düşünüyorsan,yanındaki çayı ocakta unutmuşsun." sesinde hafif bi' kıskançlık sezmiş olmam normal mi? Ayrıca ben sırıtıyor muydum?

" Hocam,ben sırıtmıyordum ki." diye kendimi savunduğumda " Tabiki canım,hatta az kalsın halıyla aşk yaşayacak olan da bendim," dedi çektiği sandalyesine otururken " neyse,kahvaltı da hazırlamışsın çok teşekkür ederim,otursana." diyerek devam etti. " Hocam,siz ikizler burcuydunuz di mi? " diyerek ovâl masada hemen yanına oturdum.

" Evet de ne alaka şimdi? "
" Ani duygu değişimleriniz..yani böyle her an yüz seksen derece değişebiliyorsunuz. " diyip güldüm. Ona döndüğümde beni izlediğini farkedince yutkundum. Aslında bu ilk değildi çok kez yakalamıştım bu bakışlarını,fakat kalbim her seferinde yerinden fırlayacakmış gibi atmayı asla bırakmıyordu. Daha fazla böyle bakmaya devam ederse dalıp giderim ama ben..
" Az önce, " dedi yavaşça boğazını temizleyip önüne dönerken " ne düşünüyordun gerçekten? " ya sabır,taktı mı takıyor ya.

" Hiç ya,öylesine dalmışım."
" Neye dalmışsın? " dediğinde gözlerim gamzesine takıldı,sorusuna cevap olarak ' yanağındaki çukurun en dibine ' demek istedim bir anlığına,ancak maalesef ki,sadece istedim..

" Öylesine dedim ya işte hocam,her neyse,ee kek nasıl olmuş beğendiniz mi?" konuyu ne güzel değiştiriyorum ama.
" Dur bi' bakayım," deyip kekten bir parça alıp ağzına attı " yani,benim bildiğim kadarıyla normalde keke tuz değil,şeker konur." dedi hafif yüzünü buruşturarak. Olamaz,hayır tuzla şekeri karıştırmış olamam değil mi? " Tuzlu mu olmuş hocam?" şaşkınlıkla sordum "Tuzlu demek az kalır Tuana,sen kekin içine tuz değil,tuzun içine kek koymuşsun baya." diyerek peçete ile ağzını sildi,off keşke getirmeden önce bir tadına baksaydım!

yanlış doğrular.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin