1.9K 164 52
                                    

Yoongi yeni sardığı yarası ile gözlerini hafif yumdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yoongi yeni sardığı yarası ile gözlerini hafif yumdu. Bu gece de uyumamıştı yine. Deltalar her an gelecekler korkusu ile nöbet beklemeye devam ediyordu. Yatakta saatlerdir uyuyan Jimin'e bakındı ve hafif yutkundu. O çok masum ve tatlı bir omegaydı. Alfası onu hak etmiyordu. Üstelik Jimin'e hiç iyi davranmıyordu. Yoongi bu alfadan hiç hoşlanmamıştı. Onda kötü bir şey seziyordu ama arasındaki ilişkilerine karışmak istemiyordu. 

''Hey! Kalk biraz odun kes. Hiç bir işe yaramıyorsun aptal herif.'' Alfa Yoongi'e öfkeli bir şekilde seslenirken bir yandan da dışından küfürler savurarak şömüneyi yakmaya çalışıyordu. Yoongi gözleri devirdi ve vücudu ile alfaya ters dönerek gözlerini yumdu. Zaten yarası daha yeni iyileşmişti ve şimdi odun kırmaya çalışırsa tekrar yarası açılır ve kanayabilirdi. Bunu alfa anlayacak kadar merhametli değildi. 

''Hey! Gerizekalı sana diyorum!'' Soo Ung, Yoongi'nin yanına geldiğinde onu bir hışımla ayağa kaldırdı. Yoongi öfkeyle elini karnındaki yarasına bastırdı. Kolundaki eli hızla iterek öfkeyle üzerinden itti. ''Kapa çeneni!'' Yoongi üzerini düzelterek kapıya doğru ilerledi. Onu dövmemek için iç güdülerini sıkıyordu. Kendisine hakim olmalıydı yoksa bu herifle kavga ederse iyileşmez ve kasabasına asla dönemezdi. 

Öfkeli bir şekilde baltayı alarak odunu koca bir kütüğe koyarak kırmaya başladı. Tek bir vurması ile odun paramparça ortadan ayrılıyordu. Artık öfkesini odunlardan çıkarmaya başlamıştı. Yarasını bile umursamadı bu sefer. Zaten bu gece yola çıkacaktı. Buradan bir an önce gitmeliydi. Nerede olduğunu ormanı gezerek bulmuş ve kendisine bir yol haritası yapmıştı. Umuyordu ki yaptığı yol haritası doğru çıkardı. Aksi takdirde kasabasına ulaşmadan önce deltalar gelir ve kendisi gelmeden önce her yeri yakabilirlerdi. 

Yoongi elini yere attığında odun bulamayınca tüm odunların kırıldığını fark etti. Terleyen alnını koluna silerek kucağına odun topladı. Ağır adımlarla içeri girdiğinde gözleri Soo Ung'a kaydı. Jimin'in yanı başına oturarak saçlarını okşuyordu. Yoongi buna gözleri devirerek karşılık verdi ve şömüneye yaklaştı. Elindeki odunları hemen yanına koyarak ayaklanmak istedi fakat diğer alfa hemen engelledi. ''Hazır elini vurmuşken şömineyi yaksan iyi olur.''

Yoongi artık sinirlerinin zıpladığını hissetti. Elleri yumruk haline gelince gözleri sinirden kırmızı rengi halini almıştı. Dişleri istemsizce sivrileşirken kendine son anda hakim oldu ve ateşi yakmak için hareketlendi. Kasabasındaki insanlar asla Yoongi'e emir veremezlerdi çünkü onlar gerçekten lider olduğu çok korkar ve oldukça da saygılı davranmak zorundaydılar. Fakat burada ilk defa kendisine emir veren bir alfa vardı. O şuan ölmüştü Yoongi için ama kendini tutuyordu bunun için. Kendisine yardım eden omeganın hatırına susuyordu. Eğer bu alfayı öldürürse bu omega yalnız kalacaktı. Ya bir deltanın eline düşebilir ya da ormanda sudan sebeplerden dolayı ölebilirdi. 

Yoongi ateş yakmaya devam ederken dışarıdan gelen sesler ile iki alfada hızlıca doğruldu. Tek bir ses de değil. Çok fazla ayak sesi. Çalılara serçe basan ayaklar ve gelen uğultulu sesleri. Soo Ung hızlıca yataktan doğrulduğunda masanın üzerinde duran çakısını alarak kapıya doğru ilerledi. Yoongi de onunla gelmek için ayaklanırken Soo Ung onu durdurdu. ''Sen gelme. Jimin'in yanında dur. Zaten yaralısın hiç bir bok yapamazsın.''

pheromone ㄨ yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin