2

527 39 34
                                    

Kapıyı çaldıktan sonra içerden "gir" diye ses gelmişti. Kapıyı yavaşça açıp içeri girdim ve kapıyı kapattım.

Anneme bakmaya başladım. Değişmişti. Saçları gece mavisi olmuştu, ama hâlâ aynıydı. Yanıma geldi ve bana sarıldı. Kokusu yoğun bir parfüm, ama hâlâ karamel gibi kokuyordu.

Sarılmak yerine öylece durmuştum. Annem benden ayrıldığı zamam bir, iki adım geriye doğru gittim.

Mina:
Çok büyümüşsün.

"Aynı kalacak değilim"

Mina:
Evet, doğru. Seni çok özledim.

"Ben özlemedim"

Mina:
Hâlâ kabasın, Valen.

"İsmim Raven"

Mina:
Ne yani o ismi mi kullanıyorsun?

"Her neyse, ölmediğini gördüğüme göre gidiyorum"

Bir şey demesini beklemeden odadan çıktım. Çıktığım gibi Draken'i önümde görmüştüm.

Draken:
Hey, iyi geçmedi sanırım?

"Bilmem"

Draken:
Daha önce hiç Mina'nın yanına gelmemiştin.

"İfalya'dan geldim. Bu gün"

Draken:
Annen buradaysa sen nerede kalıyorsun?

"Boş ver. Peki sen burada napıyorsun?"

Draken:
Ben burada yaşıyorum.

Bunu duyunca şaşırmıştım. Yani.. bir çocuğun genel evinde yaşaması?

"Ciddi misin?"

Draken:
Evet.

"Senin de annen fahişe mi?"

Sorduğum sorunun nasıl saçma olduğunu hissedince durdum.

"Böyle söylemem yanlış.. sanırım"

Draken:
Hah boş ver. Benim burada olmam uzun hikaye. Bu arada acelen yoksa takılmak ister misin? Yalnız başıma sıkılıyorum.

"Aslında ola bilir"

Draken:
Güzel. Hadi ilk önce Tokyo sokak lezzetlerini tadalım.

Kafamı salladığım zaman Draken ile dışarı çıktık ve konuşarak yürümeye başladık. İlk günden bir arkadaş edindim.. sanırım.

Telefonumu çıkardım ablama mesaj yazdım. -biraz geç çıka bilirim. Beni merak etme-

10 dakika sonra bir biftekçiye gelmiştik.

Draken:
Seveceğine eminim.

"Yanıma para az aldım"

Draken:
Merak etme, ben öderim.

Draken iki tane kızarmış biftek aldı ve birini bana uzattı. İkimiz dolaşarak bifteklerimizi yemeye başladık.

Draken:
Nasıl? Güzel değil mi?

"Düşündüğümden daha iyi"

Draken:
Seveceğini söylemiştim.

Hem yiyor, hem de sohbet ediyorduk. Birden Draken'in durması ile ben de yerimde durdum ve baktığı yere baktım.

Mor saçlı bir çocuk duvara ejderha çiziyordi. Cidden çok güzel çizmişti. Draken yavaşca arkasında oturdu ve izlemeye başladı.

Bir şey demeden Draken'in yanına oturdum ve ben de izlemeye başladım . 5 dakikadır izliyorduk ama çocuk hâlâ bizi fark etmemişti.

Karışıklık?✯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin