2.8

25.7K 1.4K 110
                                    

"komutanım, alana geldik. ama kayalardan dolayı inemiyorum, atlamanız gerekecek." dediğinde,

"tamam, aslanım." diyerek onayladım ve ip sarkıtarak aşağıya atladım.

Kamp iki kilometre ilerideydi.

Helikopteri görmesinler diye ileride indirdiler beni.

İner inmez kampa doğru yol almaya başladım.

Yaklaşık bir buçuk saat sonra kampa vardığımda ilk başta bir kayanın arkasına saklandım ve sızlayan kolumu görmezden gelerek kampı gözetlemeye başladım.

Yaklaşık on tane adam kampı sarmış, güyya kampı koruyorlardı.

Kampın biraz gerisinde kalan bir depo gördüm, büyük ihtimalle askerleri burada tutuyorlardı. Fakat emin olmam gerekiyordu.

oraya ulaşmam için baya zaman gerekiyordu çünkü bana güvenmeden o deponun yanından bile geçemezdim.

En sonunda planı devreye sokmaya karar verdim ve hala ufak ufak kanayan yaranın üstünden tekrar botuma sakladığım çakı ile geçtim.

Çok acısada kendimi sıktım.

Çakıyı tekrar botumun içine soktum ve kayalıkların arasından düşme taklidi yaparak çıktım.

Yalandan acıyla inlediğimde salaklardan iki tanesi yanıma geldiler ve bana silah doğrulttular.

Yerden kalktım ve gözlerime nefret, öfke duygusu kondurarak sinirle konuştum.

"durun! sizin tarafınızdayım ben. Askerlerden intikam almak istiyorum." dediğimde silahlarını indirdiler ve sırıtarak vücudumu süzmeye başladılar.

Oyacağım o gözünüzü ama şimdi değil.

"kim yaptı bunları sana?" diye sordu biri.

"askerler, onlara silah doğrulttum diye yaptılar." dediğimde pek inanmışa benzemiyorlardı.

"beni başkanınızın yanına götürün, ona söyleyeyim derdimi." kararsız bir şekilde birbirlerine baktılar ama ben ısrar edince aralarından biri kolumdan tuttu.

"tamam, yürü."  diyerek beni çekiştirmeye başladı.

Beni çekiştirmesine izin verdim ve ilerlemeye başladık.

Diğer küçük çadırların aksine oldukça büyük bir çadıra geldiğimizde adamlar çadırı açtı ve beni adeta içeriye fırlattı.

Kafamı kaldırdığımda Cevat'ı gördüm.
Beni süzdükten sonra beni getiren adamlara döndü. "kim bu güzellik?"

Beni sürükleyen adam öne çıktı ve konuşmaya başladı. "bir anda kayaların arkasından düştü başkan, askerler yaralamış onu silah doğrulttuğu için. İntikam almak istiyormuş, öyle söyledi."

Cevat, birkaç saniye tepkisiz kaldıktan sonra bana baktı."demek intikam almak istiyorsun?" dediğinde gözlerime yine öfke ve nefret bulaştırdım.

"evet." dediğimde birkaç adım attı bana doğru.

"elin silah tutar mı?"

"evelallah, tutar."

"kimden öğrendin?"

"ölen abimden."

"kimin kimsen yok mu?"

"yok, düşmanız diye askerler öldürdüler onları. Bir ben kaçabildim. intikam almak istiyorum!" dediğimde sırıttı ve kafa salladı.

"ilk önce deneyelim seni, sonra bakarız." dedikten sonra beni getiren piçlere döndü.

"alın bunu, diğer kızın çadırına götürün. Üstünü başını değiştirsin. Yarın deneyeceğim onu." dediğinde başardığımı anladım.

Çünkü denemesinden başarılı bir şekilde çıkacaktım, adım gibi emindim bundan.

Adamlar başarıyla onayladılar ve beni tekrar çekiştirerek başka bir çadıra götürdüler.

İçeriye girdiğimizde bir genç kız gördüm.

En fazla yirmi iki yaşındaydı.

Köşeye sinmiş, ağlıyordu ve üstü başı toz toprak içindeydi.

Adamlar beni itip çadırı kapattılar ve gittiler.

Temkinli adımlar ile kıza yaklaştım ve yanına oturup sordum.

"neyin var?"  kız ağlamaktan kızarmış gözleriyle bana baktı ve titrek bir sesle konuştu.

"anamı babamı öldürdüler, sonra beni aldılar. Güzel bu kız, işimize yarar dediler aldılar beni." diyerek daha çok ağlamaya başladı.

Bu kıza asker olduğumu söyleyemezdim ama buradan kurtulacağının garantisini verebilirdim.

"bana bak, ağlama tamam mı? Çıkaracağım ben seni buradan." dediğimde tekrar yüzüme baktı.

"nasıl?"

İşte şuanlık orasını bende bilmiyorum, Gerisi doğaçlama ilerleyecek.

"üzümünü ye, bağını sorma. Çıkaracağım, sen sadece bana güven. Tamam mı?" dediğimde göz yaşlarını sildi ve kafa salladi.

Yerimden doğruldum ve içeride işime yarar birşeyler var mı diye bakmaya başladım.

Uzun bir aramanın sonucunda birşey bulamayınca pes edip yere oturdum.

Ne bekliyordum ki zaten? Kampa yeni gelmiş birinin kalacağı yere önemli bilgiler koymalarını falan mı?

Bu tamamen aptallık olurdu.

Bende bir aptallık yapmamaya karar verdim ve kafamı duvara yaslayıp biraz uyumaya karar verdim.

Yarın fazlasıyla enerji kaybedip hasar alacaktım zaten...




_____________🇹🇷🤍


Kısa oldu ama idare edin artık, bu kadar kısa zamanda böyle oldu ancak.
Nasıldı bölüm? Demek doğaçlama Hee, severizsss nzkdkzsl neysee duygu ve düşüncelerinizi alayımmm

Arden'in SillesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin