5.Bölüm-İŞ TEKLİFİ

43 4 3
                                    

Grinin koyu tonu olan gözlerine bakarken aramızdaki aptal sessizliği bozdu.

"Orada mal mal dikilmeye devam mı edeceksin?"

"Sensin be mal.Hayır anlamıyorum ki neden hep tüm öküzler beni bulur"

"Seni dinlemeyeceğim"dedikten sonra elini tam direksiyona yerleştiriyordu ki

"Hey tamam dur"

"Ne oldu?"

"Im şey nereye gidiyorsun"ne mi oldu?sadece kayboldum

"Sen şuna kısaca kayboldum desene"

Valla şuanda hatim indirecek gücü kendimde bulabiliyordum bu adamın bilinmeyen güçleri falan mı vardı?AKLINI OKUMAK.mesela

"Sadece buralarda yabancıyım"diyip arabaya bindim

"Kimsen yok mu burada"

"Sanene"

"Sorumu cevaplamazsan seni aşağı atarım"valla atardı atar mı atardı.Tatar mı tatardı.Uf ne diyiyorum ben be şu malın yanında kaldıkça beynim iyice sulanıyordu herhal.

"Cevap alamadım"

"Yok"

"Neden geldin o zaman"

"Siyaha dönüşmüş bedenimi griye çevirmek için"sanırım çok açıkca bir cavap vermiştim ama benim başıma gelenleri nereden bilebilirdiki?

"Ve griye dönüşebilmek içinde siyahın içine beyaz karıştırılabilmesi lazım bu yüzden yeni bir hayata başladın ama şunu bilki o beyazı bulamayacaksın"

"O beyazı bulup bulmamam buradaki önemli nokta değil çünkü bunu bende biliyorum ama gride beyazla aynı işlevleri görür değil mi?"

"Yanılıyorsun gri siyahı griye çevirmez böyle bir şeyin olması imkansızdır."

"Her imkansızın altında yatan bir umut vardır"

"Umut denen herneyse hiç tatmadım o dediğin şey herkeste yok"

"Hayır var.Sen karanlık bir odadasın içeriye sadece nereden geldiği belli olmayan cılız bir ışık giriyor.Sen o ışığı engelleri aşarak takip edersen en sonunda gerçek ışığa kavuşursun.Ama sen umut diye birşeye inanmadığın için kör olmuşsun göremiyorsun çünkü o ışık çok cılız bu konudada sana birinin yardım etmesi gerekiyor."sanırım çok uzun konuşmuştum ama açıklayıcı bir cevap olmuştu.

"İşte o biri bende yok"

"Hayır var sadece kendine inaman gerekli o zaman o kişi senin karşına çıkar"

"Şimdi diyecek birşey bulamadım"aramızdaki on saniyelik değişik sessizliğin ardından ikimizde kahkalarla gülmeye başladık.
Gülüşlerimizin iç çekişlere döndüğü zamanda telefonumun melodisi arabayı doldurdu.Telefonumu elime aldığımda Zehranın aradığını gördüm.Hiç vakit kaybetmeden hemen aramayı cevapladım.

"Efendim kuşum"dedim.Ben ona genellikle pondifim,karamelim,kuşum,böceğim derdim.

"Nasılsın iyi misin?Aslında seni dün arayacaktım ama yorgunsundur diye aramadım."

"Bak pondifim ben çok iyiyim tamam mı?O yüzden içini ferah tut"

"Sen neredesin bakayım senin sanki sessiz bir ortamdan gelmiyor"

"Ah evet uzun hikaye sadece iş aramaya çıkmıştım"

"Buldun mu peki?"

"Aklımda bir yer var ama daha görüşmedim arayacağım birazdan he bu arada hesap numaranı bana hemen şimdi at veyarın bankaya gidip paranı çek"

"Gerek yok gerçekten"

"Hayır öyle bişe olmayacak kabul etmek zorundasın başka lüksün yok"

"Peki madem ben seni çok tutmayayım görüşürüz"

"Görüşürüz"deyip telefonu kapatıp panodan baktığım Şafak holdingin numarasını tuşladım.İkinci çalışımda telefon açıldı.

"Buyrun Şafak holding"

"Ben panodaki iş ilanınız için aramıştım"

"Imm.Uras Beyin sekreteri olacağınız için bu görüşmeyi onunla yapmalısınız"

"Peki ne zaman gelebilirim"

"Bugün saat iki gibi gelebilirseniz Uras Bey ile göreşebilirsiniz"

"Peki teşekkürler"diyip telefonu kapattım.Saate baktığımda OMG!

13:30

"Acaba beni şurada bir yerlerde bırakabilir misin?"

"Neden?"

"İş görüşmesine gitmem lazım"

"Nereye"

"Şafak holdinge"

"İşe alındın"

"Ne!!!"

"Uras Şafak benim ve orasıda benim şirketim yani işe alındın"

"Gerçekten mi?"

"Kararımdan her an vazgeçebilirim"

"Tamam tamam ama ben bir an yani sen oranın sahibi misin?Gerçekten çok şaşırdım"

"Yarın saat sekizde odamda olmanı istiyorum.Birde hafasonları dokuz,on gibi gelebilirsin"

"Teşekkür ederim"

Konuşmamızın ardından beri ikimizde birşey konuşmadık ha adımı söylemiştim o kadar.Otele vardığımda direk odama çıkıp yatağıma uzandım.Bir iş bulmanın üstelik bir holdingde çalışmanın getirdiği mutlulukla uyumuştum zaten.

Sabah kalktığımda saat yedi idi.Üstüme siyah kalem eteğimi ve kırmızı gömleğimi giydim birazda makyaj yapmıştım tabi kırmızı rujumla makyajımı tamamladıktan sonra zaman kaybetmeden yola koyuldum.

Şirkete vardığımda ağızım açık kalmıştı çok büyüktü bana sorarsanız yetmiş katlı falandı yani.İçeri girdiğimde herkez kendi işi ile uğraşıyordu.Vakit kaybetmeden sekreterin yanına gidip Uras'ın odasının nerede olduğunu öğrenip asansöre bindim.

Oldukça heyecanlı idim.Bugün yeni hayatımdaki ilk iş günümdü.Ve ben elime geçen bu fırsatı sonuna kadar kullanacaktım.

GRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin