7.

794 66 5
                                    

Beliz'in çocukluğuna flashback:

-(Merdivenlerden odasına doğru koşarak)Baba, baba! Sen üzümlü çikolata seviyorsun diye bugün biriktirdiğim harçlığımla sana üzümlü çikolata almaya gittimmm.

-Baba, neden yerde uyuyorsun?? Yoksa yatağa gidemeyecek kadar uykun geldiği için yerde mi uyudun??

-(Merdivenlerden aşağı inerek)Anne benimle yukarı çıkmalısın!! Babam yerde uyuyakalmış.

Beliz'in bu günle ilgili aklında kalanlar çoğunlukla, evde sürekli koşulmaması gerektiğini öğütleyen annesinin merdivenlerden yukarı koşuşu, kapının önüne gelen mavi-kırmızı ışıklı büyük bir arabadan çıkan bir sürü kıyafetli abi ve abla; ve sürekli evlerine gelip garip bir tatlı yiyen komşular olmuştu. Beliz bu komşuların tatlı yediği günlerden birinde, erkek kardeşi Poyraz ve kıvırcık saçlı bir kızla bütün gün boyunca odasında oyun oynamasını hatırlıyordu.

-Sence bu tatlı yiyen abi ve ablalar neden sürekli evimize geliyor?

+Bilmem ki, belki annenin yaptığı tatlının tadı çok güzel olduğu için onu yemeye geliyorlardır.

+Senin adın ne?

-Beliz.

+Barbie oynamak ister misin?

-Olur.

Bir sürü abi ve ablanın evlerinde tatlı yediği bugünün sonunda, Beliz ve kıvırcık saçlı kız sonsuza kadar birbirlerinin en yakın arkadaşı olma sözü vermişlerdi.
Beliz, kıvırcık saçlı kıza adını hiç sormamasına rağmen, geri kalan günlerde okuldaki arkadaşlarına evlerine bir sürü komşunun gelip tatlı yediği günü ve birbirlerinin en yakın arkadaşı olma sözü verdiklerini arkadaşlarına anlatıp durmuştu.

Sınıftaki bir başka kızın tatlıyı duyunca Beliz'in babası ölmüş diye bağırması üzerine,Beliz hayatın en acı gerçeğini oracıkta, pastel boya yaparken öğrenmişti.
—————
Bilge'nin çocukluğuna flashback:

-Anne, sen en çok pembeyi mi seversin yoksa moru mu?

+(Telefondaki hastasıyla) Anlıyorum Funda'cığım, ilaçlarını aksatma olur mu? Bu süreçte iyi olman çok önemli.

-Anne mor mu pembe mi??

+Bilge odana çık hadi kızım, birazdan yemek yiyeceğiz odanda boyama yap.

-Offf, neden benimle boyama yapmıyorsun ki hiç! Zaten beni en yakın arkadaşıma da götürmedin bi daha.

Bilge, odasının kapısına doğru yalpalanarak giderken en yakın arkadaşı Beliz'i düşündü. Onun yumuşak sarı saçları çok güzeldi.Keşke onunki gibi bir kardeşi olsaydı, belki boyamaları yalnız yapmak zorunda kalmaz diye düşündü.

Bilge'nin tek başına boyama, güzel yazı çalışması yaptığı günler böyle geçerken bir gün apar topar anneannesinin onu alması ve 1 hafta boyunca anneannesiyle kalmasına bir anlam verememişti. Bu süre zarfı içinde anneannesi ve teyzeleri ona çok iyi davranıyor, istediği her aburcuburun yemesine izin veriyorlardı.

Bilge bir hafta sonra eve döndüğünde, evde babasının eşyalarının kaybolduğunu ve yeni bir dadıya sahip olduğunu fark etmişti. Bu günden sonra, annesinin zaten var gelen bir işkolikliğinin arttığını kabul etmiş, ve annesinden çok dadısını görmeye, onunla büyümeye başlamıştı. Çocukluğuna dair en güzel anı, cuma günleri anaokulu çıkışlarında dadısıyla büyük parka gitmeleri ve dadısının ona hep çikolatalı süt almasıydı.

——

nerdy | gxg Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin