Hemen Ebrar'ı kovalamaya başladım. Alllah onun belasını vermesin. Yada versin yaaaa üfffff. "Ebrar seni öldürücem kızım öldürücem. Sen neden hep böyle saçma sapan zamanlarda çıkıyorsun? Egolu bile daha düzgün zamanlarda çıkıyor karşıma yaaa o fotoğrafı da siliyorsun yoksa ben seni gebertiyorum anladın mı beni?!" Anlamamış olacak ki koşmaya başladı. Manyak ya bu kız ciddi anlamada manyak. Ne olmasın bekliyordum ki , benim arkadaşımdı.
Bi andan o koşuyordu, bi andan ben koşuyordum. Tam yakaladım derken ayağım kaydı, ve Yiğit'in üstüne düştüm, heh bi bu eksikti. "Elaaaaaa kalk üstümdeeeennnnn." " Gerizekalı kalkabilsem kalkıcam zaten." Dedim ve kalktım. Hemen Ebrar'ı aradım ve bulunca üstüne atıldım. Üstene oturdum ve elinden telefonu aldım. "Yaaaa Ela versene şu telefonu aşağı inince kendime atıcam o fotoğrafı. Sakın sakın siliyim deme ağzına ederim." Dedi ama bütün çabaları boşaydı. Çünkü ben fotoğrafı çoktan yok etmiştim. Telefonu geri verdim ve üstünden kalktım. "Elaaaaa neden sildin yaaa anı kalıcaktııı." Bu kadar şey yeterdi. Hepimizin dinlenmesi gerekiyordu. Daha çok gençtik. Gidip Satının yanına oturdum. Ebrar da yiğitin yanına oturdu.
O sırada Ramazan konuştu. Lanet çenesi hiç kapanmıyordu ki. "Kanka istersen ver ben düzeltiyim. Geri getiririm fotoğrafı." Dedi ve ben o anki sinirle dönüp bir baktım o da bana baktı ve gülümsedi. "Güzelim çok üzgünüm ama bu fotoğraflar anı olarak kalacaklar o yüzden o fotoğraf geri gelicek." Dedi yumuşak bi sesle ve Ebrar'ın elinden telefonu aldı. Telefondan bişeyler yapıp geri Ebrara verdi.Ebrar ise ban pis pis güldü. Hain. Tek kelimeyle hain!''Ne gülüyorsun be pis pis. Yaptı işte al, mutlu oldun mu?!'' ÜFFFFFF hala pis pis sırıtıyordu hain yaaa. Zaten Ramazanda hiç yaptıklarımı okeylemiyordu. ''Yalnız Ela acayip zort oldun şuan knk yerlerdesin batıyorsun seni kurtarmam gerek.''Elini zordaymış gibi bana uzattı. ''Kuzenin olarak görevimi yapmalıyım.''dedi ve resmen beni aşağıladı pislik.
Diğerleri gülüyordu. ama ben o sinirle ramazan ve Yiğide bakıyordum gerizekalıya bak yaaaa gitti benim zorla sildiğim şeyi tekrar getirmişti. Yiğitte bu sırada benle dalga geçmeyi unutmamıştı tabi ki
''erkek kuzular sanırım büyük sıçtınız çünkü Ela size çok kötü bakıyor ''dedi. o sırada nasıl baktığımı hatırlattı bana hemen bakışlarımı değitirip gülerek baktım onlara .Kendime söz vermiştim onlar benim için herhengi biri değillerdi onlara böyle bakmayacaktım Ramazana bakabiliyordum çünü beni çok kırmıştı duygulara gelince ikimizde duygusuzduk ama aramızda çok büyük farklar vardı o herkeze karşı dugusuzdu ben ise tanımadığım çok yakınım sayılmayacak beni kırmış kişilere karşı duygusuzdum
O benim için her hangi biriydi ama ben onu için her hangi biri değildim bunu bana net bir şekilde hisetiriyordu. belkide o da benim için herhangi biri değildi bazen mantığımı bırakıyor ve onu yerine kalbimi dinliyordum ve bana resmen bağırıyordu o senin için hrerhangi biri değil o senin hiç bilmediğin yüzünü ortaya çıkarıyor arkadailarından bile fazla seviyorsun on u çünkü hiç yaşamadığın heyecanı içindeki küçük çocuğu ortaya çıkarıyor diyor yüreğim sonra mantığımı elime alıyorum yaptıklarını hatırlıyorum dediklerini kendime diyorum ki sen bunları nasıl yaşadın nasıl savunamadın kendini nasıl bu kadar gözyaşı döktün diyorum sonra onu görüyorum mantığım elimden kkayıyor yerine kalbim geçiyor ve delice atmaya başlıyor her şeyi unutuyorum zaman kavaramını karıştırıyorum
''Ela aloooooo kanka başka diyarlara mı gittin bizimkilerin yüzüne aptal aptal bakıp gülmeyi bırakır mısın korkmaya başladım'' sabahtan beri naptığımı fark edip kendime kızdım şu dertleşmeşerimi yalnızken yapmalıydım hemn gözlerimi onların üstünden çektim
''ya çok pardon yaaa ben kendi kendime konuşuyordum da gene gözüm dalmış ''dedim ve koltuktan kalkıp mutfağa gittim su doldurdum ve içmeye başladım ki beni yalnız bırakmayan sapığım geldi '' Ya şu abtal gibi olan gülümsemeni tekrar yapar mısın o gülümsemeni çok sevdim de ayrıca gözlerin hep bende takılı kalabilir mi acaba başkasında değil de sadece bende takılı kalsın o güzel gözlerin '' dedi ve ben ağzımdaki suyu onun yüzüne fışkırttım ve öksürmeye başladım ben öksürürken o da söyleniyordu ''kızım seni de utandırmaya gelmiyor yaaa az romantizim yapalım dedik gene ağzımıza ettin '' dedi ve ben gülmeye başladım '' romantizim kim sen kim Ramazan yaaaa çok komiksin valla '' diyerek kahkaha attım ''bi gün öyle bir romantizm yapıcam ki sana hem konuşamayacak hem de dudağıma yapışacaksın '' dedi ve ben daha çok öksürdüm