Sefilist |Yarı Texting (Tamamlandı)

24. not

Irmak.

Kars'ın yolları. Güneş ışığını önüme çıkaran yolları.
Uzun aylar sonrasında sonunda kendimi bir günlüğüne dışarı atabilmiştim.

Bir elimde çilekli gazozum diğer elimde fiorella'nın çikolata markasından dolu bir kutu çikolata bulunuyordu. Buzulların arasında yürümeye çalışan penguenler gibi yürümeye çalışıyordum ama pek mümkün olmuyordu.

Çikolatadan yesem, gazozdan içemiyordum. Telefondan bildirim geliyor sonra hiçbir şey yapamıyordum.

Bu döngü tam anlamıyla canımı sıkmaya başlamıştı.

Boş bir çim alanı bulma telaşıyla etrafa bakındım ama bunun içinde zamanımdan oluyordum.

Nihayet doğru bir yer bulduğumda paytak rezillik taşıyan yürüyüşüm de son bulmuştu. Çikolatalardan birinin ambalajını açıp ağzıma attığım gibi gelen mesaja baktım.

sefilist: tünaydın.

sefilist: ne yapıyorsun?

mandalardaucar: hello.

mandalardaucar: dışarıda geziyorum. çimlerde gazoz çikolata keyfisi yapıyorum.

mandalardaucar: sen ne yapıyorsun?

sefilist: oh, hayat sana güzel.

sefilist: ben de ne yapayım, cuma olmasına rağmen evde oturuyorum.

mandalardaucar: niye, nereye gideceksin ki?

sefilist: cuma ya hani, cumaya.

mandalardaucar: git madem, niye gitmiyorsun?

sefilist: minik bir canavara bakmakla yükümlüyüm ya ben, bırakacak kimse yok, zaten bıraksam da isar durmaz. onunla birlikteyim işte.

mandalardaucar: niyet önemli sonuçta. üzülme. hem isar'a bakman daha sevaptır bence:))

sefilist: öyle mi dersin?

Öyle diyorum, ama yazamıyorum. Gazoz şişesinin kapağını açmaya çalışıyordum. Çantamda ki bıçağı çıkarmış debeleniyordum.

Ne zaman ki gazoz şişesinin kapağını açarsam o vakit kıyamet kopacak. Eminim.

Markette ki ultra yakışıklı ama bir baltaya sap olamadığı açık adam şişeyi açmamıştı. Neymiş efendim bunların kapaklarını çocuklar bile açarmış, ba-ba? Herife bak sen?

Dangalak.

Onun yüzünden bıçak ve kapakla büyük bir imtihana girmiş, yine en sonunda kaybeden taraf olmayı başarmıştım. Şişenin kapağı baş parmağımı ortadan kestiği gibi dudaklarım ah demişti. Yapamıyordum! Hiçbir zamanda yapmayı başaramazdım emindim.

Aslında başka zaman olsa bu duruma oturur ağlardım ama ağlamak istemiyordum.

Öncelerde kapakları benim için Yılmaz açardı. Ben gazoz içmeyi sevmezdim. Onun sayesinde sevmiştim. Kapakları daim o açar, sen neden açamıyorsun diye de hiç sormazdı. Sanırım işte bu yüzden eksik hissediyordum. Bana kıymet veren tek insanı da kaybetmiş olmanın ağır yükü altında yara alıyordum.

Baş parmağımdan kanlar durmadan akarken mesajlar da durmadan geliyordu.

sefilist: görüldü mü? cidden mi?

Yine görüldü yemişti çünkü kan durmuyordu. Beyaz tişörtümün kenarını kıvırdım ve parmağıma sardım.

sefilist: pişt.

sefilist: uçan manda, iyi misin?

Yazamayacağımı anladığım anda telefonu kucağıma sabitleyip diğer elimle ses kaydedicisine bastım.

mandalardauca: *elimi kestim hocam elimi. yazamıyorum kusura bakma.

sefilist: ne, elini mi kestin? az önce de keyif yapıyordum diyordun?

İnanmayacağını bildiğimden önce elimin fotoğrafını çektim.

mandalardaucar: *fotoğraf

mandalardaucar: *gazozun ağzını açayım derken böyle oldu. zaten hep böyle olur.

Ofladım.

sefilist: anladım. üzüldüm, başka sefere dikkat et. o kapakların ağzı jilet gibi kesti mi kötü kesiyor.

sefilist: yazamayacaksın galiba, ama aklımda sende kalır.

mandalardaucar: *sağ olasın, ses kaydı ile devam edeyim diyorum ama onun içinde basılı tutmam gerekiyor. offf.

sefilist: istersen seni arayabilirim.

sefilist: sorun olmayacaksa senin için.

mandalardaucar: *yok ara tabi, ne sorun olacak.

sefilist: tamam, numara?

Aklıma aniden gelen bir hainlik ile kayıt tuşuna bastım ve sessiz kelimeleri döktüm.

Sarı civciv reklamı an itibariyle aklıma düşmüştü!

mandalardaucar: *118 80... 118 80, aradığın her şeyi, kimi neyi sormalı, neyi nerede bulmalı iyi bilirim ben.

mandalardaucar: *118 80, 118 80.

sefilist: ya bari şimdi yapma.

sefilist: illa kendine bir eğlence payı çıkaracaksın değil mi, başka türlü olmuyor?

mandalardaucar: *vallahi olmuyor.

mandalardaucar: *tamam kızma bu sefer kendi numaramı söylüyorum. inşallah az önce 118 80'i aramamşsındır.

sefilist: uçan mandalar başına düşsün ırmak, amin.

mandalardaucar: *full kahkaha.

Sırıttım ve numarayı bu kez cidden ses kaydıyla birlikte söyleyip gönderdim.

İnşallah muhabbeti konuşurken de sarıyordur da boşa hayal kırıklığıyla kalmayalım. Ne hayal kırıklığı telefonu direkt suratına kapatırım!

sefilist: arıyorum.