BÖLÜM 24

128 9 4
                                    


İyi okumalar...

Gözlerimi bu sefer alıştığım yatağımdan ayrı kuş tüyü bir yatakta açmıştım. Güneş ışığı bütün odayı lambasız aydınlatıyordu. tam karşımda duran büyük cam pencereden bütün denizi seyredebiliyordum.

sahil kıyılarına bayılıyordum ve rosé'de bunu nasıl kullanması gerektiğini iyi biliyordu.

Biricik sevgilim aklıma dank ettiğinde hissiyatını hissedemediğim bedeninin bana dönük olduğunu sanmıştım ama yanılmışım. hissedemememin sebebi aslında olmamasıymış.

Gözlerim bir süre yattığı yerde takılı kalmış ardından nerede olduğuna bakmak adına ayaklanmıştım. Üzerime giydiğim beyaz geceliğim ve pamuklu ev terliklerim ile odadan çıkmış, aşağı kata inmiştim. Sandığımın aksine o kahvaltı hazırlamıyordu veya televizyonda izlemiyordu, o komple yoktu. nereye gideceğini söylememişti, Bu yüzden korkmaya başlamıştım. evin her bir yanına didik didik bakmıştım ama o yoktu. Daha da korkmaya başladığım da aklıma evin çevresi geldi. ev terliklerimle olduğum gibi verandaya çıktım ve ormana doğru bakmaya başladım. bu tarafta yoktu. ormana gitmiş olabilirdi fakat ormanda ne işi vardı ki?

Derken duyduğum sevgilimin sesi ile bir anda arkamı dönmüş ve bana denizin içinden el sallayan biriciğimi görmüştüm.
Durduk yerde korkutmuştu şu aciz bedenimi.

Gülümseyerek ve hafif koşarak denize gitmiş kumlara basmadan önce terliklerimi çıkarmıştım. kumlar biraz sıcaktı, bu yüzden çok da yanmıyordu ayaklarım.

Denizin dibine geldiğimde, sevgilim, bedenine yapışmış ve ne renk iç çamaşırı giydiğini belli eden beyaz ıslak tişörtü ile yanıma gelmişti.

Siyah giymişti.. neyse konu bu değil öhöm..

Islanmış saçları ile şu an çok seksi gözüküyordu. şu manzarayı iyi ki benden başka kimse görmüyor demeden edemiyordum.

-"uyanmışsın güzelim, günaydın"

-"günaydın aşkım! neden beni de uyandırmadın ki? birlikte girerdik."

-"kıyamadım miniğimi uyandırmaya. hem şimdi gireriz olmaz mı?"

-"böyle mi gireceğim?"

Demiştim beyaz geceliğimi dürterek.

-"bak bana, ben takıyor muyum sence? hadi gel güzelim"

Demiş kolumdan tuttuğu gibi denize fırlatmıştı. boşluğuma denk geldiği için bütün bedenim suya gömülmüş, sırılsıklam olmuştum. tabii burnuma kaçan tuzlu suyu da unutmazsak.

Kısa bir öksürük krizine girdikten sonra gözlerimi ovalamış ve intikam için atağa geçmiştim. aldığım bütün kuvvetle kendimi onun kucağına atmış, ikimizi de suyun dibine yollamıştım.

İkimiz de sudan kafamızı çıkardığımızda gülüyorduk. O an rosé bana yarışma teklif etmişti. kazanan kahvaltı hazırlayacaktı. Eh işime gelirdi.

1,2,3 dediğimizde aynı anda girdiğimizi düşünerek nefesimi tutmuştum. yarım dakika olacaktı neredeyse ve o hala çıkmamıştı. soluk borumun tıkandığını hissettiğimde o hala suyun içindeydi. öyle ki bir an öldüğünü sanmıştım. kafamı sudan çıkarıp saçlarımı geriye atmış ve rose'yi dürtüklemiştim. dürtüklediğim gibi sudan çıkmış, 'ben kazandımmm' diye bağırmıştı. görende hiç nefesini tutmamış sanırdı.

-"hile yaptın değil mi?!"

-"hiç de bile. bebeğim ben hile yapmam"

KAFESLENMİŞ KALBİM (CHAELİSA +18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin