30th

192 21 38
                                    

fakat bu Niragi'nin kuş gibi uykusundan hemen uyanmasını sağladı.

^

"Y/n." Niragi oturduğu yerden ayağa kalktı ve kıza sarıldı.Aralarındaki yakınlık sadece kıza böyleydi.

Her zaman birbiriyle anlaşan ve seven insanlardı bu yüzden sevgilerini birbirine göstermekten çekinmiyorlardı.Özellikle Niragi ne kadar kızdan daha fazla soğuk ve katı gözükse de ikisi kaldıklarında gayet samimi biriydi.

Kendisi geçmişiyle ilgili sorunları kızla beraber çözmüş aynı şekilde kızda geçmişindeki sorunları Niragi ile silip atabilmişti.
Bunca sene bir arada olup birbirlerinden sıkılmamalarının sebebini ikisi de bilmiyordu.
Belki de birbirlerine açıklayamadıkları duyguları yüzünden belki de tek sahip olduğu kişiler kendileriydi..

Niragi'nin kıza karşı hissettikleri duygular saf ve gerçekti.Her haliyle kızı görmüş ve sevmişti.
Uyurken saçlarının dağılması, gözünden yaşlar gelene kadar gülmesi, ağladığında yüzündeki kızarıkları, sinirlendiğinde krizler geçirmesi, kavga ettiğinde yüzünden akan kanları, en bakımsız hali bile onu etkileyebiliyordu. Diğer kızların yapamayacağı şekilde.

Aynı şekilde kızın da ona olan sevgileri saf ve temizdi.Her korktuğunda yanına gelmesi, gözlerine bakamayacak kadar utanması, sürekli yardımcı olması, onu mutlu etmesi, sevildiğini hissetmesi, yüzündeki kanları temizlerken gözlerinde kaybolması, sağanak yağmurda sırılsıklam olarak dans etmeleri, gözlüğü her kaydığında işaret parmağı ile kaldırması gibi birçok özelliğiyle seviyordu Niragi'yi.

Bu duygularını hiçbir zaman birbirlerini kaybetme duygusunu göze alamadıkları için söyleyememişlerdi.
Aralarındaki ilişkiye dışarıdan bir gözle bakıldığında herkesin imreneceği türdendi.

"Suguru." kızda geri sarıldığında Niragi adının söylenmesini özlemiş gibi kızın canını acıtmadan daha sıkı sarıldı.

Ayrıldıklarında birbirlerinin yüzüne bakarak bir şey söylemek ister gibi dursalarda ağızlarını açamıyorlardı.Ölümden dönmüşken artık duyguları saklamanın ne anlamı vardı ki?

İkiside birbirinden gelecek olan hamleyi beklese de yapamadı.Tek yaptıkları birbirinin gözünün içine bakarak derinlerdeki ruhlarını görmekti.İçlerindeki ruh 'beni öp' diye bağırırken kimsenin bunu yapmaya gücü yoktu.

Birbirlerinden bu kadar korkarken bi o kadarda sevmeleri garipti,çok garip.

"İyisin öyle değil mi?" Niragi zorda olsa ağzını açabilmişti ama beklenilen cümle bu değildi.

Kız kafasını yavaşça onaylayarak salladı. "Sen,sen iyi misin?"

Niragi de aynı şekilde kafasını salladı. "Evet."

Yüzleri hâlâ aynı hizada dururken ikiside geri adım atmıyordu.Kalpleri 'artık yeter' diye bağırarak isyan ediyordu her ikisininde.
Bu yüzden her yakınlaşmalarında kalp hızlanır ve ne yapacağını şaşırır hale geliyorlardı.

Tekrar sessizleşen ortam onların iç seslerini açığa çıkarıyordu.Kalplerin 'itiraf et' , gözlerin 'seni seviyorum' diye bağırdığı yalnız onlar duyabiliyordu.

Aralarındaki çekim ne kadar bir mıknatıs gibi kendine çekse de bir o kadarda birbirini itiyordu.

Bu sefer çekim vakti mi gelmişti?

Birbirinin gözlerinin içine çekilen iki aşık birbirine değen dudaklarla kör olmuş gibiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Birbirinin gözlerinin içine çekilen iki aşık birbirine değen dudaklarla kör olmuş gibiydi.
Tırnak uçlarından başlayıp tüm vücuduna yayılan o enerji midelerinde milyonlarca kelebek oluşturuyor ve ardından çıkan kara deliğin içine çekiliyorlardı adeta.Kalp atışları o kadar hızlıydı ki sanki sonunda başarmanın sevinciyle alkışlıyor gibiydiler.

İkisininde mutlu oldukları belliydi.

Ayrılan iki aşık nefeslerini tuttuklarını farketmemişti bile.Gözlerini tekrar kitlediler birbirlerine.Tek konuşamadan anlatabildikleri yer gözleriydi onların.Hiçbir yargı belirtmeden...

İkisininde yüzüne yayılan gülümseme genişlerken aynı anda konuşmuşlardı.

"Seni seviyorum."

"Seni seviyorum."

Yüzlerindeki sırıtma gülmeye döndüğünde sonunda bu hikayeninde mutlu bittiğini gösteriyordu.Belkide bu son onların bitişi değil başlangıcıydı.

~•.•~

kimilerine göre aşk korkaklık ve ezikliktir.Bir insanı görüp beğenerek, ona dokunarak aşık olduğunu sanıyorlar.Bu eylemler ise sadece 'aşk' lafını boka sürüklüyor.Gerçek aşk var mı peki? Seni nerede olursa olsun tüm ayrıntılarına bakıp tanıyacak kadar seven bir aşık var mıdır? Yoksa tüm bunlar duyguların egolarını şişirmek için uydurulan saçma hisler midir?

///

selamlar, nasılsınız?
ben sanırım iyi değilim bu hikayeminde sonuna geldik şaka maka.

Umarım beğenmişsinizdir.Bölümü geciktirmemin sebebi final olması.
Okuyan ve destekleyen herkese teşekkür ederim..

yazmak istediğim aklımda kurgusu olan yeni bir hikaye var fakat bu fanfictiondan farklı olucak.Eğer isterseniz yazıp yayınlayabilirim.

İstediğiniz bir hikaye karakteri varsa yorum arabilirsiniz.

..öpüldünüz..

...

𝑷𝒊𝒆𝒄𝒆𝒔 𝒐𝒇 𝑷𝒂𝒔𝒕/𝗦𝘂𝗴𝘂𝗿𝘂 𝗡𝗶𝗿𝗮𝗴𝗶/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin