[23 Ağustos 2009]
Küçük bacaklarının üzerinde hareket eden siyah küçük kabuklu böcekleri koridorun her yerinde görebiliyordu.
Tüm bu böceklerin burda olmasının nedeni olan beden yerde hareketsiz yatıyordu. Ağzından, burnundan, kulaklarından girip çıkan böcekler onu yavaş yavaş tüketiyordu.
Cesedin kokusu zihnine işlenecek kadar iğrençti.
Gözlerini cesetten çevirip küçük, çıplak ayaklarının üzerinde gezinen siyah böceklere baktı. Bazıları çıplak bacaklarına doğru tırmanmaya çalışıyordu. Yavaşça elini kaldırıp hemen yanındaki duvara koydu, duvarda gezinen böceklerden biri yavaşça eline tırmandı.
Elini evirip çevirirken böceğin panik içinde kaçışmasını izledi. Öldüğü gün oda bunun gibi böcekler tarafından yavaşça tüketilecekti işte. Öldüğü için bunu çok sorun etmezdi herhalde. Çünkü daha büyük sorunları olurdu, ölü olmak gibi.
Böcek tam avcunun ortasına geldiğinde birden parmaklarını kapattı ve böceğin kabuklu kanatlarından çıkan iğrenç sesi dinleyerek ezmeye başladı.
Hayır, ezilen böcek değil kendisiydi, büyük parmaklar tarafından eziliyordu. Sadece ailesi ile birlikte yemek yemek istemişti şimdiyse bilmediği bir el ona işkence ediyordu.
Acıyordu... çok acıyordu... ne zaman bitecekti? Nefes alamıyordu.
Aniden gözlerini açtığında hissettiği şiddetli acı yerini hafif bir sızıya bıraktı. Tepesinde yanan lambanın sağlıksız ışığı gözlerini yaktığı için göz kapaklarını kısıp kafasını çevirdi. Bedenindeki her nokta ağrıyordu ama yavaşça doğrulmaya çalıştı.
"Biraz daha uzan."
Duyduğu yabancı sesle kafasını çevirdi. Duvara yaslanmış ondört yaşlarında bir çocuk eline eski bir bez sararken "Kendine gelmen biraz zaman alacaktır. Biraz dinlen." Dedi.
Konuşmaya çalıştı ama dili çok ağırdı. Çocuk gözlerini umursamaz bir şekilde ona çevirip "Ee, her hangi bir şey hatırlıyor musun bari?" Dedi.
Çatallaşmış, kuru bir sesle "Ha?" Dedi, yıllardır konuşmamış gibiydi.
Çocuk bu konuşmayı yüzlerce kez yapmış gibi "Adın, ailen, nereden geldiğin falan en sevdiğin renk yada yemekte olur, herhangi bir şey hatırlıyor musun?" Dedi
Durdu, kaşlarını çattı. O an fark etmişti. Zihninin tamamen bomboş olduğunu, Kendisi hakkında bildiği tek şeyin bir insan olması olduğunu.
Çocuk yüzündeki ifadeden anlamış olacak ki iç geçirip "Merak etme, tek başına değilsin. Buradaki kimse gerçek adını bilmiyor." Dedi.
"B... burası... mı? Burası... neresi?"
"Buraya pek çok şey diyoruz; Mezba, cehennem, çöplük... hangisi sana daha çok hitap ediyorsa onu seç."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hatırla Kendini
Mystery / ThrillerKaranlıktan doğan bir çiçek sadece karanlıkta hayat bulabilir. Hatırla Beni, Barış'ın geçmişi. Daha iyi anlamak için Hatırla Beni'nin de okunması tavsiye edilir. +18 madde kullanımı, cinsellik, şiddet, kan, istismar, daha çok kan