2.Bölüm/✨

1K 57 25
                                    

Benim cevap vermemi bekliyordu herkes,ben ise susuyordum.. Ne yapacaktım bilmiyordum,ama son kararımı vermem lazımdı.Bu son şansım olabilirdi..

Masadan ayağa kalktım,herkesin gözü bana dönmüştü,şaşkın ifadelerle beni süzüyorlardı. Ferit ise ne oldu bakışları ile bana bakıyordu..

Ben ise açık konak kapısına bakıyordum,önünden Yusuf geçiyordu.. Gözlerim dolmuştu,yarı yolda bırakılmıştım,onun verdiği onca söz yalandan ibaretti..

"Evlenicez Seyran, Kazım Ağa istese de istemese de,gelip seni önce Allah'ın emri ile isteyeceğim.."

"Yusuf,beni sana vermek istemezse ne olucak?"

"O zaman kaçıcaz Seyran.. Seni alıp götürücem,nikah basıcaz." Dediği laflar beynimi sanki hipnoz etmişti, babam ise daha küçükken benim önümü kapatmış,beşik kertmemi yani benim yerime eşimi seçmişti. Başımın dönmesi ile ellerimi masaya koydum. Önümde ki nikah defterine baktığımda, umutlarım yine birer birer solmuştu. Çiçeğimin yaprakları kopmuştu,sadece geriye sapı ve yaprakları kalmıştı.

"Seyran iyi misin?"diye sormuştu bana Ferit.Ardından kolumu tuttu,kolumu geri çektim.

"Bana sakın dokunma,sakın." Sessizce konuşuyorduk.

"İyi misin dedim diye,ne bu tavırların?" dediğinde gözlerimi sıkıca kapattım.

"Kızınız Seyran'ı oğlumuz Ferit'e istiyoruz."

"Verdik gitti,verdik gitti.."

Bu sesler kafamda yine dönüyor,yine sinirleniyordum. Sakin olmak için elimden geleni yapmış,kaderime boyun eğmek zorunda kalmıştım..

Yerime geri oturacakken,gelinliğimin eteğini düzelttim.Yüzüm de Allah'tan duvak vardı ki,kimse benim ağladığımı farketmemişti.Nikah memuru bize geri dönmüştü..

"Sayın Seyran Şanlı,Ferit Korhan'ı hiç bir baskı altında kalmadan kendi özgür iradenizle,hastalıkta ve sağlıkta eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"

Nutkum tutulmuştu,konuşmaya çalıştıkça sanki üzerime bir baskı çöküyordu.Kendimi toparlamaya çalıştım.

"E-Evet!" Diyebildim sadece,gönlümden geçen onlarca hayır lafını susturmuş,sırf Baba'mın ben Hayır dedim diye,şiddete başvuracağını biliyordum.Aynı soru Ferit'e sorulduğunda ise,olumlu cevap vermiş,nikah defterine imzalarımızı atmıştık.

Artık resmen Seyran Korhan olmuştum.Beşik kertmem var diye evlenmiş,hayatımı zindana çevirmiştim.Daha sonra Ferit'in ayağına tüm gücümle basmıştım. Yüzü'nün acı çekmesi ile,sırtmıştım.

"Yavaş olsana Seyran!"dediğinde de,içimin yağları'nın eridiğini hissetmiştim.

"Senin gibisine yavaş değil,hızlı olmak lazım." Dediğimde sırıtmıştı,yanlış anladığını yüz ifadesinden anlamıştım.

"Akşama hızlı olursun Seyrancım." Dediğinde iğrenerek baktım suratına.

"Ben o manada demedim,Ferit! Seninle öyle bir anı yaşayacağıma ölürüm daha iyi.." dediğimde yine pis,pis sırıtışıyla bana bakmıştı.

Bütün herkes bizi tebriklemişti.En son ailemiz gelmişti,yanımıza.

"Bana bak damat,kızımı üzersen beni karşında bulursun ha bilesiinn!!" Dediğinde Ferit ise sahte bir gülüş atmıştı.

"Üzmem Kazım bey.."

"Bey değil ha,baba diyicin." Demişti babam.

"Tamam Kazım baba."

MEFTUN-SEYFERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin