Keyifli okumalar
Önce tam karşımda oturan ve bana benzeyen adamı göstererek "En büyük abin, Kaan. Mimar."Daha sonra Kaan Bey'in yanında oturan kadını göstererek "Eslem, Kaan'ın eşi". Daha sonra da ikili koltuktaki fiziksel olarak nerdeyse aynı olan iki kişiyi göstererek
"Sağ taraftaki Kerem abin, polis. Yanındaki de ikizi Kerim, oda mimar. Tekli koltukta oturan abin Kayra, doktor." Daha sonra en büyük abinin yanında oturan iki kişiyi göstererek konuşmasına devam etti. "Abin Ateş, aşçı kendine ait restoranları var.Alp abin oda iç mimar şirketimizde çalışıyor. Ve son olarak Aras, kardeşin. 17 yaşında eşit ağırlık öğrencisi."Kafamın daha fazla karıştığını hissediyordum. Bir anda bu kadar kalabalık bir erkek topluluğuna girmeyi beklemiyordum. Abileri tanıtırken hepsi bana gülümsüyor yada tebessüm ediyordu.
Neyse ki benim bu kafa karışıklığıma son vererek Kübra Hanıma odaklandım.
"E o zaman yemeğe geçelim konuşuruz daha zamanımız var." Heyecanı sesine yansıyordu.
Kübra Hanımı onaylayıp onların yönlendirmeleri ile yemek odasına ilerledik.Salona ve mutfağa bağlı olan yemek odası yaklaşık 40 kişinin aynı anda yemek yiyebileceği büyüklükteydi.
Abdullah Bey baş köşeye oturdu. Onun hemen sol tarafına Kaan (en büyük abi) onun yanında sırasıyla Eslem, Kerem, Kerim ve Kayra oturmuştu. Abdullah Bey'in sağ tarafına Kübra Hanım oturmuş beni de yanına oturtmuştu. Diğer tarafıma da sırasıyla Ateş, Alp ve Aras oturmuştu.
Yemeklerin servis edilmesi sırasında kimse konuşmamıştı. Ana yemeklere geçildiğinde ise Abdullah Bey'in konuşmasıyla bu sessizlik bozuldu.
"Aden. Seni daha yakından tanımak istiyoruz. Bize kendinden bahsedebilir misin?"
"Tabii ki. Ama siz sorun merak ettiklerinizi ben cevaplayayım isterseniz."
Bu konuşmamızdan sonra bana sordukları sorular eşliğinde yemeğimizi yemiştik.
Yemek bittikten sonra ise salona geçmiştik. Tam çaylarımız geldiğinde telefonum çaldı.
Arayan önemli müvekkillerimden biri idi."Kusura bakmayın buna bakmam lazım."
"Eğer rahatsız olmayacaksan burda konuşabilirsin."
"Izninizle." Diyerek yanlarında konuşmayacağını belirttim. Salondan gözüken bahçeye çıkıp kapanmak üzere olan aramayı cevapladım.
"Alo. Buyrun Selim Bey?"
"Iyi akşamlar Aden. Kusura bakma rahatsız ediyorum. Ancak yeni bir sözleşme imzalayacağım seninle de bu konu hakkında konuşmak istiyorum. Biraz acil bir konu. Müsaitsen bugün görüşmek istiyorum?"
"Tabii görüşelim. Siz şirkette misiniz?"
"Yok, hayır. Şirkette değilim yoldayım eve geçiyordum. Eğer senin için uygunsa evimde görüşmek isterim."
Teklifini reddetmek hoş olmayacaktı ancak kabul etmek de pek istemiyordum.
"Eğer sizin için uygunsa dışarıda görüşsek?"
"Peki sen nasıl istersen. O zaman ****** restoranı biliyor musun?"
"Biliyorum orda görüşebiliriz."
"Tamamdır anlaştık. Ama önce bir eve uğramam lazımsenin için uygunsa saat 21.00 a rezervasyon yaptırıyorum."
"Tamam o zaman görüşmek üzere iyi akşamlar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avukat Hanım
General FictionYetimhanede büyümüş bir Kadın... Kalabalık bir aile... Gelin birlikte bakalım. #Avukat 79. 6/8/23 1.38bin hikâye arasında.