My Sukuna

2

Sabah kapımın çalınması ile uyandım. Yuuji ve Gojou'yu görünce öne atılıp Yuuji'ye sarıldım. İkisinide içeri davet edip kahvaltı hazırladım. Birlikte oturup kahvaltı ediyorduk.

"Yuri, üzerindeki kedili pijamalar nerden? Öyle pijama aldığımızı hatırlamıyorum."

Ben pijamaları değişmemiş miyim. Gojou'ya rezil oldum diye düşünürken söylediği şey ile bu düşünceden uzaklaştım.

"Ama bu çok tatlı, ben de istiyorum."

Gülümsedim ve nerden aldığımı söyledim. Yuuji ikna olmuş ve yemeğini yerken gözünün altında çizgi bir anda ağız ve göze dönüştü.

"Kedili pijama ha. Kokuna tamamen uyuyor."

Neden bir anda orataya çıktı ki yine.

"İtadori gidip Yuri'nin boynunu kokla."

"Neden dediğini yapayım ki."

"Eğer koklamazsan senin bile alt edemeyeceğin güçte bedenini parçalarım."

"Ne kokuymuş arkadaş. Napacaksınız kolumu."

Yuuji ile Sukuna tartışırken ben daha fazla dayanamayıp ayağa kalktım ve Yuuji'nin önünde boynumu açtım. Yuuji oflayıp boynuma yaklaştı ve kokladı.

"A toprak kokuyor."

Toprak mı? Ne alaka toprak. Sukuna sevinç nidalarıyla Yuuji'nin yüzünden bana konuştu.

"Taze kan ve güneş ışığı kokusu...ıhm harika. Toprak nerden çıktı."

Gojou'nun önüne doğru eğildim ve koklattım.

"Yağmur gibi."

"Neden üçünüz de farklı koku alıyorsunuz?"

Bana baktılar. Ah gerçekten. Acaba sevdikleri kokuyu mu salgılıyorum, gücümden mi kaynaklı. Herneyse odama gidip üzerimi değiştirdim. Bordo kazak ve siyah pantolon iyi gitmişti. Mutfağa geri döndüm ve onları bekledim.

---

"Neden Jujutsu Lisesi'ne geldiniz?"

"Sukuna'nın parmaklarını toplayıp insanları kurtarmak için."

"Peki ya sen, ha?"

"Üzerimdeki laneti yok etmek ve güçlerimin neler olduğunu öğrenmek istiyorum."

Müdür Yaga yanındaki oyuncaklardan birini canlandırıp bize saldırttı.

"Sadece oyuncak değil miydi?"

"Oyuncak ama benim lanetim ile doldurulmuş."

Küçücük oyuncak Yuuji'ye bir yumruk indirdi. Bana vurucakken bi bariyer beliriverdi ve vuramadı.

"Pembe bariyer ha?"

Satoru sensei böyle söyleyince ben nasıl yaptım diye etrafıma bakarken dikkatimin dağınık olmasına bağlı oyuncak bir yumruk patlattı.

"Ah Yuuji, oyuncak bana vurdu. Al şunu başımdan."

Burnuma baktığımda kanamaya başladığını gördüm ama 5 saniye geçti geçmedi geri iyileşmişti. Satoru sensei tekrar söylendi. Acaba gücüm hakkında bilgisi var mıydı.

"Satoru sensei, gözüm hakkında bir bilginiz var mı?"

Başkan Yaga ve Satoru sensei bakıştılar. Kesin birşey vardı.

"Benim himayem altında öğrencilik yapacaksın. Güçlerin kendini belli etmeye başladı. Toplayıp kesin bir şey söylemek istiyorum."

"Tamam. Olabildiğince çabuk öğrenmem gerek. Yuuji'nin içindeki canavarı ondan ayırmam ve infaz etmem gerek."