BÖLÜM 49

4.6K 228 13
                                    

Bölüm müziği: Faydee- Can't let go

Multimedia berk *-*

Günlük rutin şeyleri yaptıktan sonra hava da iyi olduğu için havuzda eğlendik berk ve ben. Çok harikaydı. Telefonun çalması ile bu güzel an yine bozuldu. Ah şu telefonlar tam anlamı ile baş belası. Telefonu açtı. Bir süre karşı tarafı dinledikten sonra aceleyle havuzdan çıktı. Keşke havuzun kenarında iken üzerine su falan gelseydi bir sey olsaydı. Moralim şu an çok bozuldu cidden. Soru soran gözlerle ona baktım. "Gitmem gerek uslu bir kız olup evde kal"dedi. Üzerine havlusunu sarıp içeri girdi. Hala ne olduğunu anlamadım. Bende hemen havuzdan çıkıp kurulandim ve koşa koşa üst kata çıktım. Berk üstünü giyiyordu. "Nereye söyler misin yine mert ve utku mu"dedim. Cevap vermedi. Ah! Neler oluyor gerçekten? Ittirerek "bana bi açıklama yap çabuk"dedim. Sesim titremisti. Sinirden olması gerek. "Sen burnunu sokma"diye bağırdı ve aceleyle aşağı indi. Hah kesinlikle burnumu sokmazsam olmaz. Hemen aceleyle ıslak bikinilerden kurtulup giyindim. Sacimi kurutmaya vakit yok!

Aşağı indiğimde yoktu. Hemen aceleyle dışarı çıktım. Arabasına biniyordu. Ne yapacaktım? Ne yapacaktım? Nereye gittiğini de bilmiyorum ki.  Ama önemli bişey olduğu kesin. Bir şeyler oluyor ama bana söylemiyor.

Ben böyle mal mal düşünürken o çoktan arabayı çalıştırmış. Caddeye çıktığımda kendimi gerçekten çok çaresiz hissettim. Ama pes etmek bana göre değil!  Neler olduğunu öğreneceğim. Hemen yoldan geçen bir taksiyi durdurdum. Berk'in arabası gözden kaybolmak üzere. "Abi nolur hızlı biraz şu arabayı kaçırma"dedim.  Kisa bir sure sonra aradaki mesafeyi kapattık.  Umarım çok dikkat çekmiyoruzdur.

Baya bir yol kat ettikten sonra büyük bir villanın önüne park etti arabasını. Taksiciye biraz gerisinde durmasını söyledim. Parasını verdikten sonra taksiden indim. Şu an neler olduğunu gerçekten merak ediyorum. Güvenliğe bir şeyler söyleyip içeri girdi. Peki ben nasıl gireceğim?  Güvenliğin önünden normal bir vatandaş gibi geçtim. Demirliklerden bahçe net bir şekilde gözüküyordu. Bir dakika! Gördüklerim gerçek mi? Be-berk ve sarışın bi kız veya kadın. Nasıl ya? Olduğum yerde dona kaldım. Pekâlâ sakin ol merve sakin! Kötü düşünme hemen. Ortada bir şey yol nasil olsa.

Yeniden onlara bakmaya başladım. Kadın çok memnun sanırım halinden. Berk'e dokunuyor ya resmen taciz ediyor. Ya nolur karşılık verme berk!

Ne yapmalıyım peki? Mert'i aramaya karar verdim.

"Alo mert"

"Efendim"

"Şey neredesiniz"

"Noldu bizim icin mi endişelendin zaa"

"Of kes berk'i arar mısın nerede olduğunu öğren lütfen. Sonra beni ara olur mu"

"Neden"

"Nedenini boşver"dedim ve telefonu kapattım. Gerçekten neler olduğunu anlamıyorum. Demek ki bu olayın mert ve utku ile bir alakası yok. Ayrica onların da haberi yok anlaşılan.

Yeniden berk ve yanındaki yavşaga baktım. Ah katlanmıcam cidden. Çekingen adımlarla güvenliğe doğru yaklaştım. "Merhaba şey be-ben bir şey soracaktım da"dedim. Kekelemekten ve sesimin titremesinden nefret ediyorum ciddi anlamda. "Buyrun"dedi adam sevecen bir sesle. Bu bana daha da çok cesaret verdi. "Şey şu çocuk ve yanındaki oros-yani bayan ışte ne oluyorlar? Ne yapıyorlar ayrıca biliyor musunuz"dedim. Adamın sevecen tavrı yüzünden silinmişti "sizene ayrıca ben de bilmiyorum"dedi. Derin bir nefes alıp geri döndüm. Onları izlemeye devam ettim tanrım kafayı yicem!

Berk'i kolundan çekerek eve doğru götürmeye çalıştı.  Hayır berk hayır gitme nolur! Içimde tarifi olmayan bir öfke var ve yakında patlayacak. Berk kolunu hızlıca kadının elinden çekti. Sanki kadini tehdit ediyor gibi  bir görüntü var. Elini pantolonunun cebine götürdü ve telefonunu çıkardı. Arayan mert olmalı. Umarım odur. Kısa bir konuşma yaptıktan sonra telefonu kapattı. Ardından benim telefonum çaldı. Arayan mert.

"Noldu mert"

"Yenge bir şey demedi çok sinirli geliyordu zaten sesi"dedi.

"Demek öyle tamam sağol mert"dedim ve telefonu kapattım yeniden. Pekâlâ evden çıkacağı zaman onunla konuşacak ve neler olup bittiğini öğreneceğim. Böyle olmaz. Icim içimi yiyor resmen. Daha fazla görmemek için yere oturdum. Gerçekten çok merak ediyorum.

Bir süre yerde oturup karıncaları izledikten sonra kalktım ve bir kez daha baktım. Bence çok salaklar. Yarım saattir ayakta duruyorlar. Insan bi oturur. Off ne diyorum ben ya? 'Kendine gel merve'

Berk'in çıkışa doğru yürüdüğünü görünce bende derin bir nefes alıp ayağa kalktım. Arabasına doğru yürümeye başladı. "Beeerk!!"demem ile arkasına dönmesi bir oldu. Beni beklemiyordu sanırım. Şaşırmış olmalı. "Merve senin ne işin var burada"dedi. Ne kadar şaşkın olduğu sesinden anlaşılıyor. "Asıl senin burda ve o sarı saçlı kadınla ne işin var"dedim. "Ne yani buraya kadar takip mi ettin beni"dedi alaycı bir şekilde. "Konuyu değiştirme"sesim biraz fazla yüksek çıktı. "Bak merve yanlış anlama o kadınla aramızda hiç bir şey yok"

"Sana dokundu berk"

"Ben mi istedim sanki. Hemen geri çekildim zaten"

"O zamam neden buradasın bana bir açıklama yap çabuk"

"Merve nolur"

"Berk açıkla!"

"Arabada anlatacam"

"Hayır şimdi burda anlat yoksa gider o kadından neler olduğunu kendim öğrenirim"

"Merve o kadın sence de yaşlı değil miydi"

"Dikkat etmedim. Ama bu yinede bir şey değiştirmez!"dedim. Yavaşça bana doğru yaklaştı elimi tuttu. Hemen ellerimi ellerinden çektim. "Bana güvenmiyor musun. Sana ve aşkına ihanet etmedim"dedi. "Öyleyse o kadın kimdi ve burda ne işin var söyler misin"dedim. Derin bir nefes aldı. "Arabaya bin söz anlatcam"dedi. Arabaya bindim ve derin bir nefes aldım. Ellerim titriyor ama sakin olmak zorundayım. Arabayı çalıştırdı. "Evet seni dinliyorum"dedim. "O benim teyzem"dedi bir anda net sesle. N-ne? Ah şu an büyük bir şoktayim gerçekten. Kendimden utandım. Neler kurgulamıştım kafamda ben? "N-nasıl peki neden bana haber vermedin"dedim. "Annem öldüğünden beri arayıp sormadı yeni mi aklina geldim? Onu görmek istemiyorum. Beni aradığında seni görmek istiyorum berk ne olur bir kere göreyim dedi. Ama ben onu görmek de dediklerini duymak da istemiyorum. Sana ben bakmak ve vekaletin üstüme almak istiyorum dedi. Kendi kendime bakabilirim ve ona hiç de ihtiyacım yok"dedi. Burnundan soluyor resmen. Çok kötü hissettim kendimi gerçekten. Vites'in üzerindeki eline dokunup "ben senin yanındayım"dedim. "Biliyorum, biliyorum ama buralara kadar geldin merve. Güvenmiyor musun yoksa"dedi. "Saçmalama sana güvenim sonsuz"dedim. "O zaman bir daha tekrarlanmasın"dedi. Arkama yaslanıp yolu izlemeye başladım. Bir daha berk'i takip etmemeye karar verdim. Her seferinde ben yanılıyorum. O ve ailesi hakkında bilmediklerim var. Bu konu'da çok fazla konuşmuyor zaten. Sessizliği berk bozdu ve"sen arattin değil mi mert'e"dedi gülerek. "Şey e-evet"dedim. Gülmeye devam etti "bir daha kekelersen ağzına otururum merve"dedi. Bende gülmeye başladım. "Barıştık mı berk"dedim. "Küstüğümü kim söyledi ki bebeğim"dedi.

Bugün de harika bir ders verdi bana. Ne olursa olsun ona güveneceğim.

Selaağm! Iyi okumalar vote ve yorumlarınızi bekliyorum. ^^

KALP HIRSIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin