BÖLÜM 27

6.6K 312 5
                                    


Bölüm müziği: maroon 5 -she will be loved with

Insan sevdiği için her şeye katlanır. Benim durumum da buydu sanırım. Ne yapsa da ondan vazgeçemiyorum. Sanırım bağımlı olmuştum. Çünkü hiç yaşamadığım şeyleri bana berk yaşattı ve sadece o yaşatabilir.

Iki gündür ne arıyor ne de soruyor okula da gelmiyo. Sakinleşmem gerek dedi. Nasıl bir sakinleşme peki bu? Umarım sacma sapan ve ikimizide zarar verecek bir şey yapmaz. Benden önce hatalar yaptığı doğruydu. Umarım şu an öyle bir şey yapmıyordur. Okulda o olmadığı için kendimi boşlukta gibi hissediyordum. Ona bu kadar alışmışken yokluğu koyuyordu bana. Bildiğin koyuyordu. Aramaya da cesaret edemiyordum. Bitmiş miydi yoksa? Ah hayır hayır bitseydi bunu dürüstçe söylerdi. Sanırım. Iyi tarafından da düşenemiyorum. Çünkü bunun iyi bir tarafı yok. Okul çıkışı yavaşça çantamı topladım. Eve tek başıma gidecektim mecbur. Berksiz. Bahçeye çıktığımda sanki berk'in arabasını görür gibi oldum. 1dk gerçekten o muydu? yoksa bilinç altımın bir oyunu mu bana? Yanlış gördüm sanırım. Okuldan çıktığımda yavaş yavaş yürümeye başladım. Kendimi zombi gibi hissediyordum. Güçsüz bedenimi eve doğru yöneltmişken arkamda bir ses duydum. Dönüp baktığımda kimse yoktu. Umursamadan eve doğru yürümeye devam ettim. Sanki izleniyormuşum gibi bir his vardi içimde. Ah kötüydüm, saçmalamayı bırakıp adımlarımı hızlandırıp eve girdim. Odama çıkmadan önce çok aç olduğumu farkettim. Üstümü bile değiştirmeden kendime sandviç hazırladım ve yemeye başladım. Odama girdiğimde balkon kapısının açık olduğunu gördüm. Kapatmış olduğumu sanıyordum. Çantamı yatağa atıp gidip anneme sordum "havalandırmak için ben açtım"dedi. Ardından odama çıktım önce elimi yüzümü yıkadım kendime gelmek için. Daha sonra iğrenç okul üniformalarımdan kurtuldum. Saçımı da topuz yaptıktan sonra yatağa oturdum ve ayaklarımı yataktan sarkıttım. Biraz oyle durduktan sonra kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım o anda ayağımda bir huylanma hissettim sanki. Umursamadim fakat bu huylanma gıdıklamaya dönüştü bir çığlık atıp yatağın üstüne çıktım ve çığlık attım "tövbe bismillah Allahım sen büyüksün yarabbi sen koru Allahım" derken yatağın altından berk çıktı. Bir kez daha çığlık atmamak için kendimi zor tuttum ve gözlerimi kapatıp derin derin nefes aldım. Gözlerimi açtığımda hala oradaydı. Yataktan inip saçına dokundum ardından omzunu dürttüm "sen gerçek misin yoksa bilinç altımın bir oyunu musun"dedim gözlerimi kısarak. Ah deliriyordum sanırım. "Ebenin amı. Benim lan ben sevgilin olan berk"dedi. Korkuyla bir an geriye çekildim. Hemen beni tutup kendine çekti ve sarıldı "bu 2 gün içinde seni çok özledim, çok özür dilerim"dedi. Hala olayın şokundaydım. "Neden aramadın? Bu iki gün içinde kimleydin ve ne yaptın"dedim. Soru yağmuruna tutuyordum resmen. "Şşş sakin ol otur anlatacağim."dedi ve omuzlarımdan tutup beni yatağa oturttu. Kendisi de yanıma oturdu ve konuşmaya başladı "o gün gerçekten cok sinir olmuştum. Sakinleşmem gerekiyordu. Doğruyu söylemek gerekirse gözüm dönmüştü. Seni kaçırmayı düşünüyordum. Bunu yapmamak için kendimi ne kadar zor tuttuğumu bilemezsin. Sensiz yapamiyorum ben. Ananla baban da izin vermiyor. Iste o gün eve gidip kendimi odaya kapattım. Düşündüm planlar kurdum. Annenin ve babanın gözüne nasıl girebilirim diye düşündüm aklima bir şey gelmedi. Anneme sığındım ben. Her kötü olaydan sonra olduğu gibi. Yaşadıklarımı anneme anlattım. Yokluğuna alışamadığımı anlattım. Ondan sonra ilk defa bir kadına değer verdiğimi ve kaybetmek istemediğimi anlattım. Ona benden başka kimse dokunmasın hep benim olsun hep bana kalsın dedim. Yalvarışlarım ve yakarışlarım göz yaşı olup akmaya başladı en sonunda. Ağlamayalı uzun süre olmuştu. Biliyorum benim gibi bi serserinin ağlaması biraz garip. Akan her göz yaşım tenimi yakıyor, kalbim sıkışıyordu. Annemi göremiyorum ama o beni görüyor. Cennetin en güzel köşesinden beni izliyor belki de. O bir melek çünkü. Işte böyle 2 gün geçirdim. Annemle olan eski fotoğraflarımıza baktım. Bazen fotoğraflarla konuştum. 2 günün sonunda sakinleştim ve ışte burdayım merve, yanındayım"dedi ve konuşmasını bitirdi. Gözlerim dolmuştu. Ona haksızlık yapmıştım ben. Nasıl şekillerde düşünmüştüm ben onu. Berk'te cok masum ve üzgün görünüyordu. Yere bakıyordu. Bu tarafını daha önce hiç görmemiştim. Bi şeyler söylemek istiyordum ama kelimeler boğazımda düğümleniyordu. "Berk üzülme lütfen beni de üzüyorsun"dedim ve elini tuttum. Ardından "ben hep yanında olacağım seni bırakmam. Seni seviyorum ve bizi sadece ölüm ayırabilir öyle değil mi ? Sakın bir daha ağlama. Kıyamam sana"dedim. Kafasını göğsüme yasladı bende kollarımı etrafında birleştirdim bir süre öyle kaldık. Ona ne kadar bağlı olduğumu bir kere daha anladım. Kafasını kaldırdı ve "okulda bakan veya karışan oldu mu lan,söyle sikeyim"dedi. Gülümsedim eski berk geri gelmişti. Gözlerindeki hüzün gitmiş, yerine o ışıltılı ve tehlikeli gözler gelmişti. "Olmadı hayatım"dedim tatlı bir sesle. Diliyle kurumuş dudaklarını ıslattı ve "hayatın yesin seni"dedi. Annemin sesi geliyordu ikimizde bir panik yaptık "ne, napiym,nereye giriyim"dedi endişeli bir sesle. "Çabuk yatağın altına gir"dedim. Hemen yatağın altina girdi. Nasıl sığmıştı anlamadım hala. Bu kadar zayıf mıydı. Annem gelip bana biraz baktı ardından odaya girip okulla ilgili konuşmaya başladı. Biraz konuştuktan sonra annem çıktı. Okul hakkında iyi gidiyor,dersler iyi gibi şeyler dedim. Yalan söylemiştim. FUCK. Berk yatağın altından çıktı ve alaycı bir şekilde güldü. "Iğağağağağa ne yalan söyledin be gülüm"dedi. Omuz silktim. Balkon kapısı hala açıktı. "Ben artık gideyim"dedi. Belimden tutup beni kendine çekti ve öpmeye başladı. "Tadın hala çok güzel"dedi dudaklarını yalayarak. "Şapşirik misin aşkım"dedim. Dil çıkardı ve "tabiki"diyip göz kırptı. Ardından balkondan aşağı indi.

Akşam yemeği için aşağı indim. Annem ve babamın suratı hala beş karıştı. Mutluluğumu bozmalarına izin vermedim tek kelime etmeyip yemeğimi bitirip odama çıktım. Biraz oyalandım. Mesaj gelmişti

Hayatıma girdiğin için çok mutluyum. Beni dünyanın en mutlu erkeği yaptın. Seni seviyorum. Beni bırakma, bırakırsan sikerim. Benim seni bırakmaya hiç niyetim yok. Iyi geceler prenses, iyi geceler ömrüm.

Oha berk uzun mesaj attı!!!!! Yerim. Bende hemen cevapladım

Sana da iyi geceler hayatımın anlamı, ömrüm. Seni seviyorum. Iyi ki benimlesin iyi ki seninleyim.

Biraz bekledim ama cevap yazmadı. Olsun bu mesajı bana yetti de arttı. Şu 2 günün ardından gözlerimi huzurla kapattım. Ama yine de ona haksızlık yaptığım için kendimi suçlamıyor değilim...

-selam :D beğenmişsinizdir inş. Xbcjsjsjzjcj

KALP HIRSIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin