Onlara "Tiny Dick" imasında bulunursan.
———————-
Ran:
Her zaman birbirinizle dalga geçersiniz, asla başarısız olmazsınız.
Bugün fazladan boş zamanı vardı ve bunu seninle geçirmek istedi.
Şimdi sizler koltukta sarılıp televizyonda hangi sıkıcı şov oynuyorsa onu izliyorsunuz.
Buna pek dikkat etmiyor, daha çok senin varlığınla ilgileniyor.
Arkandaydı ve senin kıçın onun kasıklarına bastırılmıştı.
Çok çılgınca bir şey değil, o şakacı bir şekilde kalçalarını sana doğru yuvarlayana kadar.
"Uzaklaş Ucube!"
"Ah, nasıl olur, artık bununla başa çıkabileceğini düşünmüyor musun?"
"Hayır, sadece bu kadar küçük olman utanç verici."
Onun gururunu vurdun.
Şaka yapıp yapmadığını bilmiyordu.
"Bekle, ciddi misin?"
"Bilmiyorum sen söyle."
Seni koltuktan indirdi ve arkası sana dönük olarak koltuktan yuvarlandı.
"Ran bebeğim, bu sadece bir şakaydı."
Gülmekten yüzünüzden yaşlar akıyordu.
Yarı eğlenmiş, yarı donuk bir ifadeyle arkasını döndü.
"Bazen senden gerçekten nefret ediyorum, biliyorsun değil mi?"
"Evet evet, eminim öylesindir."
O gece sana ne kadar küçük olduğunu gösterdi.
—————————
Wakasa:
Onu senin için market alışverişine gönderdin.
Kısmen o zaten dışarıda olduğu ve kısmen de evinizin rahatlığını bırakmak istemediğiniz için.
Ona ihtiyacın olan eşyaların listesini gönderdin.
Çok karmaşık bir şey yok.
Ama sebzelere geldiğinde küçük bir sorunu vardı.
"Salatalık" dedin ama hangi tür olduğunu belirtmedin.
Bu yüzden seni diğer mantıklı insanların yapacağı gibi aradı.
"Y/n, bana salatalık almamı söyledin, ama ne tür istiyorsun?"
"Ne demek istiyorsun?"
"En az 3 farklı türü var."
"Önemli değil, sadece sikinden büyük olanı al, tam bir akşam yemeği hazırlayabilmem için yeterince ihtiyacım var."
"Tamam, sorun değil, bunlar zaten indirimde - ne dedin?"
Yorumunuz ilk başta tamamen kafasından geçti.
"Hangisine sahip olduğunun pek bir önemi olmadığını söylemiştim, beni duymadın mı?"
"Oh hayır, seni duydum, eve gelene kadar bekle."
Akşam yemeği o gece ertelendi..💘
——————————-
Kazutora:
Onu işte ziyaret etmeni istedi!
Seni özledi ve seni görmek istedi.
O köpek oyuncaklarını stoklarken sen ortaya çıktın.
Ona gizlice yaklaşmadan önce bir dakika izledin ve onu biraz korkuttun.
Gözleriniz ekrandaki farklı oyuncaklarda gezindi.
Aynı zamanda onları stoklarken onu izliyordun.
Birdenbire onunla dalga geçme ihtiyacı hissettin.
Raftan bir köpek kemiği oyuncağını alıp incelediniz.
Büyük bir oyuncak değildi ve belli ki küçük köpekler için yapılmıştı.
"Hey Tora bak! Bu oyuncak senden çok daha büyük."
"Neyden daha büyük, serçe parmağım?"
Şaka tam başının üstüne çıktı.
O onu düşünene kadar...
"Bir dakika... y/n'den daha mı büyük?"
Hiçbir şey söylemedin, sadece başını onun giyinik üyesine doğru salladın.
Tek kelime: Kırgın.
Hızla oyuncağı elimden alıp rafa geri koydu.
"Seni özledim, o yüzden gelip beni görmeni söylüyorum ve yaptığın şey bu mu?"
Mutlu değildi ve kesinlikle öğle yemeğindeyken kendisini hasta hissettiği için işe geri dönemeyeceğini söylemek için aramıştı.
Sana gelince, günün geri kalanında, en azından rahat bir şekilde yatağından çıkmadın.
Gece vakti ona şaka olduğunu söylemek için çok uğraştın.
En sonunda o pes etti ve sadece "kendini kötü hissetmen için yaptım" demekle yetindi ve yüzüne aşağılayıcı bir gülümseme taktı.
Aslında yalan söylüyor.
Sana şakanın ne kadar komik olduğunu gösterdi! Merak etme Y/N.
————————
•Bana ait değil sadece çeviri 💓
