(Bu hikaye tamamen hayal ürünüdür ve Gerçek Tarihle hiçbir alakası yoktur.)
İki Melik karşı karşıya birbirlerine kıracaklar sırf o taht için...
Emirler verildi ve savaş başladı askerler birbirine "ALLAHUEKBER! ALLAHUEKBER!" diye birbirlerine doğru koşuyorlardı ellerinde kılıçlarla. Savaş tam 2.5 saat sürüp galip gelen ise...Süleyman Babası Çağrı Bey'in mezarına gitmişti:
"Görürmüsün baba Sultan beni veloaht seçer Alparslan biat etmez bana karşı çıkar. Sen olsaydın onu engellerdin birde çıkmış sahte mühürlü yazıtla tahtı almaya çalışır. Ben bu devletin sultanı olarak kalacam tahtı kimseye vermeye lüzum yok!" Fatiha okuyup saraya gider. Flora hatun:
"Etme Süleyman kaybedeceğin savaşa girme bırak gel gidelim buralardan uzaklara gidelim hayatımızı yaşayalım."
Süleyman dalıp gitmişti duymadı bile hatunun dediği hakikatleri.Alparslan Ordusunu birleştirmek üzere Horasan'a gitti. Savaşta galip gelen Alparslan idi ama Kutalmış ağır yaralar aldığı için ve hastalığı olduğundan kaçarken Alparslanın kollarında canını verdi.
Alparslan Merv, Kınık, Boy obalarında görevlendirdiği beyleri ordusuna katılmak üzere Horasan'a çağırdı.
Merv-Artuk Bey 8.142
Kınık- Avar Bey 5.000
Boy- Demirören Bey 10.792
Yani toplamda 23.934 Asker Alparslanın ordusuna katıldı. Alparslanın kendi ordusu ise 35.000 kişiydi bu destekle 58.934 kişi oldu.
Alparslan Rey'e Ağustosun 17'sinde yürümüştü. Alparslan ordusuyla Rey'e yürürken Surmari Han'da dinlenmek üzere gidiyordu amma surlarda Roma bayrağı görünce sinirlendi. Ayrıyetten Tekfur frigori'nin ordu topladığını ve Selçukluya saldıracağınıda öğrendi. Bunun üzerine Surmariye giden Alparslan Tekfur'a Bir anlaşma sundu bu süre zarfında Selçukluyla barışa girilecek.Anlaşma Avantajları:
Alparslan tahta oturduğunda
-Surmari Han için sözleşme imzalanıp fetih için surmariye savaş açılmayacak.
-Tekfur'a 30.000 altın verilecek.
Bunun karşılığında Roma imparatorluğu ile Sulh'e girilecek.
Tekfur Frigori Kayzer ile itibarını ve geleceğini düşünerek antlaşmayı imzaladı. Ardından Alparslan Ordugâh olarak kendisine ait topraklarda bulunan Merv obasına gitti. Ertesi gün tüm hazırlıkları yapıp meydan savaşı için Sultan Süleyman ile savaşacaktı. Alparslan savaşın olacağı yere geldi lâkin Süleyman orada değildi. Bekledi ama gelmediler. Bunun üzerine Alparslan ordusuna Rey şehrine yürüme emri verdi.
2 saatin sonunda Rey kapısından girip saraya doğru yürüdü.
Sarayın önüne gelen Alparslan şaşırdı çünkü sarayın önünde ne süleyman nede ordusu duruyordu. Biraz birlik vardı. Alparslan "şuncacık yiğidin canına kıymayalım gardaş kanı dökülmesin" dedi onlarda Alparslanın safına geçti. Saray bomboşdu, süleyman yoktu, vezir ile hususi yiğitler diz çöktürülmüş vaziyette duruyordu. Alparslan Vezir Amidülmülk'ün hançerini alıp onun boğazını kesti ardından hususi yiğitlerden hain olan Beyti bey'inde cezasını verdi. Tahtına oturmak üzere taht odasına gider iken bir asker geldi: "Sultan'ım Şifahane'de beylerinizden Avar bey ölü bulundu..."4. Bölümün sonu.
Kısa oldu kusura bakmayın.
İnstagram: @suikast1079official
Okuduğunuz için teşekkür ederim."Hiçbir zaman çıktığın kapıyı hızla çarpma, geri dönmek isteyebilirsin."
-Don Herold

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suikast: 1079
Historical Fiction1079'da Selçuklu'da Sultan Melikşah'a yapılan Suikast aynı zamanda taht savaşlarını anlatan bir kurgu olay, hikaye.