🥀1🥀

172 2 0
                                    

Başlama tarihlerini alalım güllerim...

Sanırım şu ana kadar kafa patlatmalı yazdığım en iyi hikaye olablir. Sevinçten havalara uçabilirim sonunda yayınlıyorum. Türkiyede bu mantıkta yazan var mıdır bilmiyorum ama en farklısını yazıyorum sanırım.😂

Bölümlerin altındaki sözlüklere bakmayı unutmayın!

Rosario bu hikayenin temsili şarkısıdır çünkü en baştan bu şarkıyı dinleyerek oluşturdum, her şeyi araştırarak yazdığımdan emin olabilirsiniz. Çünkü bir senede on bölüm topladım en dibine kadar araştırarak tamamen özen vererek yazdığım bir hikaye benim için bir inci tanesi gibi umarım sizin içinde paha biçilmez olur.

İyi okumalar...

18.09.20

" ...Yaptıklarımı öğrendiğinde pişman olmayacağım ama arkamda bıraktığım sana dair izler beni pişman ediyor. Çatı katının sessizliği omuzlarımda çoktan yük olup beni yerin dibine doğru sürüklüyor. Şu an anlatacaklarımın bir gün kapıma dayanacağını aslında biliyordum ama en mutlu olduğumu sandığım günlerde kapıma dayanacağını bilmiyordum.

Son mührümle aslında sonumu getirmiştim. Uzun bir süre karşılaşmamız aslında benim seçimim değil hatamdı. Benim başlatıp sonunu getirdiğim hatamdı.

Hayatında eğer bir yer edinip altüst ettiysem özür dilerim Alina...

Sana olan minnettarlığım asla son bulmayacak.

Tahsin abinin yardım edemeyeceği kadar büyük kuşların yemi olmak beni hatam olmasa da seni peşimden sürüklerek bu çukura adını kazımam benim hatamdı... Bir teğmen öldürecek kadar yürek yemiştim sanırım. Teğmen Ali kalaycıyı öldürecek ..."

"Hİİ!!" gelen ses ile korkuyla oturduğum yerden kalkıp bir iki adım geriledim. Başımı hızlıca kaldırdığımda temizlikçi Reyhan Hanım'ın eli göğsünde korkuyla bana baktığını gördüm. Saat baya ilerlemişti, büyük ihtimal herkesin çıktığını düşünmüştü. "Reyhan hanım..." baş parmağımı üst dişime dayayıp çektim. "Korkuttunuz beni...iyi misiniz?" diye sordum çünkü bembeyaz  suratıyla yerinden mıhlanmışçasına kaldığını görünce korkmuştum.Masanın altında paket halinde duran sulardan birini alıp yanına doğru ilerlerdim.

"İyiyim iyiyim merak etmeyin Alina Hanım ofis boş sanmıştım. Bir anda sizi görünce aklım gitti" elimde ki su şişesinin kapağını açıp uzattım. İkilemeden elimden alıp litrelerece su içen kadın gibi kafaya dikip yarabbi şükür demişti. Bu hali beni gülümsetirken endişemi de yatıştırmıştı. Mağlum yaşı genç olsa da yılların emeğiyle yıpranmış bir kadındı. Bunun üstüne bir de benim darbem sonu olurdu. "Daha kalıcak mısınız?" elindeki boş şişeyle  merakla gözlerime  bakıyordu.

Daha kalmak istemiyordum ama mektup...Ofisten çıkarsam direk eve gitmek zorundaydım fakat bunuda istemiyordum.

Öğle arasından sonra masama konulan postalarımın arasında bulduğum zarf merakımı ele geçirmişti. Boş zamanım olduğunu varsayarak ilk cümlelerini okduğum mektup bedenimi buza çevirmişti.Aylar sonra gelen mektupta yazdıkları... Ölmüş olan bir adamdan beş ay sonra gelen mektup rafa kaldırdığım duyguların zehirli sarmaşık gibi bedenime dolanmasını sağlıyordu.

Merakla soruma cevap bekleyen Reyhana Hanıma odaklandım. Geç saatlere kadar kalıyordu işine müdahale etemek istemezdim."Şimdi çıkıyorum saati fark etmemiştim kusura bakmayın." Hızlıca elimdeki yarım kalan mektubu katlayıp çantamın iç gözüne itiştirdim. Reyhan hanım cevabımla sıcak bir gülümseme verip işine devam etmişti. Eşyalarımın hepsini toplayarak ofisin kapısına yürüdüm.

PERVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin