🥀3🥀

55 2 1
                                    

31.01.19

Geçmişin yükü:Pentagram

Perva mahallesine girmemizle yerimde dikleştim. "Sen beni burada tükür kaptan" söylediklerime Barlas abi ters ters baksa da gülüp kenara çekti.

"Otelin önünde bırakırdım oğlum babanın parası değil ya" dediklerine buruk bir gülümseme bıraktım. Aramızda dolanan bir mottoydu. 'Babamızın parası değil ya' bizler baba parasına dokunamadan sokakalara saçılmış el kadar bebelerdik. Baba parası bilmez alın terini bilirdik.

Kafamı boş ver dercesine sallayıp arabadan inicek iken arkamdan duyduğum sesler ile merakla arkaya baktığımda Sinanın çoktan terk ettiğini anladım. Şaşkın gözlerimi Barlas abiye döndürdüğümde ya sabır çekiyordu.

"Şu medeniyet bozan adamı benim elime geçmeden hallet yoksa ben sonunu getircem." Ses etmeden kafamı salayıp arabadan indim.

Ceketimin cebine itelediğim marlboro paketimi çıkartırken dün sabah aldığım paketimin içinde saysam onu geçemeyecek dalımın kaldığını anlamıştım. Bir tanesini çıkartıp dudaklarımın arasına aldım. Patolonumun cebinden çakmağımı alacak iken Barlas abinin sesini duydum.

"Akşama kadar burada durursan alırım seni haberin olsun." Cebimdeki çamağı alıp dudaklarımın arasındaki sigarayı ateşlerken Siteye*doğru yürüdüm. Arkamdaki büyük canavara unutmadan da seslendim arkaya doğru.

"Sanmam abi ben seni tutmayayım." Dudağımdaki sigarayı parmaklarımın arasına aldım. Siteye doğru ilerlerken aklımda olan tek şey şerefsiz Sinan'ı iş üstünde basmaktı.

Site; Perva mahallesinin en önemli suç kazanından biriydi, şirketin haricinde büyük paralar döndürdüğümüz bir yerdi, derme çatma bir gecekondudan ibaretti. Bu derme çatma gecekondunun(Site) içinde Chennemin adımları bulunuyordu.

Cehennemin adımları*; düz bir arazinin yer altına doğru serpilmiş üç katı olan bir çukurdu.En çok ünlü iş adamlarının ağzında paralanırdı burası, aklınıza gelebilecek her camiadan insan vardı bazen ben bile gördüklerime inanamıyordum.

Sitenin üç katı aşağı indikçe önem kazanıyordu, nasıl kazanın dibi daha yağlı ve tuzlu ise cehennemin katları da aşağı indikçe malzeme zenginliği yaşanıyordu. Misafirlerine unutamayacak lezzetli bir tat bırakıyordu ki bağımlısı olsunlar diye zira Tahsin abi başarıyordu da buranın çok boş kaldığını neredeyse hiç görmemiştim.

Cehennemin adımlarının birinci katı şekerdi* burası gece külübünün ve uyuşturucu satışının yapıldığı yerdi. Cehennemin ikinci katı randevueviydi* burada ise fuhuşun döndüğü kısım vardı ki burayı içimizden hiç kimse kontrol etmek istemedi. Her geldiğimde es geçtiğim bir kattı. Cehennemin sonuncu katı ise en önemli kısım olan kerberostu* yüzyıllar geçse bile iyi işle yok olmayacak tek oyun kumardı. Kerberos kumarın dünyasıydı.

Kerberosun sorumluluğunu Cenk yapardı, öyle palavra yerler yerine ciddiyetle yürütülen bir yer olmuştu sayesinde. Cenk için gizlilik ve adam akıllı oynama çok önemliydi. Şeker ise Sinan'dan sorumluydu ki bu karar hayatımızda verdiğimiz en kötü karar olarak götümüze girecekti.

Sitenin ahı çok anlayacağınız, biten sigaramı yere atıp ayakkabımın ucuyla ezip gecekonduya doğru yürüdüm. Kapının önüne gelince tek elimi kaldırmış vuruyordum ki benden önce açılmıştı. Önüme doğru yalpalanan Sinan ile geriye çekilmiştim daha sonrasın da yeri bulmuştu vücudu.

Daha beş dakika bile olmadı zıkkımın dibi daha beş dakika olmadı.

Arkasından koşar adımlarla gelen korumalara elimle dur işareti yapıp dizlerimin üstünde Sinan'ın önüne eğildim. Kapının ağzında korku dolu gözlerle Sinan'a bakan korumalara göz gezdirerek kafamla dışarıya çıkmalarını gösterdim.

PERVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin