😻

146 4 7
                                    

Aren'den

Geçmiş

"Normalde üniversitede alemlere akacaktık biz." Emir'in bu cümlesiyle kafamı kitaptan kaldırdım. Bir insan her gün bu cümleyi kurar mıydı ya? Ben bir şeyi tekrar etmekten nefret ederdim.

Ama o asla bıkmadan, usanmadan aynı cümleyi Allah'ın her saati kurabiliyordu. Cevap almamasına rağmen. Oğuz başını telefonundan kaldırdı. Sağ olsun biz burada harıl harıl ders çalışırken kendisi telefonundan video izliyordu. Bize çok yardımcı oluyordu.

"Benim gibi fotoğrafçı olacaktın. Bak bana ders çalışıyor muyum?" Emir ona bir bakış attı. "Ama alemlere de akmıyorsun kardeşim." Güldüğümde yanımdaki kız bana en sertinden bir bakış attı. Bu sanırım bana kütüphanede olduğumuzu hatırlatmıştı. Diğerlerini susturdum.

"Kanka kütüphanedeyiz. Sessiz konuşun."Kız tekrar baktı. Kitaplarını alıp ayağa kalktı. Bana doğru yaklaştı. "Sessiz konuşmayın. Hiç konuşmayın. Burası kütüphane burada sessiz olmak gerekir. Beni rahatsız ettiniz. Mümkünse burada düzgünce ders çalışan insanları rahat bırakın."

Kız kütüphaneyi terk ederken arkasından başkalaşmıştım. Bakıyordum. Sadece bakıyordum. Sanırım kısık sesinden etkilenmiş olabilirdim. Sesi kısıkken aşırı etkileyici olmuştu. Ben buz kızı daha önce görmüş müydün acaba? Yüzüne de net bir şekilde bakamamıştım. Keşke baksaydım.

El şıklatma sesiyle kendime geldiğimde sonunda önüne dönebilmiştim. "Ders çakışacaksak çalışalım. Çalışmayacak da artık çıkalım şuradan." Kaan da konuştuğuna göre artık buradan çıkabiliriz. Zaten üç saattir buradaydık. Ben yeterince çalışmıştım da Emir sürekli Oğuz'a laf atmaktan hiçbir şey yapmamıştı.

Eşyalarımı toplamaya çalıştım. "Bana şimdi şu an o kızı takip etmek için çıktığımızı söyle. Kız çok güzeldi amına koyayım. Bence benimle bir gece geçirmek ister." Kafamı çantamı taktıktan sonra Emire çevirdim.

"Aynen o kız da sana bakardı zaten." Emir bana havalı olduğunu zannettiği ama aslında attığında maymuna benzediğini bilmediği bir bakış attı. "Hadi ama bir gece geçireceğim alt tarafı. Ne var bunda?"

Bir an için kütüphanede olduğumu unutup ona vurmak istedim ama kendimi tüttüm. Bunu buradan dışarı çıktığımda yapacaktım. Çantamı aldım ve kütüphaneden çıktım. Diğerleri arkamdan geliyordu.

Emir yanıma gülerek yaklaştığında ensesine bir tane geçirdim. Eli hızlıca ensesine gitti. "Ne yapıyorsun mal?"

"Bir gici giçiriciğim." Onu taklit ettiğimde hala bana kızgın bakışlarından birini atıyordu. "Gerizekalı kadınlar senin oyuncağın değil anla artık şunu."

"Eğer onlar benim oyuncağım olmaydı onları tek taraflı kullanırdım Aren. Farkındaysan yatma işi tek taraflı olmuyor. Yani onlarda beni kullanıyor. Şimdi ben de onların mı oyuncağı oluyorum."

Bu şerefsizle daha fazla konuşmak istemiyordum. Benim için yattığım kişi özel olmalıydı. Tek gecelik ilişkilerin adamı değildim. Ama şu hıyar bir türlü uslanmayacaktı. Her Çiçek'ten bal almak gibi bir huyu vardı.

"Hayırdır lan? Sen bu kızdan mı hoşlandın?" Emir'in sorusuna göz devirdim. "Ben iki dakikada aşık olacak biri değilim. İlk görüşte aşka da inanmam." Emir bu söylediğime sırıttı.

"Hadi ama bence hoşlandın. Bana da o yüzden sinirlendin hatta." Bir kere daha vurmak için hamle yaptım ama daha vurmadan vazgeçtim. "Söyle. Hoşlandın mı?"

Allah Kerim/ textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin