2. Bölüm sizlerle
İyi Okumalar ♡
Bir ses geliyor, ama uyanmak istemiyorum çok yorgunum, ses her ne ise ısrarla devam ediyordu ve bu çok sinir bozucu olmaya başladı en sonunda dayanamayıp kalktım ses pencereden geliyordu, dur bi dakika o da ne...
...
Penceremde bişey vardı, bir... bir kuşa benziyordu sanki. Bir hışımla ayağa kalktım ve perdeyi açtım yanılmamıştım bir kuştu, simsiyah bir kargaydı. Kafasını hafif sağa eğmiş, simsiyah gözlerini bana dikmişti. Tırsmadım desem yalan olur çünkü çok korkunç bir şekilde bakıyodu. Duruşu, Mezarlıkta karşılaştığım fakat varlığından şüphe duyduğum adama benziyodu sanki.
Saçmalama Elvin, kuş ile o adamın ne alakası var! Sen bu adamı çok kafaya taktın. Zaten iki gram beynin vardı o da gitti... Dedi iç sesim, haklıydı aslında varlığından bile şüphe ettiğim adama takmıştım kafayı.
Ben bunları düşünürken karga tekrar gagasıyla pencereye vurdu. İrkildim ve pencereye biraz daha yaklaşıp açtım. Karga pençesindeki daha yeni farkettiğim küçük not kağıdını bıraktı ve gitti.
Karga gittikten sonra kağıdı aldım ve pencereyi kapattım. Neredeyse kışa girecektik ve bu yüzden hava soğuktu pencereyi açtığım bu bi kaç dakika da bile donmuştum açıkçası.
Elimdeki katlanmış not kağını merakla açtım ve içindekini okudum "Tehlike geliyorum demez, ama ben geliyorum" bu da ne? Ne tehlikesi? İç sesimin de dediği gibi iki gram beynim vardı ve onu da bu adamı düşünerek kaybetmiştim sanırım.. Çünkü başka bir açıklaması olamazdı.
Notu bir kenara koyup yatağıma geri dödüm tekrar uyumaya çalıştım ama kafam çok karışıktı ve uyuyamıyodum düşünmemeye kendimi zorladım ve zorla da olsa uyumayı başardım.
...
Alarmın sesine uyandım ve günlük işlerimi halletmek için banyoya gittim.
Banyoda işim bittikten sonra okul formalarımı giydim ve üşendiğim için kahvaltı yapmadan çıktım. Bugün nedense hava çok güzel geldi ve okula yürüyerek gitme kararı aldım.
Yürüyordum ama aklım hala dün mezarlıkta gördüğüm adamda ve gizemli nottaydı acaba bir bağlantısı olabilir mi diye düşünmeden edemedim. Artık düşünmekten başım ağrıyordu bu yüzden düşünmemeye çalıştım.
İzleniyormuşum hissi ile durdum ve etrafıma bakındım fakat hiç birşey yoktu gerçekten de şizofren olma yolunda hızlı bir şekilde ilerliyordum. Derken yanımdaki dükkanın camına bakma isteği ile kafamı çevirdim ve dün gece pencereme gelen kargayı gördüm. Olduğum yerde durdum ve kafamı hemen diğer tarafa çevirip baktım ama yine hiçbir şey yoktu acaba gerçekten de şizofren mi olmuştum.
Hızlı adımlarla ordan uzaklaştım ve hiçbir şey düşünmeden okula yürüdüm.
...
Şuan son dersteydik ders edebiyattı ve ben, edebiyatı çok seviyor olmama rağmen kafam o kadar doluydu ki hocanın anlattıklarından hiçbir şey anlayamıyordum. Dersi dinleyemediğim için uyuma kararı aldım fakat zil çaldı hızlıca eşyalarımı toplayıp sıramdan kalktım.
Gelirken yürümeyi tercih etmiştim ama bu sefer de aynı şeyler olur diye otobüsle gitme kararı aldım ve seri adımlarla otobüs durağına geldim şükür ki otobüs durağında birileri vardı bu yüzden çok fazla korkmadım.
...Eve geldiğimde biraz dinlendim 1 saat sonra işe gitmem gerekiyor.
Geçimimi, geçimimizi sağlamak için part time bir işte çalışıyorum. Bir kafe de. Çalıştığım kafenin sahibi benim gibi işe ihtiyacı olan öğrencileri çalıştırıyordu ve işim gayet rahattı. Bu iş yerine 2 sene önce girdim o zamanlar paraya çok ihtiyacımız vardı babam işten kovulmuştu ve eğer eve para getirmezsem beni evden atacağını söylüyordu bende iş aramaya başladım. O zamanlar 16 yaşındaydım bu yüzden hiç bir yer beni almıyordu çalıştığım yerin sahibi beni gördü ve işe gerçekten ihtiyacım olduğunu anlamış olcak ki beni işe aldı ona çok minnettarım...
...
Kafeye geldiğimde hemen soyunma odasına gittim önlüğü takıp, defterimi elime aldım. Önüme çıkan bir kaç çalışana selam verip işime başladım.
Umarım beğenmişsinizdir
Eğer beğendiyseniz ltüfen destek olur musunuz?
Bölüm hakkında fikirlerinizi alabilirmiyim.
Sizce mezarlıktaki adam gerçekten varmıydı?
Mezarlıktaki adamın kargayla bir bağlantısı olabilir mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LANET
Ficção AdolescenteZaten kötü bir hayatınız varken bir de lanetlenmiş olduğunuzu düşünün. Bizim hikayemiz de tam da bu şekilde yaşanıyor. Elvin sıradan ama bir o kadar da kötü olan hayatına devam ederken birden kendini bir lanete kurban giderken buluyor. Elvin bu lan...