1.7 (Final)

208 13 41
                                    

Hakettiği son size göre nasıldı bilmiyorum ama ben hiçbir zaman onlara o sonu layık göremedim. Tamam, belki de ufacık bir an görmüşümdür.

Oy atınca ölmeyeceğiniz haberini vereyim.

İyi okumalar.

Okuldan ayrılmamın üzerinden neredeyse 1 ay geçmişti. Eski okuluma, ona, yakın olan bir okuldaydım yine çünkü evime yakındı.

Zaten eski okulumu sevdiğim de söylenemezdi, gittiğim süre boyunca sırf o var diye katlanıyordum.

Artık başka biri vardı. İkimiz için de.

Yaptığı paylaşımlardan görmüştüm. Okulda çok sık aşağı inmesem bile bu kızı tanıyordum. Arada Eftal'in yanında görürdüm; bazen de sınıftaki arkadaşlarının yanına daha doğrusu arkadaşlarını bahane ederek Eftal'in yanına gelirdi.

Birbirlerine yakışıyorlardı.

Benim hayatımdaki kişi ise kendini yara bandım yapmıştı.

Okulda bir grup tarafından uğradığım eşcinsellik zorbalığına sessiz kalmamış ve beni kurtarmıştı.

Bana olan yaklaşımını çekinmeden paylaşıyordu, Anıl.

Kalbimde biri olduğunu bilmesine rağmen çabalıyordu.

Aramızdaki şeyin bir ismi yoktu, olamazdı. O bu kadar kısa olan süre içerisinde bana olan yakınlığını hiç azaltmamış aksine gittikçe arttırmıştı.

Evde, yatağımda uzanmış tavanı izleyip yine onu düşünürken sol gözümden akan bir damla yaş şakağımdan süzülüp kulağıma kadar ulaştı. Bu beni normalde rahatsız ederdi ama şu an o kadar uzak hissediyordum ki kendime, sanki ben, ben değildim.

Düşüncelerimden beni uzaklaştıran şey telefonumdan gelen bildirim sesiydi. Yatakta oturur pozisyona gelip telefonu elime aldığımda gözlerim gördüklerine inanamadı. Eftal mesaj atmıştı!

Eftal: Okul değiştirmişsin?

Eftal: Bana olan duygularından bu kadar utanç duyduğunu bilmiyordum.

Eftal: Müsaitsen okulunun yakınında olan parkın oraya gelebilir misin?

Eftal: Eski okulunun yani. Merak etme, kötü bir şey olmayacak. Ben gelsen de gelmesen de bekleyeceğim.

Ben ondan gelecek kötülüğe de razıydım. Hiç şikayetim olmazdı ki. Yine de hiçbir şey olmamış gibi beni bir yere çağırması...

Gözyaşlarımı silip yataktan kalktım.

Kahverengi dolabımın önüne geçtiğimde, açıp içinden siyah, bol bir pantolon ve buz mavisi, hafif yapılı vücudumu belli eden bir tişört giydim. Dar değildi ama bol da değildi, bu yüzden az da olsa üst gövdemin hatları belli oluyordu.

Sarı saçlarımı ise banyoya geçip jöleyle hafif şekillendirdim, alnıma dökülüp bakımsız gözüken saçlarım artık geriye doğru yatmıştı.

Kapıya doğru ilerlerken çalan telefonumu cebimden çıkarıp aramayı yanıtladım. Anıl arıyordu.

"Efendim Anıl?"

"Nasılsın? Eğer müsaitsen beraber vakit geçirelim mi diye soracaktım. İstersen tabii." Evet demem için can atan sorusuna olumsuz cevap vereceğim için oldukça üzgündüm ama onu mutlu edecek cevaplar hiç bende olmamıştı.

Keşke evet deseydim, nereden bilebilirdim ki kâbuslarda boğulacağımı?..

"Eftal ile buluşacağım, kusura bakma."

Sarma | Texting (BxB) ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin