Medya; Luke 15.07.2010
Hava günlük güneşlik ve ve babam dışarı çıkmama izin vermiyordu. İlla ki yanımda korumalarım olmalıymış, ve korumaların işleri varmış. Ben burada sıcaktan eriyim mi ya. Baba mı bir şekilde ikna etmeye çalıştım ve başardım. Dondurma almaya hızlıca gidip gelecektim. Bozuklukları olmadığı için elime 20$ vermişti. Tek bozukluğu 20$ mış. Dondurmamı alırken, biraz uzakta benim kadar küçük yalnız başına, bir ağacın gölgesinde bağdaş kurmuş, kıyafetleri çamura bulanmış, ve her tarafı kir içinde bir kişi gördüm. Bir dondurma daha aldım, ve yanına doğru adımladım. Gözleri kapalıydı. Elimle biraz saçlarını okşadım hafıf gözlerini araladı.
-Dondurma ister misin? Hava çok sıcak.
-Tabiki teşekkür ederim.
-Arkadaş olmak ister misin?
-Daha önce kimse benimle arkadaş olmak istemedi.
-Yani, bu evet demek mi oluyor?
-Sa.. Sanırım.
-Yaşasın artık arkadaşım var!!
-Senin hiç arkadaşın oldu mu?
-Evet.
-İlki kimdi?
-İlk seninle arkadaş oldum. Saraydan çıktığım zamanlar nadir olur. Bu yüzden hiç arkadaşım olmadı ilkim sensin ilkler her zaman güzeldir.
-Bazıları değildir.
Bu dediği şeyle bakışlarımı başka bir yere çevirdim. Tekrar ona baktığımda, çok üzülmüş görünüyoru. Bende o üzüldüğü için üzüldüm. Üzülmesin istedim. Sessizliği bozdum ve.
-Senin ailen var mı? dedim.
-Annem 2 iki yıl önce birazdan geleceğini ve işi olduğunu söyledi. Onu bir daha görmedim ve yüzünü hatırlamıyorum.
-Kardeşim olmak ister misin? :)
-Gerçekten mi?! Kardeş olsak nasıl olurdu acaba.
-Bence ikizler gibi olurduk.
-Bu harika olurdu.
Ayağa kalktı. Beraber saraya kadar el ele yürüdük. Ama sormayı unuttuğum bir şey vardı. Adı neydi? Yürürken bi anda duraksadım. "ismin ne?" diye sordum. "Alberto senin ki?" biraz duraksadım ve cevap verdim. "Luke" Saraya geldik ve askerlere emrimi verip kapıyı açtırdım. Albertoyu da alıp babamın yanına götürdüm.
-Babacığım bu Alberto ailesi yok bizimle yaşayabilir değil mi.
-Bunu annene sor o olur derse tabii ki de burada yaşayabilir.
-Pekala annem nerede.
-Büyük ihtimalle senin odandadır.
-Benim odam da ne yapıyor?
-Bence senin gidip bakman gerekiyo
Vakit kaybetmeden Alberto'yu da alıp odama çıktık. Odama girdiğimde anlık bi şok yaşadım neler olup bittiğine dair hiçbir fikrim yoktu odada hiçbir eşyam yoktu. Her yerde ya bebek bezleri ya da oyuncaklar vardı, sanki benim odam değil de başkasının odasıymış gibiydi. Sanki bir bebeğin odasıymış gibi.
-Anne eşyalarım nerde!
-Odanı taşıyoruz oğlum. Kardeşin olacak.
-Benim odam neresi olacak? Ondan önce Alberto'nun odası neresi olacak?!
-Luke arkadaş mı edindin? :D
-Evet, evi, ailesi, hiç bir şeyi yok Alberto'nun ben de onun ikiz kardeşi olucam ve beraber yaşayacağız.
-Tamam o zaman beraber aynı odada kalmak istermiydiniz?
İkisi beraber: Evet !!!
-Peki çatı katındaki en büyük odayı ister misiniz, hizmetlilere söyleriz siler süpürürler her yeri, size uygun mu?
İkisi beraber: Yaşasın!
-Ama öncelikle seni yıkamamız gerek Alberto. Yaşın kaç?
-8
-Luke'dan 1 yaş büyüksün ikiz olabileceğinizi sanmıyorum ama çok güzel abi olursun sen.
-Tabiiki de olurum hem yaş sadece bir sayı.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
OKUYUPTA HİÇ YAZMADIĞIM TÜR BİR HİKAYE OLDU BU. SÜREKLİ BU TARZ KİTAPLAR OKUDUM AMA HİÇ YAZMADIM. BU BENİM İLKİM VE LUKE'A KATILIYORUM İLKLER HER ZAMAN GÜZELDİR.
ÖNERİ KİTAPLAR
1-I WANNA BE YOURS
2-ADAŞ
3-YAN ROL (ADAŞIN DEVAMI)
4-SIR
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇOCUKLUK HATIRASI
RomansaSen karşıma çıkan gönlü en zengin kişisin. Maddi zenginliğin bir önemi yok. Çünkü sen varsın. Daha doğrusu vardın... Sen ölene dek... Seni benden alana dek... Neden beni bıraktın????'!!!!!!!!