Yeniden | bxb

28🏹

Tüm gece Danni'yi kaynaştırmaya çalışmakla geçmişti ki pekte zorlanmamıştık. Güzel yüzü ve sürekli neşeli halleriyle hemen herkes ona ısınmıştı tabiki en büyük etken ise benim onu getirmemdi. Danni lavaboya gideceğini söylediğinde kafamı salladım. Bir köşeye geçip oturduğumda telefonu açıp bildirimlere girdim Peter 2 kez Eli 5 kez Derek ise 1 kez aramıştı.
Derek'in aramasına şaşırsamda geri dönüş yapmadım ona karşı şu anlık duygularımı kapatmıştım.

Telefonumu kapatıp cebime atacakken tekrar bildirimin gelmesiyle kilidi açmadan üstten okudum. Derek dışarda olduğunu eğer çıkmazsam içeri gireceğini yazmıştı. Alayla güldüm bilerek içeriye gireceğini belirtmişti çünkü içeriye girerse vampirlerin ona saldıracağını bildiğimi biliyordu. Sırıtarak telefonu cebime attım çok istiyorsa tabiki gelebilirdi ama ben onun ayağına gitmemekte kararlıydım ben onun istediği zaman ayağına çağırıp istediği zaman kovacağı biri değildim. Yerini ve haddini bilmesi gerekiyordu.

Aradan 10 dakika geçmişti ki ne Danni geri dönmüştü ne de Derek içeri girmişti aslında bir an gerçekten gireceğini düşünmüştüm. Ayağa kalkıp Depoda benim için özel olarak hazırlanmış odaya yürürken deponun kapısı açılmıştı. Derek'in kokusunu aldığımda tüm vampirler tıslamış ve ona doğru yönelmişti arkamı dönerek ona baktığımda içeri girmiş dik ve korkusuz bir şekilde direkt bana bakıyordu. Tepkisiz bir şekilde bende ona bakmaya devam ederken Sky onun önünde geçti.

"Buraya köpecikler giremez ve sen bizi rahatsız ettin. Bu ne demek biliyor musun töremize göre senin ölüm hakkın gelmiştir demek." Derek konuşacakken dışardan gelen çığlık sesiyle ben ve Sky saniyesinde dışarı fırlamıştık. Yerde kanlar içinde olan bir adam ve başında ise her yeri onun kanı içinde olan Danni'yi gördüğümde yutkundum o da korkarak bana bakmıştı "Stiles onu öldürdüm." Sakin adımlarla onu korkutmadan yaklaştım "Sorun değil hadi gel yanıma." Kafasını iki yana sallayarak kan içindeki ellerine baktı.

"Sky topluluğu uzaklaştır!" Kesin emrimle Sky herkesi alarak tekrar depoya dönmüştü sadece Derek ben ve Danni kalmıştık.  "Onu öldürdüm Stiles!" Tekrar sayıkladığında elimi ona doğru uzatarak "Bana bak Danni. Bana güveniyor musun?" Bir kaç saniye boş gözlerle yüzüme baksada kafasını sallamıştı. "Peki se-sen bana güveniyor musun onu isteyerek öldürmedim Stiles yemin ederim bana kızma!" Korku ve panikle söylediklerine rağmen ben güven veren ses tonumla "Güveniyorum." diyerek devam edip "Şimdi bebeğim o zaman hadi gel bana seni temizleyelim."

Küçük elini titrekçe avucumun içine koyduğunda sakince onu kendime çekip sarıldım. Hızla kollarını bana sararak daha çok ağlamaya başlamıştı. "Bilerek öldürmedim yemin ederim yanlışıkla yaptım." Ellerimin birisiyle başını göğsüme yaslarken diğeriyle saçlarını okşadım. "Şh sakin ol sorun değil. Ben sana inanıyorum." Hıçkırarak ağladığında sakinleşmesini bekledim. Onu anlayabiliyordum benimde başıma gelmişti her dönüşen vampirin başına gelen bir olaydı.

Boğazını temizleyen Derek'le onunda burda olduğunu unuttuğumu fark ettim. Umursamayarak Danni'yi kucağıma alıp hızla LA'da ki Rapheal'in evine koştum. Eve çıktığımızda Danni'yi duşa sokarak odada Danni için kıyafet ayarlayıp yanına geri döndüğümde giyinmesine yardım ettim. "Gel bakalım." Onu alıp yatağın içine yerleştirerek uyku ilacını aldığımda "O ne?" Diye sordu kısaca dinlenmesi için bir şey olduğunu söyleyip içirdim. O uyurken Derek'in kokusunu aldığımda istemsizce kafamı pencereye çevirmiştim.

Burayada gelmişti. Gözümü saatime çevirdiğimde gece ikiydi. Sakin adımlarla aşağı inerken içten içe sinirle karışık heyecanlıydım. Kapıya elimi attığımda bir iki saniye gözümü kapatıp kendimi telkin ettikten sonra açarak gözlerimi arabasının önüne yaslanmış olan Derek'in gecenin karanlığında parlayan yeşillerine diktim. Beni görmesiyle arabanın kaputuna yaslanmayı keserek bana doğru adımlayıp aramızda az bir mesafe bıraktı.

"Konuşalım." Sesini emin beklerken kırılgan çıkmıştı. "Konuş." Benim sesim onun aksine umursamazdı. "Stiles normal bir şekilde konuşalım." Göz devirdim. "Aldatmak yerine dinleseydin o zaman." Sakin görüntüme rağmen hırçın çıkan sesimle sert bir nefes bıraktı. "Aldatmadım seni, canım yandı canını yakmak istedim." 1-2 saniye durakladım şaka mı yapıyordu. Sinirle üstüne yürüyüp yüzünün sağ tarafına yumruğu geçirdim.

"Canımı yakmak istedin öyle mi?" Alayla gülerek ona arkamı dönüp farkında olmadan saçımı çekiştirdim. "Bu kadar mı yani? Bir şeyler olduğunda sürekli birbirimiz canını mı yakalım."  Tekrar ona döndüğümde yutkundu. "Stiles...özür dilerim lütfen gel evimize dönüp konuşalım."  Hırsla kafamı iki yana salladım. İnsan gibi davranmayı acilen öğrenmeliydi. "Defol evine! Senin yüzünden ben Eli'yi bile görmeden çıktım beni kovduğun eve geri dönmem."

Göğsünü şişirdi. "Tamam yeni bir eve tanışırız o zaman." Şokla ona baktım kesinlikle maldı. "Dalga mı geçiyorsun ya benimle? Sorun sence hangi evden kovduğun mu yoksa beni dinlemeye bile çalışmadan aldatıp resti çekmen mi?"  Sinirle bağırdığımda yüzünü buruşturdu. "Sakin ol! E ne yapmamı istiyorsun konuşmaya çalışıyorum illa omzumamı almam lazım." Alayla ona bakıp vampir-şeytan karışımıma geçtim.

"Ben öyle sırtına alıp istediğinde fırlatabileceğin bir insan değilim Hale şimdi evine dönebilirsin." Onu orda bırakarak Rapheal'in yanına geçtim.

Selam bu bölümü 2 haftadır falan yazmaya çalışıyorum lxmekxmsjx
Keyifli okumalar aşkım bir daha ne zaman bölüm atarım bilemiyorum Sterek aşklarım❤️‍🔥😽🏹