HEYKELTIRAŞ (+18)

7. YABANCININ ASİ KANI

"Her şey olabilecekken

dünyada

onun olabilmek istedim. "

Rupi Kaur, Güneş ve Onun Çiçekleri

HEYKELTIRAŞ 

7. YABANCININ ASİ KANI

♪ David Kushner - Skin and Bones

Dolu Kadehi Ters Tut -  Sana Bakarken ♪

"Sanatı özel kılan yaratıcılık değil de yaratmadaki özgürlük niteliğidir zannımca. Kalem sizin elinizdeyse unutmayın, her şeyi çizebilirsiniz. Ufacık bir kağıdı sınırları dışına çıkartabilir, mermere istediğiniz anlamı katabilirsiniz. Michelengelo Davud heykelinde sağ eli sol eline oranla daha büyük yapmış ve ona Manu Fortis, yani Güçlü El takma adını vermiştir. Davud'un Golyat'a saldırmaya karar verdiği o anı ve o öfkeli kararlılığı sadece gözlerinde değil, o iri elde görmemizi istediği için. "

Sıralarının hemen yanından geçerken gözlerim sınıfı iki yarıya ayırdı, iki kısımda da ayrı ayrı gezindi. Sınıf kalabalık ve sessizdi. Sessiz olmalarının altındaki nedenin ben ve yaydığım o intibah olduğunun farkındaydım. Beni kızdırmak istemediklerini biliyordum.

Kızdırmak? Aklıma sadece bir kişi geliyordu.

"Eğer fazla zekiyseniz, Leonardo Da Vinci gibi; tablonuza çözülmesi zor şifreler koyar, onun çözüleceği anı beklersiniz. Hangi tablosundan bahsettiğimi biliyorsunuz bence."

"Son Akşam Yemeği." 

Tanıdık sese döndüm. Kaya. Hayır, Femenne Ataeri'ydi bu. Göz göze geldiğimiz anda bakışlarını kaçırdı. Cam kenarından uzaktı ama Güneş aydınlatmak için onu özel olarak seçmiş gibi ışınlarının kollarını onun üzerine atmıştı. Dalgalı ve parıldayan saçları vuran ışıkla rengini açık ton bir kahverengiye çalmış, yüzü aydınlanmıştı. Gözlerinin içindeki o hare neredeyse kızıldı, tanrı en ufak detayına kadar özellikle tasarlamıştı bu oğlanı.

Yüzüm o her ne kadar bakışlarını benden kaçırmış olsa da onun belirgin çene hattında ve yüzünün ışıldayan kısımlarında gezindi. Başımı hafifçe salladım. "Evet. Son Akşam Yemeği."

Gözlerimin onda fazla takılı kaldığımı fark ettiğimde önüme döndüm.  "Kedileri sevmek konusunda yalnız değilsiniz, kedileri herkes sever ama herkes Carl Kahler gibi yaptığı kedi tablolarıyla ünlü olamaz. Neyi sevdiğinizi bulun, neyin sizi özgürleştireceğini bulun ve özgün olun. Doğayla ya da hayal gücünüzle istediğiniz kadar oynayabilirsiniz. İstediğiniz kadar deneyebilirsiniz. Deneyin ve kendi imzanızı atın. Bu sanatın size verdiği özgürlüktür."

Sanat, özgürlüktür.

En çok tutsak olanlar için.

"Hocam, ofansif algılanmak istemem ama biz neden sürekli tablolar hakkında konuşuyoruz?" Dediğini duydum birinin ve kim olduğunu görmek adına gözlerimi sesin geldiği yöne çevirdim. Onu fark etmem için elini kaldırdı ve devam etti. "Bu dersi alttan alıyorum, geçen sene hiç bunları görmüyorduk. Müfredat dışı ilerliyoruz sanırım zaten. "