10. AŞK CESURLARI SEVER

124 11 5
                                    

"Güvenim, adaletin çürük ipiyle asıldığında ve bütün şehirde, kalbimin lambalarını paramparça edip aşkımın çocuksu gözlerini yasanın kara mendiliyle bağladıklarında,

Arzumun kahır yüklü şakaklarından kan fıskiyeleri patladığında,

Ve hayatım duvardaki saatin tik taklarından ibaret hale geldiğinde anladım; 

Sevmem, sevmem, sevmem! Çılgıncasına sevmem gerektiğini!"

Füruh Ferruhzad - Rüzgar Bizi  Götürecek 






HEYKELTIRAŞ 

10. AŞK CESURLARI SEVER

#




Bazı şeyler yaşanması gereken zamanda yaşanmalıydı. Aşk ortaokul veya lise yıllarında, yolculuk yirmili yaşlarda, kayboluşlar otuzlu yaşlarda. Belki de. Hâlâ hiçbir şey için geç kalmış sayılmasam da geriye dönüp baktığımda elimde yüklü bir miktar nakit para ve birkaç sanat eseri dışında hiçbir başarı göremiyordum.

Başarının bir kadın için her zaman akademik hayat veya mesleği olduğunu düşünmüş ve kendimi kurtarmanın bir yolunu aramıştım hep. Çünkü bundan başka bir şansım yoktu. Başımda babam yoktu, bana sahip çıkacak bir amcam vardı onun yanında da kendimi bir sığıntı gibi hissetmiştim. Bana bunu her seferinde yüzüme çarparak hissettirmişti. Ama şimdi, geriye dönüp baktığımda keşke, diyordum.

Keşke içimde bastırdığım o çocuğun biraz yaşamasına müsaade etseydim. 

Belki o zaman, sana bu kadar aşık olmazdım Kaya. 

Böyle bir yanlış yapmazdım. 

Hayatın ahlaki değerleri var. Doğduğumuzda kurallar ve sınırlar eşlik eder bize. Doğduğumuz evin coğrafyasından dışarı her adım attığımızda etikle şekillendiririz kendimizi.  Yeminler eşlik eder bir süre sonra bize. Kaya ile aramda olan ilişki hiçbir etiğe, hiçbir kurala ya da yemine sığmıyordu. Biz her şeyin dışına farklı bir çember çizmiştik.

Ve bu düşündürüyordu.

Ne kadar onunla çok mutlu olsam da... Onu yanımda gördüğümde, ona dokunduğumda, onu öptüğümde, onunla sohbet ettiğimde...hayatın farklı bir boyutunu ölçüyordum cetvelle. O yaşından büyük bir adamdı, bazen çok küçük, haylaz bir çocuk olsa da...

Yaklaşık bir hafta, on gündür benim evimde kalıyordu. Okula birlikte gidiyorduk ama onu yakınlarda indirip dikkat çekmemek için tek başıma okula giriyor, aracımı park ediyor ve odama girerek ders materyallerimi hazırlıyordum. Onunla dersim olduğunda benden mutlusu yoktu. Öğrencilerin hiçbir şeyden haberi yokken ve biz kendimizce ufacık bir temasla veya bakışmayla flörtleşirken hayat çok güzeldi.

Sen bana daha önce tanımadığım beni gösteriyorsun Kaya.

Bana yeni yollar açıyorsun.

Kazandıklarım ve kaybettiklerimi bir kefeye koysaydım kayıplarım ağır basardı. Bana en çok ne kaybettiğimi sorsalar buna gençliğim derdim. 

HEYKELTIRAŞ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin