Complo | Taekook

14. Bölüm:

(iyi okumalar dilerim.🤍)

Ne oldu ne bitti bilmiyordu, tek gözüne çarpan detay Jungkook'un onlarca arkadaşı olmasına rağmen onu tercih etmiş olmasıydı.

Ve Taehyung kanatlarının altına sığınan bedeni geri çevirmeyecekti.

"Neden ağlıyorsun?"

"Şimdi anlatmak istemiyorum.."

"Pekala."

Jungkook'la birlikte içeriye geçtiğinde rahat olabilmesi için hizmetçilerden uzak bir yere, odasına çıkmış ve Jungkook'u yatağa oturtup önüne çökmüştü.

"Biri bir şey mi dedi?"

"I ı"

"Okuldakiler mi sataştı peki?"

"Hayır.."

"Yine baban yüzünden mi?"

"Öyle bir şey değil.."

Taehyung aklına gelen bütün ihtimalleri sayıyor, jungkook ise bıkmadan saydığı ihtimalleri pas geçiyordu.

"Bana ne olduğunu söylemezsen sana yardımcı olamam."

"Şey..kimseye söyleme ama olur mu?"

"Söylemem."

"Söz verir misin?"

"Taehyung sözü, emin ol bu sözü kolay kolay kimse benden alamaz."

Başını sallayarak Taehyung'un kulağına yaklaşmış ve elleriyle dudaklarının etrafını kapatarak olan biteni sessizce Taehyung'a anlatmaya başlamıştı.

Yaklaştığı için beraberinde getirdiği bebeksi kokusu Taehyungun dört bir yanını sarıp sarmalarken Taehyung kendine gelerek dikkatini tekrar önünde bir şeyler anlatmaya çalışan çocuğa çevirmiş ve içtenlikle gülümsemişti.

"Sadece..o adamın gelmesini istemiyorum.."

"Jungkook."

"Hm?"

"İçini ferah tut, öyle bir şey olmayacak."

"Nasıl?"

"Orasını da bana bırak."

Eğildiği yerden doğrulup derince nefes almış ve jungkook'un yanına oturup saçlarını karıştırmıştı.

"Kardeşini özlemeyecek misin?"

"Özlerim..ama olsun, şimdi de burada bir kardeşim var!"

Tabi. Aralarında Taehyung'un zannetiği kadar güçlü bir şey yoktu çünkü jungkook hâlâ o çocuktan hoşlanıyordu.

Taehyung'a farklı bir gözle bakmadığı için onunla rahat bir şekilde davranabiliyordu.

"Acıkmışsındır, hizmetçilere söyle istediğin şeyleri hazırlasınlar."

"Peki"

Tişörtünü çıkartarak oturduğu yerden kalktığında ses çıkartmamış, banyoya geçerek kapıyı kapatmıştı.

Jungkook henüz kimden hoşlandığını Taehyung'a söylememişti ve Taehyung da merak etmiyordu.

İsteseydi rahatlıkla öğrenebileceği bir şeyken.

•••

Banyodaki işleri biter bitmez havlusunu beline sarmış ve odaya geçip çekmecedeki haplardan birini almıştı.

Toz haline getirmek yerine direkt hapı yutup elindeki paketi tekrar yerine bırakmış ve yatağa oturup vücudundan süzülen su damlacıklarını karşısındaki aynadan izlemeye başlamıştı.