Birilerinini değerini anlamak için illa ki hayatınızdan çıkması lazım. Çıkması lazım ki onun peşinden koşasın. Onun gibi birine bağlanamayacağını kavraman lazım. Ama kene değilsin ya tek ona yapışıp kalasın. Seviyorsa illa ki geri döner hayatının içine eder ve tekrar gider birinci kuralımız bu. Ha birde kıskanç olmamak lazım. Aşırı kıskançlık, kıskançlıktan çıkar ve hastalığa dönüşür. Zaten kimsede çok sıkılsın istemez. Sadece değerli hissettirecek kadar kıskanman ilişkinin tadı tuzu olur. Hiç kıskanmazsan o ilişkinin bir anlamı kalmaz. Aşırı kıskanmanın sonu ayrılık olur. Ayrılıkta ilişkiyi değil sizi bitirir.
Neyse konumuz bu değil. Hayatında seni çok önemseyen biri varsa eğer gitmesine bile izin verme. Olmadı tut kolunda çek kenara "benimsin ulan" de. Kendi ellerinle yabancıya verme onu. Sonra çok pişman oluyor insan. Bazen iyi oluyor aslında, bir kerede olsa kaybetme duygusu yaşıyorsun. Ama ben senin gitmenle binlerce kez tattım o duyguyu yine de canın sağolsun. Mesela şu rakıyı senden önce sevmezdim ben, telefonumun sesini kıssam tamamen mesaj geldi mi diye telefona elimi bile sürmezdim. Ben hiç kıskanç değildim ne yaparsa yapsın umrumda mı derdim hep. Şimdi işler değişti. Senin gelişin benim için yeni bir başlangıç oldu hep. Nefret ettiklerimi sevdirdin bana.
"Sana en çok gitmek yakıştı sevdiğim
bana da arkandan şiir yazmak kaldı
ha bu arada şiirlerime en çok sen yakıştın.
Sakın aklın burda kalmasın,
Ben yokluğuna da alıştım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK KIRIKLARI
PoesiaCehennem buz tutana kadar, Gündüz çöle yağmur yağana kadar, insanlar ölümsüz olana kadar, rakı balıksız güzel olduğu zaman, dünyada ki denizler kuruyana kadar, siyah sevilmeyene kadar, benimle birlikte kalır mısın sevgilim? Ben sana olan inancımı h...
