2 ay sonra...
Hongjoong, annesini kaybettikten sonra ki en güzel 2 ayını yaşamıştı.
Çünkü şuanda, kahramanı ile birlikteydi.
Kahramanı, onu herşeyden koruyordu.
Kahramanı, onu mutlu ediyordu.
Kahramanı, onu seviyordu.
Hayatının en güzel anlarını yaşamıştı mavi saçlı.
Ona çok kez teşekkür etsede, kahramanı bu teşekkürlerin hiçbirini kabul etmemişti.
Onunla çok mutluydu aynı şuan olduğu gibi.
Hayat, hızlı geçiyordu artık mavi saçlı için.
Kahramanı, onun yaralarına yara bandı olmuştu, üstlerini kapatmıştı.
Mavi saçlı artık daha mutluydu.
Şimdi ise kahramanı ile lunaparka gelmişti.
Küçüklüğünde lunaparka gitmek isterdi hep mavi saçlı. Ama gidemezdi.
Ya oyun parklarında olurdu ya da sokaklarda olurdu.
Şimdi ise kahramanı ile lunaparktaydı.
Kendisine pembe, kahramanına mavi pamuk şeker almışlardı.
İkisi pamuk şekerlerini yerlerken dönme dolaba binmişlerdi.
Mavi saçlı, ufak çocuklar gibi sürekli başka bir oyuncağa binmek istiyordu.
Kızıl saçlı, onun istediklerini yapıyordu.
Şimdi ise ikili pamuk şekerlerini yerlerden mavi saçlı dönme dolaptan dışarıya bakıyordu.
Büyük bir dönme dolaptı, şehiri resmen tamamen görüyordu.
En yükseğe geldiklerinde dönme dolap durdu. Birkaç kişi inip biniyordu.
Mavi saçlı alışmıştı bu inip binme olayına. Dışarıya bakmaya devam ediyordu. Bakarken yüzünde aynı küçük çocumların sevinçlerini andıran bir tebessüm vardı.
Kızıl saçlı ise, sadece onu izliyordu. Onun tebessüm ettiğini görmek bile onun içini ısıtmaya yetiyordu.
"Buradan sonra nereye gitmek istersin?"
Kızıl saçlının sorusu ile bakışlarını güzel manzaradan çekip, daha da güzel olan manzaraya dikti mavi saçlı.
"Fark etmez ama sanırım bütün oyuncaklara bindik"
"Evet bindik. İstersen eve bırakırım seni veya bizde kalırsın. Annemler yok. Ev boş bugün"
Kızıl saçlı göz kırptı ona bakarken ve hafifçe sırıttı.
Mavi saçlı utanarak onun omzuna vurdu.
"Ya salak"
"Alınıyorum ama"
"Alınma ya" Mavi saçlı, bu tür laflara hemen inanan biriydi. Hızlıca onun yanağından öpüp çekildi.
Kızıl saçlı hafifçe gülümsedi ve kıkırdadı.
"Merak etme alınmadım. Şaka yaptım sadece"
"Hey! Bunlara kolay kandığımı bildiğin için mi böyle davranıyorsun bana?"
Kızıl saçlının kıkırdaması gülmeye dönmüştü.
"Böyle davranman hoşuma gidiyor. Öpmen için mazaret oluyor en azından"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the hero / seongjoong ✔
FanfictionHongjoong, annesinin ölümünden sonra kanser hastası büyükannesinin yanına taşınmak zorunda kalır. Hem okula gidip hemde büyükannesinin kanser tedavisi için paraya ihtiyacı olan Hongjoong, hayatının bu kadar yükü ve zorluğu üzerine okulda zorbalık gö...