Larin
Tanımadığım bu adamla tam tamına iki dakika boyunca çatık kaşlarla bakışmıştık."Demek o şerefsizin kızı sensin" demesiyle kafamı olumsuz bir şekilde salladım
Adam tek kaşını kaldırıp bana bakınca "madem kızı değilsin o zaman onun evinde ne işin vardı "diye sorunca ağlamaklı gözlerle ona bakmaya devam ettim.Lanet olsun ki ellerim bağlıydı ne ellerimle iletişim kurabiliyordum ne de dilimle
"Demek konuşmama yemini etmişsin " dedi gözlerini kısarakKafamı yine olumsuz anlamında sallayınca "ben seni nasıl konuşturacağımı biliyorum" dedi ve cebinden çıkardığı akreple bana doğru gelmeye başladı. Evet doğru görüyorum cebinden akrep çıkardı
"oscarla tanışmak ister misin?" Diye sordu kedi tanıştırırmış gibi, titreyerek ağlamaya başladım.
Şu an o kadar çok korkuyordum ki korkudan bayılabilirdim.Akrebi omuzuma koyacağı sırada telefonunu çalmaya başladı.
Kaşlarını çatıp karşısındakini dinledi ve bana bakarak gülmeye başladı."Bu iş eğlenceli bir hal almaya başladı"dedi ve akrebi cebine atıp "Akif buraya gel" diye bağırdı.
Beni önüne fırlatan adamın adı akifmiş, meymeletsiz herif !
"Buyurun yavuz abi" demesiyle
"Kızı değilmiş " dedi gülümseyerek
"Yanlış kişiyi mi getirdik abi" dedi bana bakarak bende kafamı olumlu anlamda salladım , sonunda yanlış kişiyi aldıklarını anladılar."Yanlış kişi ama bir yanlış ancak bu kadar doğru olabilir"dediğinde meymeletsiz akifle, Yavuz'a anlamaz bir şekilde baktık.
"Müstakbel eşiymiş "dediğinde yüzümü buruşturup ona baktım.
"Bu küçük kız mı onun eşi,neredeyse kızı yaşında "dediğinde yüzümü yere eğdim , gerçekten de utanç vericiydi .Amcam yüzünden düştüğüm bu durum iğrençti.
"Bilmiyor musun Akif bunun gibiler para için kendini satar "dediğinde yerin dibine geçmek istedim.Bu kadar aşağılayıcı konuşması canımı yakmıştı.
Kimse benim neler yaşadığımı bilmiyordu , daha dilsiz olduğumu bile anlamadılar."Abi henüz konuşmadı ne yapmayı düşünüyorsun "dediğinde
"Bakacağız, elbet müstakbel kocası onu kurtarmak isteyecek şimdi al şunu gözümün önünden " dedi iğneleyici bir sesleAkif kolumdan çekiştirerek beni aşağıdaki odalardan birine itip kapıyı kitledi.
Bu kadar kötü itmek zorundamıydı ? Buralarda kağıt kalem bulursam onlara kendi mi açıklayabilirdim.
Yerden ağır adımlarla kalkıp etrafıma bakınmaya başladım,gerçekten her yerim ağrıyordu.
Yatağın yanındaki çekmeceleri karıştırdığımda bir kalem bulmuştum ama kağıt yoktu . Olsun önemli olan kalemdi her yere yazı yazabilirdim.
Kalemi tutup koca beyaz duvara "ben konuşamıyorum,bir aptal bile bunu anlardı" yazdım.
Acaba aptal yazmasamıydım , elimle aptal kelimesini silmeye çalışırken kapı hızla açıldı.
Arkamı döndüğümde yavuz denen adamın geldiğini gördüm. Aptal kelimesini saklanmaya çalışırken
"Çocuk gibi duvarları mı karalamaya başladın " dedi ve kolumdan tutup kenara çekti.Yazıyı okuduktan sonra kaşlarını çattı ve bana baktı .
Umarım sadece aptal kelimesine takılmaz"Akif "diye bağırdığında kulağımda bir sızı hissettim, nasıl bu kadar sesli bağıra biliyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ
General FictionSessiz olabilirdi kendisi ama hiç susmayan gözleri vardı... 8 Mayıs başladı