larin
Sonunda yavuzun evine gelmiştik, çok büyük bir ev beklerken küçük ve bahçeli bir ev görmemle şaşırmıştım açıkçası
içeri girdiğimizde gayet lüks döşenmişti.
"sen biraz dinlen ve yemek yemeği unutma benim bir kaç işim var "dedi ve tam gidecekken bana tekrar bakıp
"şu üstündekileri de değiştir, odam şurda "dedi parmağıyla odayı göstererekKüçümseyici bir bakış atmıştı giderken, bunları ben giymemiştim oysaki
Gösterdiği odaya girip yavuzun dolabından t-shirt ve bir alt çıkarıp giyindim.
Çok büyük geliyorlardı ama bu elbiseden bin kat iyidi.
Şu an dinlenebileceğim tek rahat yer yavuzun rahat gözüken yatağıydı kahvaltıyı sonra ederdim
Hem o gelene kadar ben uyanmış olurdum.Yavuz
Bugün çok yorulmuştum, hepsi şu saçma kız yüzünden , ona ne kadar sinirlensemde yaşadıklarını kaldıramadığı için yanında durma gereğinde bulunuyordum .Eve geldiğimde onu ortalıklarda görmemeyi umuyorum çünkü yorgunluktan ona çatabilirdim.
Kapıyı açtığımda onu göremeyince derin bir nefes aldım , büyük ihtimalle misafir odasına yerleşmiştir.
Odama girip üzerini değiştirdim ve yatağıma gireceğim sırada yorganın altında bir kabarıklık gördüm .
yorganı hızlıca yere doğru çektim ve larini yerde buldum
Korkuyla bana bakarken poposunu ovuyordu "sen belamısın"diye bağırdığımda gözünden bir yaş düştü.
Onu yerden kaldırıp "bak ben sana bağırmak istemiyordum ama yaptıkların gerçekten senin kötü biri olduğunu düşündürtüyor" dediğimde yerden kalkıp yanındaki masanın üstünden kalem ve kağıt alıp
"özür dilerim sana yük oluyorum ben gitsem iyi olacak " yazdı ve bana bakmadan odadan çıktı .
Larin
Yavuz haklıydı yaptıklarım çok fazlaydı , benim yüzümden daha fazla başını belaya girmesini istemiyordum.Odadan çıkınca peşimden gelip kolumu tuttu ve kendisine çevirip "gidecek bir yerin yok, abin heryerde seni arıyor " dediğinde kafamı olumsuz anlamında salladım
O kadar çaresiz olduğumu bende biliyordum ama elimden kaderimi kabullenmekten başka birşey gelmiyordu.
Kimsenin başını belaya girmesini istemiyordum
"kaderimi kabullenecem" yazdığımda sinir bozucu bir kahkaha attı.
"kızım sen gerçekten aptalsın buraya kadar gelmişken amcanın yanına tıpış tıpışmı gideceksin "
Kafamı olumlu anlamda salladığımda
"o zaman başkalarının altında yatmaya meraklısın " diye bağırdığında elimi kaldırıp sert bir tokat attım.Neler çektiğimi bilmeden bu kadar ileri gidemezdi
Ne kadar doğru yaptığımı bilmiyorum ama o korkunç bakışlarını dikti.
Gözlerime bakarak "bak gerçekten çok oluyorsun, ben sana yardım ediyorum ama sen her seferinde çocukluk yapıyorsun bundan sonra ne halin varsa gör" dedi ve dış kapıyı açıp çıkmam için yol verdi.
En doğrusu buydu en azından onun için buradan gitmeliydim.Yürüyen bela gibiydim ,arkadaşımada gidemezdim .
Ne yapacağımı bilmiyordum şu halime bak kıyafetimi gören deli sanardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ
General FictionSessiz olabilirdi kendisi ama hiç susmayan gözleri vardı... 8 Mayıs başladı