BENİM YILDIZIM

~7~

Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden
Daliveriyoruz arada bir
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki
Gülüşerek başlıyoruz söze

Bir şey var aramiz da
Onu buldukça kaybediyoruz istiyerek
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda
Senin gözlerin ışıldıyor
Benim dilimin ucunda

19 .11.1987
*ERGUNDAN*

Bugün benim için önemli olan bir gündü nazlimin nazlicananimin doğum günüydü şuan burda yanımda olsa ben ona dünyaları önüne sererdim en sevdiği mavi elbiseleri alırdım benim nazlım her rengi sever ama maviye daha tutkulu biriydi mavi herşeyden önce geliyordu onun için bir pasta almıştım ona evine yollucaktim bir de not ekledim yanına ne yazmak istediysem onu yazdım



Sevgili nazlicanim
Birşeyler demek istiyorum sana bu zamana kadar içimde kalan şeyleri
Sen beni hiç tanimadin nazlicananim sadece tanıdığını sandın bazı geceler seni düşünmekten nasıl mutluluk duyduğumu bazı geceler ise seni düşünmenin bana nasıl acı verdigini hiç bilmedin sana nasıl tutkuyla bağlı olduğumu , senden vazgeçmem istemedim hiç . Sen hayatıma da dokundun . Bana hayat da verdin nefes aldigimi da hissettirdin . Ama şimdi herşey bir o kadar uzak ve imkansız geliyor. Hayatlarımıza bir daha girmiyeçegimizi hatta belki hatta sonsuza kadar seni bir daha goremeyecegimin farkındayım . O yüzden bunları yazıyorum sevdiğim . Hayırlı olsun nazlicanim hayırlı olsun benim ürkek ceylanım çocuğun olmuş haberini şimdi anladım benle mutlu olamadığın bir evliliği Niyazi ile mutlulukla yapmışsın bana da söz düşmez artık mutluluklar ve doğum günün kutlu olsun oğlun ile mutlu bir ömür gecirmen dileği ile ...
...𝐸𝑟𝑔𝑢𝑛 𝑠𝑎𝑟𝑖...

*Nazlidan*
Niyazi ile 2 ayımızdi kucağımda oğlumu uyuturken kapı çalmıştı oğlumu beşiğe yatırıp kapıya bakmaya gitmiştir açtığım da kimse yoktu yerde bir kutu vardı ve kutunun üstünde bir mektup
Kutuyu ve mektubu alıp içeri geçtim önce mektubu okumaya başladım kimden geldiğini öğrenmem ilk satiri okumaya yetti genç renkli gömlekli çocuktandi bu benim ilk aşkım ve hep öyle kalacak insandı göz yaşlarım ile mektubu okumaya devam ettim son cümle o kadar sarstı ki sanki deprem ölmüştü herkes ölmüş herkesin ölümünü görmüş sadece tek ben kalmışım gibi ama öyle olmadı hiç bişey olmadı sadece yaptığım hata sarsıldı hıçkıra hıçkıra ağlarken kapı açıldı gelen Niyaziydi gene içkili bir şekilde gelmiş direk kapıyı kapatıp kitledim oğlumun yanina yatıp sarildim ona güç olmak istercesine ve o gün ben ilk kez ağlayarak uykuya daldım

*Günümüz*

İki gün geçmişti ne gelen vardı ne giden resmen odada tıkıli kalmıştım arada hemşireler gelir yemek getirirdi kaç gündür en sevdiğim yemekler geliyordu nasıl oluyor anlamıyorum bunları kim getiriyor diye sorunca cevap vermeden odadan uzaklaşıyorlardi bu işte bir terslik vardı

Emrah : ooo hayırlı olsun hastamız uyanmış

Ergun : uyandım uyandım bugün ne yemek var

Emrah : valla bugün peynirli börek var hastamıza özel yemek getiriliyor resmen

Ergun : ulan şunu bir şöyle kim getiriyor hem getiriyor hem sevdiğim yemekleri biliyor

Emrah : valla ben eşiyim diyor

Ergun : ben evlendim mi Emrah deli misin

Emrah : iki evlilik yapmışsın işte hangi karın getiriyorsa veya sana hayran olan biridir .

Ergun : nazlı getirmez nerde olduğumu bile bilmiyor

Emrah : öteki karın belki

Ergun : öteki karımın ismi neydi lan

Emrah : Helga Ergun Helga

Ergun : heh o Helga da beni bilmiyor gerçi o Almanya'dan dukkanimi bulmuştu olur mu olur yok be olmaz

Emrah : karar ver be

Ergun : olmaz olmaz hem o Türk yemeklerini nerden bilsin bilicek de getirecek

Emrah : o zaman hayranın

Ergun : aman be sezen okula gitti mi kim götürdü

Emrah : eski okulunda olay yaşanmış polisler gelmiş

Ergun : sezene bişey olmuş mu

Emrah : yok merak etme iyi yeni okula verdik bizde senin öğretmen olduğun okula

Ergun : heh tamam o zaman gözümün önünde olucak

Emrah : sen bir iyiles çıkarsin

Ergun : peynirli böreği verrr

Emrah : al be ayı davar

Ergun böreği yerken sinirle emraha bakar *

*2 saat sonra *

Emrah odadan çıkmıştı Ergun ise peynirli böreğini yiyip hastalığın verdiği yorgunluk ile uykuya dalmıştı

Kapı açıldı ergunun yıllarca beklediği o kadın içeri girdi ellerinde kutular kutuların içinde ergnun en sevdiği yemekler vardı içeri girip kutuları komodinin üstüne koyar *

Yıllardır görmediği kokusunu ezbere bildiği o adama bakar sarılmak ister hemde bağrına basarcasina sarılmak ister ama yapamaz öğrenirse bir daha onun yüzünü Göremeyecegini düşünür

Kağıt kalem alır eline yazmaya başlar

* Nazlidan *

Ergunum can sevgilim benim sen güçlü birisin ben bunu biliyorum hatırlıyor musun kaza geçirip yürüyemedigin günleri bunları atlatmistik beraber bunu da beraber atlicaz yanında olucam gelicem hep sen şimdi bol bol uyu sakina ilaçlarını ihmal etme yıllar önce gönderdiğin o düğüm gunu pastası için de teşekkür ederim beni en iyi tanıyan sevgilim ...

Nazlı göz yaşlarını silip mektubu ergunun baş ucuna koyar yanağından buse kondurup odadan ayrılır *